1 |
jerk |
pislik |
n. |
|
- Don't listen to that jerk. You are beautiful.
- O pisliği dinleme. Sen çok güzelsin.
- Stop being such a jerk.
- Pislik gibi davranmayı bırak.
- Suppose there's some jerk you just can't get on with.
- Geçinemediğin pislik biri olduğunu düşün.
- Tom didn't know that Mary considered him a jerk.
- Tom, Mary'nin onu bir pislik olarak gördüğünü bilmiyordu.
- Tom is a self-centered jerk.
- Tom bir bencil pislik.
- You really are a jerk.
- Sen gerçekten bir pisliksin.
- Tom doesn't want Mary to think he's a jerk.
- Tom, Mary'nin onun bir pislik olduğunu düşünmesini istemiyor.
- Tom's a jerk.
- Tom bir pislik.
- Don't call me a jerk.
- Bana pislik deme.
- I'm sorry that I acted like a jerk.
- Bir pislik gibi davrandığım için özür dilerim.
- Tom is a jerk, isn't he?
- Tom bir pislik, değil mi?
- You really are a jerk.
- Gerçekten bir pisliksin.
- Your ex-boyfriend is a jerk.
- Eski erkek arkadaşın pisliğin teki.
- If people weren't such jerks, maybe we'd all be better off.
- İnsanlar böyle pislik olmasaydı, belki de hepimiz daha iyi olurduk.
- He's a jerk, but I love him anyway.
- Pisliğin teki ama yine de onu seviyorum.
- I am swearing at that jerk!
- O pisliğe küfür ediyorum!
- I thought Tom was a jerk.
- Tom'un bir pislik olduğunu düşündüm.
- Tom is an arrogant jerk.
- Tom küstah bir pisliktir.
- Tom was a jerk.
- Tom bir pislikti.
- I am swearing at that jerk!
- O pisliğe küfrediyorum!
- My boss is a jerk.
- Patronum bir pislik.
- She dumped him because she thought he was a jerk.
- Onu terk etti çünkü onun bir pislik olduğunu düşünüyordu.
- He's a jerk, but I love him anyway.
- O bir pislik, ama yine de onu seviyorum.
- You're such a jerk.
- Tam bir pisliksin.
- Stop acting like a jerk.
- Bir pislik gibi davranmayı kes.
- You can be such a jerk sometimes.
- Bazen tam bir pislik olabiliyorsun.
- Tom is being a jerk.
- Tom pislik yapıyor.
- He's a jerk.
- O bir pislik.
- My neighbors are all jerks.
- Bütün komşularım pisliktir.
- Tom acted like a jerk.
- Tom bir pislik gibi davrandı.
- My neighbors are all jerks.
- Benim komşularımın hepsi pislik.
- I don't know; he appears to be a heteronormative jerk.
- Bilmiyorum; heteronormatif bir pislik gibi görünüyor.
- Have you always been such a jerk?
- Her zaman böyle bir pislik miydin?
- They're all jerks.
- Hepsi pislik.
- Tom is a self-centered jerk.
- Tom bencil bir pislik.
- Stop acting like a jerk.
- Pislik gibi davranmayı bırak.
- Don't be a jerk.
- Pislik olma.
- I thought you said Tom was a jerk.
- Tom'un bir pislik olduğunu söylediğini sandım.
- Tom called me a stupid jerk.
- Tom bana aptal pislik derdi.
- If people weren't such jerks, maybe we'd all be better off.
- İnsanlar bu kadar pislik olmasaydı, belki hepimiz daha iyi durumda olurduk.
- He's a cold-hearted jerk.
- Taş kalpli bir pislik.
- Sorry, I was a jerk.
- Özür dilerim, pislik gibi davrandım.
- They're all jerks.
- Onların hepsi pislik.
- Tom didn't want Mary to think he was a jerk.
- Tom Mary'nin onun bir pislik olduğunu düşünmesini istemedi.
- Tom didn't know that Mary considered him a jerk.
- Tom Mary'nin onu bir pislik olarak düşündüğünü bilmiyordu.
- You can be a real jerk sometimes.
- Bazen gerçek bir pislik olabilirsin.
- Did you just call me a jerk?
- Az önce bana pislik mi dedin?
- All of my neighbors are jerks.
- Benim komşularımın hepsi pislik.
- I'm sorry for acting like a jerk.
- Pislik gibi davrandığım için özür dilerim.
- Tom is a jerk.
- Tom bir pislik.
- Tom didn't want Mary to think he was a jerk.
- Tom, Mary'nin onun bir pislik olduğunu düşünmesini istemedi.
- You were a jerk.
- Sen bir pisliktin.
- What kind of jerk is this?
- Bu ne tür bir pislik?
- As much as I like you, I think you can be a total jerk at times.
- Senden ne kadar hoşlansam da, bazen tam bir pislik olabildiğini düşünüyorum.
- Suppose there's some jerk you just can't get on with.
- Diyelim ki anlaşamadığınız bir pislik var.
- You were a jerk.
- Pisliğin tekiydin.
- Tom is obviously a jerk.
- Tom belli ki bir pislik.
- I'm sorry for acting like a jerk.
- Bir pislik gibi davrandığım için üzgünüm.
- Tom is being a jerk.
- Tom bir pislik gibi davranıyor.
- He's a jerk.
- Pisliğin teki.
- Tom is a jerk.
- Tom bir pisliktir.
- Don't act like a jerk.
- Pislik gibi davranma.
- All of my neighbors are jerks.
- Bütün komşularım pisliktir.
- I thought you said Tom was a jerk.
- Tom'un bir pislik olduğunu söylediğini sanmıştım.
- What a jerk!
- Ne pislik ama!
- I thought Tom was a jerk.
- Tom'un bir pislik olduğunu düşünüyordum.
- Stop being a jerk.
- Pislik gibi davranmayı bırak.
- You can be a real jerk sometimes.
- Bazen tam bir pislik olabiliyorsun.
- Tom's a jerk.
- Tom bir pisliktir.
- What a jerk!
- Ne pislik ama ya!
Show More (67)
|
2 |
jerk |
ahmak |
n. |
|
- Your ex-boyfriend is a jerk.
- Senin eski erkek arkadaşın bir ahmaktır.
- Don't act like a jerk.
- Bir ahmak gibi davranma.
- I am a jerk and a moron who does not deserve fortune.
- Ben serveti hak etmeyen bir ahmak ve aptalım.
- Tom is an arrogant jerk.
- Tom kibirli bir ahmak.
Show More (1)
|
3 |
jerk |
sarsmak |
v. |
|
- She jerked the door open.
- Kapıyı sarsarak açtı.
- Tom jerked the door open.
- Tom kapıyı sarsarak açtı.
Show More (-1)
|
4 |
jerk |
sarsıntı |
n. |
|
- She started her motorcycle with a jerk and fell off.
- Motosikletini bir sarsıntıyla çalıştırdı ve düştü.
Show More (-2)
|
5 |
jerk |
fırlamak |
v. |
|
- George suddenly jerked up from his seat.
- George aniden oturduğu yerden fırladı.
Show More (-2)
|
6 |
jerk |
çekiştirmek |
v. |
|
- He was jerking at my arm, begging to ride the pony.
- Kolumu çekiştiriyor, midilliye binmek için yalvarıyordu.
Show More (-2)
|
7 |
jerk |
hırbo |
n. |
|
- Get lost, stupid jerk!
- Yürü lan, hırbo!
Show More (-2)
|
8 |
jerk |
hıyar |
n. |
|
- Tom is being a jerk.
- Tom hıyarlık ediyor.
Show More (-2)
|
9 |
jerk |
mastürbasyon yapmak |
v. |
|
- Sami was jerking.
- Sami mastürbasyon yapıyordu.
Show More (-2)
|
10 |
jerk |
dallama |
n. |
|
- Tom is being a jerk.
- Tom dallamalık yapıyor.
Show More (-2)
|