wake - Türkçe İngilizce Sözlük
Geçmiş

wake

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau


"wake" teriminin Türkçe İngilizce Sözlükte anlamları : 34 sonuç

İngilizce Türkçe
Common Usage
wake f. canlanmak
wake f. uyanmak
General
wake i. uyanık
wake i. ölüyü bekleme
wake i. dümen rüzgarı
wake i. gemi izi
wake i. yıllık tatil
wake i. sabahlama
wake i. ölen bir kişinin cenazesi öncesi merhumun evinde toplanılması
wake f. ölünün başında beklemek
wake f. sabahlamak
wake f. kaldırmak
wake f. körüklemek
wake f. gözünü açmak
wake f. uyanmak
wake f. canlandırmak
wake f. anlamasını sağlamak
wake f. uyandırmak
wake f. uyanık kalmak
Irregular Verb
wake f. woke/waked - woken/waked
Technical
wake i. anafor
wake i. burgaç
wake i. çevrinti
wake i. eğrim
wake i. girdap
wake i. hareket eden bir gemi tarafından suda bırakılan iz
wake i. stringer ve borda saçlarının birleştiği kısım
Computer
wake i. uyanma
Construction
wake i. bir şeyin arkası/sonrası
wake i. gerisi
Automotive
wake i. burgaç
Marine
wake i. dümen suyu
wake i. geminin arkasından bıraktığı iz
wake i. geminin dümen suyu

"wake" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 211 sonuç

İngilizce Türkçe
Common Usage
wake up f. uyanmak
General
wake up service i. uyandırma servisi
wake up call service i. uyandırma servisi
wake up signal i. uyandırma sinyali
wake-up call i. uyandırma ikazı
wake-up call i. uyarı alarmı
late-wake [uk] i. cesedin başında tutulan gece nöbeti
lyke-wake [uk] i. cenaze töreninden önce ölünün başında bekleme
wake somebody up f. uyandırmak
wake up f. gözlerini açmak
wake up f. uykudan kalkmak
wake up f. uyandırmak
wake to f. farkına varmak
wake to f. anlamak
wake up f. uyanmak
wake painful memories f. acı anıları canlandırmak
wake up on the wrong side of bed f. ters tarafından kalkmak
wake to f. görmek
follow in somebody's wake f. takip etmek
follow in somebody's wake f. izinden gitmek
follow in somebody's wake f. izlemek
follow in (someone's) wake f. dümen suyundan gitmek
wake from sleep f. uykusundan uyanmak
wake from dream f. rüyadan uyanmak
wake somebody from sleep f. uykusundan uyandırmak
wake from sleep f. uykudan uyanmak
wake from sleep f. uykudan kalkmak
wake in the night f. gece uyanmak
wake up late f. geç kalkmak
wake up to f. bir şeye uyanmak
wake up early f. erken kalkmak
wake up f. kendine gelmek
wake up f. uykudan uyanmak
wake up to oneself f. silkinip kendine gelmek
wake up the sleeping giant f. uyuyan devi uyandırmak
wake up screaming f. çığlık atarak uyanmak
wake up all bruised up f. yara bere içerisinde uyanmak
wake up the baby f. bebeği uyandırmak
leave in wake of something f. bir şeyin arkasında/sonrasında geride/elimizde kalmak/bırakmak/ortaya çıkmak
wake up sick f. hasta uyanmak
wake up in sweat f. ter içinde uyanmak
wake up in the morning f. sabah kalkmak
wake up at the sound of something f. bir şeyin sesi ile uyanmak
wake up at the sound of something f. bir şeyin sesiyle uyanmak
wake up sweaty f. ter içinde uyanmak
wake up with a pain f. ağrıyla uyanmak
wake to nurse f. (bebek) gece süt için uyanmak
wake up suddenly f. aniden uyanmak
wake up early f. erken uyanmak
in wake of zf. izini takip ederek
in the wake of ed. sonucunda
in the wake of ed. yolunda
in the wake of ed. ardından
in the wake of ed. ardında
in wake of ed. peşinde
in the wake of ed. peşinde
in the wake of ed. -den sonra
in the wake of ed. izini takip ederek
Phrasals
wake up to f. bir tehlikeyi fark etmek
wake (up) from (something) f. (bir şeyden/halden) uyanmak
wake (up) from (something) f. (bir şeyden/ halden) ayılmak/çıkmak
wake (up) from (something) f. (uyku veya benzeri bir haldeyken) bilinci yerine gelmek/bilincini geri kazanmak
wake (up) from (something) f. (bir şeyden/halden) uyandırmak
wake (up) from (something) f. (bir şeyden/ halden) ayıltmak/çıkarmak
wake (up) from (something) f. (uyku veya benzeri bir haldeyken) bilincini yerine getirmek/bilincini geri kazandırmak
wake (up) to (something) f. (bir şeye) uyanmak
wake (up) to (something) f. (bir şey) yüzünden uyanmak
wake (up) to (something) f. (bir şey) nedeniyle uyanmak
wake (up) to (something) f. (bir şeyden) dolayı uyanmak
wake (up) to (something) f. uyanıp (bir şeyle) karşılaşmak
wake (up) to (something) f. (bir şeyi) fark etmek
wake (up) to (something) f. (bir şeye) ayılmak
wake (up) to (something) f. uyanıp (bir şeyin) farkına varmak
wake from f. -den uyanmak
wake from f. '-den ayılmak
wake up to (something) f. (bir şeye) uyanmak/ayılmak
wake up to (something) f. (bir şeyin) farkına varmak
Phrases
in one's wake expr. ardında
If you lie down with the devil, you will wake up in hell expr. şeytanla sevişirsen cehennemde uyanırsın
in the wake of (something) expr. (bir şeyin) ardından
in the wake of (something) expr. (bir şeyi) takiben
in the wake of (something) expr. (bir şeyin) sonucunda
in the wake of (something) expr. (bir şeyden) sonra
in the wake of (something) expr. (bir şeyin) peşinden
in the wake of (something) expr. (bir şeyin) hemen arkasından/ardından
in the wake of (something) expr. (bir şeyden) hemen sonra
Colloquial
loud enough to wake the dead expr. ölüyü uyandıracak kadar yüksek sesli/gürültülü
loud enough to wake the dead expr. aşırı gürültülü
loud enough to wake the dead expr. rahatsız edici derecede gürültülü
Idioms
a wake-up call i. bir uyarı/uyanış
(shouting) fit to wake the dead i. ölüyü uyandıracak kadar yüksek sesli
(shouting) fit to wake the dead i. ölüyü mezardan kaldıracak kadar gürültülü
a wake-up call i. uyarı işareti
a wake-up call i. uyarı
a wake-up call i. uyarı ikaz
a wake-up call i. uyarı alarmı
wake up with the chickens f. çok erken kalkmak
wake up with the chickens f. sabahın köründe kalkmak
wake up with the chickens f. kargalar bokunu yemeden uyanmak
wake up with the chickens f. karga bokunu yemeden kalkmak
bring something in its wake f. bir şeyi beraberinde getirmek
wake up with a start f. korkuyla uyanmak
wake the dead f. ölüyü diriltecek kadar yüksek sesli olmak
wake up with a start f. sıçrayarak uyanmak
wake up with a start f. uykudan sıçrayarak uyanmak
be a wake-up [australia] f. farkında olmak
be a wake-up [australia] f. bilincinde olmak
be a wake-up [australia] f. bilmek
be a wake-up [australia] f. haberdar olmak
be a wake-up (or awake up) [[australia/new zealand] f. farkında olmak
be a wake-up (or awake up) [[australia/new zealand] f. bilincinde olmak
be a wake-up (or awake up) [[australia/new zealand] f. bilmek
be a wake-up (or awake up) [[australia/new zealand] f. haberdar olmak
leave (something) in one's wake f. arkasında/ardında (bir şey) bırakmak
leave (something) in one's wake f. ardında/arkasında (bir şey) bırakıp gitmek
leave something in its/his/her wake f. arkasında/ardında bir şey bırakmak
leave something in its/his/her wake f. ardında/arkasında bir şey bırakıp gitmek
wake up and die right [dated] f. kendine gelip yapması gerekeni yapmak
wake up and die right [dated] f. kendini toparlayıp gerekeni yapmak
wake up feeling human f. dinlenmiş ve sağlıklı uyanmak
wake up feeling human f. iyi uyanmak
wake up on the wrong side of (the) bed f. ters tarafından kalkmak
wake up to reality f. gerçeğe dönmek
wake up to reality f. inkar etmeyi bırakmak
loud enough to wake the dead s. çok gürültülü
loud enough to wake the dead s. kulakları sağır edecek kadar gürültülü
loud enough to wake the dead s. ölüleri diriltecek kadar yüksek sesli
loud enough to wake the dead s. ölüyü diriltecek kadar gürültülü
(shouting) fit to wake the dead expr. çok gürültülü
Speaking
don't wake me up expr. beni uyandırma
I always wake up early expr. ben daima erken uyanırım
do not wake me up expr. beni uyandırma
wake me up expr. beni uyandır
wake me up expr. beni kaldır
I always wake up early expr. ben daima erken kalkarım
I didn't wake up late yesterday morning expr. dün sabah geç uyanmadım
wake me up when it's all over expr. her şey bittiğinde beni uyandır
I will wake up early expr. erken kalkacağım
I'm going to wake up early expr. erken kalkacağım
ı wake up at 6 o'clock every day expr. her gün saat 6'da kalkarım
I wake up early on weekends expr. hafta sonları erken kalkarım
I wake up early every morning expr. her sabah erken kalkarım
I had to poke him with a stick to wake him expr. onu uyandırmak için bir sopayla dürtmem gerekti
when did you wake up? expr. ne zaman uyandın?
you'll wake her up expr. onu uyandıracaksın
should we wake them up? expr. onları uyandırmalı mıyız?
you'll wake him up expr. onu uyandıracaksın
when will you wake up? expr. saat kaçta uyanacaksınız?
when do you wake up in the mornings? expr. sabahları kaçta kalkıyorsun?
I wake up at 5am expr. sabah 5'te uyanıyorum
I wake up at 5am expr. sabah 5'te uyanırım
I didn’t mean to wake you expr. seni uyandırmak istemedim
when will you wake up? expr. saat kaçta uyanacaksın?
keep your voice down you'll wake the neighbors expr. sessiz ol komşuları uyandıracaksın
I didn't want to wake you up expr. seni uyandırmak istemedim
sorry to wake you expr. sizi uyandırdığım için özür dilerim
wake me up when it's all over expr. tum bunlar geçtiğinde beni uyandır
you better wake up expr. uyansan iyi olur
did he wake up? expr. uyandı mı?
wake up and smell the coffee expr. uyan da balığa çıkalım
did she wake up? expr. uyandı mı?
I don't want to wake up alone expr. yalnız uyanmak istemiyorum
wake up and smell the coffee expr. uyan da balığa gidelim
did I wake you up? expr. uyandırdım mı seni?
wake up expr. uyan
when I wake up expr. uyandığımda
I wake up late on saturday expr. ben cumartesi günü geç uyanırım
Computer
wake-up word (wuw) i. ses tanıma sistemini harekete geçiren sözcük (ör: hey siri, alexa)
system wake up i. sistem uyanması
remote wake-up i. uzaktan uyandırma
sleep/wake button i. uyku/uyanma düğmesi
wake up frame i. uyandırma çerçevesi
wake island i. wake adası
wake-on-lan i. yerel ağ üzerinden açma
wake on lan expr. yerel ağ üzerinden açma
Construction
wake region i. art izi bölgesi
Automotive
wake disruption i. yarış otomobilini olumsuz etkileyen hava akımı
Aeronautic
wake turbulence i. dümensuyu türbülansı
wake turbulence i. kuyruk türbülansı
wake turbulence i. uçak türbülansı
wake vortex i. kuyruk türbülansı
wake vortex i. iz türbülansı
Marine
vortex wake i. girdap izi
Medical
leep-wake cycle i. uyku-uyanıklık döngüsü
Psychology
sleep-wake cycle i. uyku-uyanıklık döngüsü
wake initiated lucid dream i. uyanık görülen canlı rüya
Botanic
wake-robin i. sapın tepesinde üç yaprağı ve üç taç yapraklı çiçeği olan bir bitki cinsi
wake-robin i. danaayağı
prairie wake-robin i. orta amerika'ya özgü sapsız bir çiçek
wake-robin i. hindistan şalgamı
wake-robin i. amerika'da yaygın olup bahar geldiğinde çiçek açan kırmızı meyveli bir orman bitkisi
wake robin i. yılan yastığı
wake robin i. avrupa'da yaygın yetişen, mızrak şeklinde dik spatası ve mor çiçeği olan bir ilkbahar bitkisi
Social Sciences
american wake [irish] i. amerika'ya göç edecek kişi için düzenlenen ve bütün gece süren veda partisi
History
battle of wake i. wake adası savaşı
battle of wake i. wake adası muharebesi
battle of wake island i. wake adası savaşı
battle of wake island i. wake adası muharebesi
Religious
lich wake i. cenaze töreninden önce ölünün başında bekleme
lyke-wake i. cenaze töreninden önce ölünün başında bekleme
Geography
wake forest i. north carolina eyaletinde yerleşim yeri
compilations wake up the neighbourhood i. teksas eyaletinde şehir
wake forest i. north carolina eyaletinde şehir
wake county i. north carolina eyaletinde bölge
Military
wake-up signal i. kalk borusu
wake-up signal i. uyandırma borusu
Sport
wake from dream f. finale yükselmek
Slang
wake and bake f. uyanır uyanmaz esrar içmek
wake and bake f. uyanır uyanmaz sigara içmek
wake n bake f. uyanır uyanmaz esrar içmek
Star Wars
brink of the celestial wake i. ilahi uyanışın eşiği