name someone

Bedeutungen, die der Begriff "name someone" mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 66 Ergebniss(e)

	Kategorie	Englisch	Türkisch
General
1	General	call someone a name for short v.	birine kısaca (lakap vb) demek
2	General	know (someone) by name v.	ismen tanımak
Phrasals
3	Phrasals	name someone or something for someone or something v.	birine/bir şeye birinin/bir şeyin adını vermek
4	Phrasals	name someone or something for someone or something v.	birini/bir şeyi biri/bir şey olarak isimlendirmek
5	Phrasals	name someone or something for someone or something v.	birine/bir şeye biriyle/bir şeyle aynı ismi vermek
6	Phrasals	name someone as something v.	birini bir şey olarak seçmek
7	Phrasals	name someone as something v.	birini bir pozisyona seçmek/getirmek
8	Phrasals	name (someone or something) after (someone or something) v.	(birine/bir şeye birinin/bir şeyin) ismini vermek
9	Phrasals	name (someone or something) after (someone or something) v.	(birine/bir şeye biriyle/bir şeyle) aynı ismi vermek
Phrases
10	Phrases	(something), thy name is (someone or something) expr.	(bir şey birinde bir şeyde) vücut bulmuş
11	Phrases	(something), thy name is (someone or something) expr.	(bir şeyin) diğer adı (biri/bir şey)
12	Phrases	(something), thy name is (someone or something) expr.	(biri/bir şey) tam bir (bir şey)
13	Phrases	(something), thy name is (someone or something) expr.	(bir şey), namı diğer (biri/bir şey)
14	Phrases	(something), thy name is (someone or something) expr.	(bir şey) diğer adıyla (biri/bir şey)
15	Phrases	(something), thy name is (someone or something) expr.	(bir şey), öteki adıyla (biri/bir şey)
16	Phrases	on a first-name basis (with someone) expr.	(biriyle) senli benli
17	Phrases	on a first-name basis (with someone) expr.	(biriyle) iyi arkadaş
18	Phrases	on a first-name basis (with someone) expr.	(biriyle) yakın arkadaş
19	Phrases	in the name of (someone or something) expr.	(biri/bir şey) aşkına
20	Phrases	in the name of (someone or something) expr.	(biri/bir şey) hakkı için
21	Phrases	in the name of (someone or something) expr.	(biri/bir şey) adına
22	Phrases	in the name of (someone or something) expr.	(biri/bir şey) namına
23	Phrases	in the name of (someone) expr.	(birinin) adına
24	Phrases	in the name of (someone) expr.	(birine) ait
Idioms
25	Idioms	call someone every name under the sun v.	ağzına geleni söylemek
26	Idioms	be on first name terms with someone v.	biriyle sıkı fıkı olmak
27	Idioms	be on a first-name basis with someone v.	birini çok iyi tanımak
28	Idioms	get on a first-name basis with someone v.	birisiyle iyi arkadaş olmak
29	Idioms	call someone every name in the book v.	birisine demediğini bırakmamak
30	Idioms	get on a first-name basis with someone v.	biriyle senli benli olmak
31	Idioms	call someone every name in the book v.	birine ağzına geleni söylemek
32	Idioms	call someone by his/her first name v.	bir kişiye ilk ismiyle hitap etmek
33	Idioms	call someone by his/her first name v.	birisine adıyla hitap etmek
34	Idioms	be on first name terms with someone v.	biriyle senli benli olmak
35	Idioms	be on first name terms with someone v.	biriyle samimi olmak
36	Idioms	get on a first-name basis with someone v.	birini çok iyi tanımak
37	Idioms	be on a first-name basis with someone v.	birisiyle iyi arkadaş olmak
38	Idioms	get on a first-name basis with someone v.	iyi arkadaşı olmak
39	Idioms	be on a first-name basis with someone v.	iyi arkadaşı olmak
40	Idioms	get on a first-name basis with someone v.	senli benli olmak
41	Idioms	call someone every name under the sun v.	verip veriştirmek
42	Idioms	know (someone or something) by name v.	(birini/bir şeyi) ismen bilmek
43	Idioms	know (someone or something) by name v.	(birini/bir şeyi) ismen tanımak
44	Idioms	know (someone or something) by name v.	(birinin/bir şeyi) isim olarak tanımak
45	Idioms	call someone by a name v.	birini bir isimle çağırmak
46	Idioms	call someone by a name v.	birine bir isimle seslenmek
47	Idioms	call someone by a name v.	birine bir isimle hitap etmek
48	Idioms	can't put a name to (someone) v.	(birinin) ismini getirememek
49	Idioms	can't put a name to (someone) v.	(birinin) ismini hatırlayamamak
50	Idioms	can't put a name to (someone) v.	(birinin) ismini çıkaramamak
51	Idioms	give (someone or something) a bad name v.	(birinin/bir şeyin) adını lekelemek
52	Idioms	give (someone or something) a bad name v.	(birinin/bir şeyin) itibarını zedelemek/lekelemek
53	Idioms	give (someone or something) a bad name v.	(birinin/bir şeyin) adına leke sürmek
54	Idioms	give (someone or something) a bad name v.	(birinin/bir şeyin) adını kötüye çıkarmak
55	Idioms	give someone a bad name v.	adını lekelemek
56	Idioms	give someone a bad name v.	ismine leke sürmek
57	Idioms	give someone a bad name v.	adını karalamak
58	Idioms	give someone a bad name v.	adını kötüye çıkarmak
59	Idioms	give someone a bad name v.	itibarını zedelemek/lekelemek
60	Idioms	give a bad name to (someone or something) v.	(birinin/bir şeyin) adını lekelemek
61	Idioms	give a bad name to (someone or something) v.	(birinin/bir şeyin) itibarını zedelemek/lekelemek
62	Idioms	give a bad name to (someone or something) v.	(birinin/bir şeyin) adına leke sürmek
63	Idioms	give a bad name to (someone or something) v.	(birinin/bir şeyin) adını kötüye çıkarmak
64	Idioms	put a name to (someone or something) v.	(birinin/bir şeyin) adını/ismini çıkarmak
65	Idioms	put a name to (someone or something) v.	(birinin/bir şeyin) adını/ismini hatırlamak
66	Idioms	put a name to (someone or something) v.	(birinin/bir şeyin) adını/ismini getirmek