valiz - Türkçe İngilizce Sözlük
Geçmiş

valiz



"valiz" teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 21 sonuç

Türkçe İngilizce
General
valiz case i.
valiz suitcase i.
valiz valise i.
valiz holdall i.
valiz overnight bag i.
valiz baggage i.
valiz luggage i.
valiz bag i.
valiz traps i.
valiz mail [scotland] i.
valiz dorlach [scotland] i.
valiz dourlach [scotland] i.
valiz port [australia] i.
Colloquial
valiz keester i.
valiz keyster i.
valiz kiester i.
Tourism
valiz traveling bag i.
valiz grip i.
Transportation
valiz traveling case i.
Slang
valiz port i.
valiz plunder [dated] i.

"valiz" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 41 sonuç

Türkçe İngilizce
General
küçük valiz overnight case i.
küçük valiz overnight bag i.
tekerlekli valiz rollaboard i.
valiz taşıyan görevli bellhop i.
valiz kayışı luggage strap i.
valiz kemeri luggage belt i.
(arabada) valiz/çanta rafı rack i.
fazla valiz excess baggage i.
izin verilenden fazla/ağır valiz excess baggage i.
kabin boy valiz flight bag i.
(bavul, valiz, çanta) açıp boşaltan kimse unpacker i.
yük/valiz indiren kimse unpacker i.
valiz toplama packing i.
büyük valiz pullman i.
tekerlekli valiz pullman i.
büyük valiz pullman case i.
tekerlekli valiz pullman case i.
valiz toplamak pack one's bags f.
valiz toplamak pack f.
valiz hazırlamak pack one's bags f.
valiz hazırlamak prepare luggage f.
körüklü valiz expandable luggage f.
yük/valiz indirmek unpack f.
valiz hazırlamak pack f.
boşaltılmamış (bavul, valiz, çanta) unpacked s.
Idioms
valiz/bavul hazırlamak pack your bag f.
valiz/bavul toplamak pack your bag f.
valiz/bavul hazırlamak pack your bags f.
valiz/bavul toplamak pack your bags f.
geminin yolcu kabininde taşınamayacak kadar büyük (valiz) not wanted on voyage [obsolete] s.
gemide kabin bagajı olamayacak kadar büyük (valiz) not wanted on voyage [obsolete] s.
Tourism
valiz taşıyan otel görevlisi bellman i.
valiz taşıyan otel görevlisi bellhop i.
valiz taşıyan otel görevlisi bellperson i.
valiz taşıyan görevli bellperson i.
valiz taşıyan otel görevlisi bellboy i.
Technical
yumuşak yüzlü valiz soft-top suitcase i.
Transportation
otobüs, tren veya uçakta yolcunun elde taşıyabileceği büyüklükte çanta, valiz vb. carry-on i.
Railway
(valiz ve eşyaların bırakıldığı) emanet luggage lockers i.
Aeronautic
valiz bırakma yeri bag drop i.
Modern Slang
valiz hazır all wrapped up expr.