flake - Englisch Türkisch Sätze
Englisch Türkisch
flake tane n.
  • The snow was falling in large flakes.
  • Kar iri taneler halinde yağıyordu.
  • Snow fell in large flakes.
  • Kar büyük taneler halinde düştü.
Show More (-1)
flake tanecik n.
  • Flakes of gold were used in the wedding decoration.
  • Düğün dekorasyonunda altın tanecikleri kullanılmıştı.
Show More (-2)
flake acayip tip n.
  • It was trouble to work with a flake-like Live.
  • Live gibi acayip bir tiple çalışmak zordu.
Show More (-2)
flake pul pul dökülmek v.
  • Here is a nail polish that prevents your nails from flaking.
  • İşte tırnaklarının pul pul dökülmesini önleyecek bir tırnak cilası.
Show More (-2)
flake kuşbaşı gibi kesmek v.
  • All children loved flaked meat.
  • Tüm çocuklar kuşbaşı kesilmiş eti sevdi.
Show More (-2)