Verlauf

çok görmek

Bedeutungen von dem Begriff "çok görmek" im Englisch Türkisch Wörterbuch : 6 Ergebniss(e)

	Kategorie	Türkisch	Englisch
General
1	General	çok görmek	grudge v.
2	General	çok görmek	begrudge v.
3	General	çok görmek	begrudge (someone) (something) v.
4	General	çok görmek	grudge (someone) (something) v.
5	General	çok görmek	consider (something) to be too much v.
Idioms
6	Idioms	çok görmek	think much [obsolete] v.

Bedeutungen, die der Begriff "çok görmek" mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 33 Ergebniss(e)

	Kategorie	Türkisch	Englisch
General
1	General	çok rağbet görmek	be much sought after v.
2	General	çok görmek (bir şeyi birine)	grudge v.
3	General	çok iş görmek	go far v.
4	General	bir şeyin çok zararını görmek	be hard hit by v.
5	General	kendiri olduğundan çok daha üstün görmek	get above oneself v.
Colloquial
6	Colloquial	birini çok sık görmek	see a lot of somebody v.
7	Colloquial	çok rağbet görmek	be the bomb v.
8	Colloquial	seni burada/aramızda görmek çok güzel	delighted to have you expr.
9	Colloquial	seni burada/aramızda görmek çok güzel	delighted to have you here expr.
Idioms
10	Idioms	çok büyük biri gibi görmek	think someone hung the moon and stars v.
11	Idioms	çok rağbet görmek	like gold dust v.
12	Idioms	çok rağbet görmek	like gold v.
13	Idioms	kendini çok büyük görmek	think one is the bee's knees v.
14	Idioms	tünelin ucundaki ışığı görmek (çok çalışıp sonuca ulaşmak)	begin to see daylight v.
15	Idioms	birini çok sık görmek	see a lot of (one) v.
16	Idioms	(bir şeyden) çok zarar görmek	be hard hit (by something) v.
17	Idioms	bir şeyi çok değerli/önemli görmek/saymak	put/place a premium on something v.
18	Idioms	çok iş görmek	stand in good stead v.
19	Idioms	çok büyük biri gibi görmek	think (one) hung the moon v.
20	Idioms	çok büyük biri gibi görmek	think hung the moon v.
Speaking
21	Speaking	bugünlerde böyle mutlu bir çift görmek çok zor	it's rare to see such a happy couple nowadays expr.
22	Speaking	herkesi burada görmek çok güzel	it's nice to see everyone here expr.
23	Speaking	sizi görmek çok hoş	it is very nice to see you expr.
24	Speaking	seni görmek çok güzel	it is very nice to see you expr.
25	Speaking	sizi görmek çok güzel	it's great to see you expr.
26	Speaking	seni görmek çok hoş	it is very nice to see you expr.
27	Speaking	seni aramızda görmek çok güzel	we're delighted to have you here expr.
28	Speaking	sizi görmek çok güzel	it is very nice to see you expr.
29	Speaking	seni aramızda görmek çok güzel	I'm delighted to have you here expr.
30	Speaking	seni görmek çok güzel	it is good to see you expr.
31	Speaking	seni tekrar aramızda görmek çok güzel	I am pleased to see you back here with us expr.
32	Speaking	seni yeniden buralarda takılırken görmek çok güzel	it's so nice to see you hanging around again expr.
British Slang
33	British Slang	gözleri çok iyi görmek	have x-ray eyes v.