İngilizce | Türkçe | |
---|---|---|
General | ||
Genel | vacillate f. | kararsız olmak |
Genel | vacillate f. | bocalamak |
Genel | vacillate f. | tereddüt etmek |
Genel | vacillate f. | sendelemek |
Genel | vacillate f. | kararsız kalmak |
Genel | vacillate f. | karar kılamamak |
Genel | vacillate f. | kararsız kalmak |
Genel | vacillate f. | sallanmak |
Genel | vacillate f. | yalpalamak |
İngilizce | Türkçe | |
---|---|---|
Phrasals | ||
Öbek Fiiller | vacillate between f. | ...arasında kararsız kalmak |
Öbek Fiiller | vacillate between (one person or thing) and (another) f. | (iki kişi/iki şey) arasında kararsız kalmak |
Öbek Fiiller | vacillate between (one person or thing) and (another) f. | (iki kişi/iki şey) arasında karar verememek |
Öbek Fiiller | vacillate between (one person or thing) and (another) f. | (iki kişi/iki şey) arasında kalmak |
Öbek Fiiller | vacillate between (thing) and (another) f. | (iki durum/hal) arasında gidip gelmek |
Öbek Fiiller | vacillate between (thing) and (another) f. | (iki durum/hal) arasında dalgalanmak |