|
- I appeal for humility in the face of nature's own system.
- Doğanın kendi sistemi karşısında tevazu çağrısında bulunuyorum.
- Man is an example of nature's incomparable patience.
- İnsan, doğanın benzersiz sabrına bir örnektir.
- I always thought that a heart attack was nature's way of telling you you're going to die.
- Kalp krizlerinin doğanın size öleceğinizi söyleme şekli olduğunu hep düşünürdüm.
- The scientist tried to discover Nature's laws.
- Bilim insanı Doğa'nın kanunlarını keşfetmeye çalıştı.
- Man is an example of nature's incomparable patience.
- İnsan, doğanın eşsiz sabrının bir örneğidir.
- We must help each other, it's nature's law.
- Biz birbirimize yardımcı olmalıyız, doğanın kanunu bu.
- We must help each other, it's nature's law.
- Birbirimize yardım etmeliyiz, bu doğanın kanunu.
- I always thought that a heart attack was nature's way of telling you you're going to die.
- Her zaman kalp krizinin doğanın size öleceğinizi söyleme şekli olduğunu düşünmüşümdür.
- Wolverines make up nature's clean-up crew, killing weak and sick animals.
- Ayı sansarı zayıf ve hasta hayvanları öldürerek doğanın temizlik ekibini oluşturuyor.
- Love is nature's way of tricking people into reproducing.
- Aşk, doğanın insanları üremeleri için kandırma yoludur.
- Wolverines make up nature's clean-up crew, killing weak and sick animals.
- Kutup porsukları zayıf ve hasta hayvanları öldürerek doğanın temizlik ekibini oluşturur.
Show More (8)
|