az bulunan - Türkisch Englisch Wörterbuch
Verlauf

az bulunan



Bedeutungen von dem Begriff "az bulunan" im Englisch Türkisch Wörterbuch : 6 Ergebniss(e)

Türkisch Englisch
General
az bulunan limited adj.
az bulunan thin adj.
Idioms
az bulunan the exception rather than the rule n.
az bulunan rare as hen's teeth adj.
az bulunan scarce as hen's teeth [old-fashioned] adj.
az bulunan rarer than hens' teeth adj.

Bedeutungen, die der Begriff "az bulunan" mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 46 Ergebniss(e)

Türkisch Englisch
General
hakkında az bilinen fakat beklenmedik bir şekilde başarılı olan ya da olma ihtimali bulunan siyasi lider dark horse n.
(mesane) az çok kasılabilen çeşitli organların duvarlarında bulunan yumuşak kas tabakası muscularis n.
az bulunan şeyler curiosa n.
on kişiden az çalışanı bulunan işletme soho n.
organizmalarda bulunan farklı ve genellikle daha az özelleşmiş maddelerden üretmek manufacture v.
aralarında az aralık bulunan tight adj.
çok az katkıda bulunan parasitic adj.
çok az katkıda bulunan parasitical adj.
nispeten az sayıda mal sahibinin elinde bulunan ve açık piyasada işlem görmeyen (hisseler) private adj.
Idioms
(yoğun talepten dolayı) az sayıda bulunan in short supply expr.
Trade/Economic
az bulunan para scarce currency n.
hisse senetleri çok az sayıda yatırımcının elinde bulunan şirket closed corporation n.
hisse senetleri çok az sayıda yatırımcının elinde bulunan şirket close corporation n.
Media
en az 12 sayısı bulunan çizgi roman serisi maxi-series n.
Architecture
iç kenarıyla dış kenarı arasında çok az fark bulunan dönel merdiven basamağı balanced step n.
Mining
içinde az silis bulunan (kaya) basic n.
Anatomy
birçok hayvanın gözünün arkasında bulunan, az ışıkta aktif olan yansıtıcı doku tabakası tapetum n.
Gastronomy
üzerinde az miktarda buharla ısıtılmış süt bulunan espresso kahve macchiato n.
yüksek kaliteli etlere göre daha çok yağsız kası ve daha az yağı bulunan (et) good adj.
Math
en az iki elamanı bulunan kompakt ve bağlantılı küme continuum n.
en az bir ortak çözümü bulunan (denklem, eşitsizlik) consistent adj.
Chemistry
havada az miktarda bulunan renksiz kokusuz gaz halde bir element neon n.
ispermeçet yağında az miktarlarda bulunan beyaz mumsu bir madde methal n.
opyumda çok az miktarda bulunan ve öksürük ilacı olarak kullanılan bir alkaloit opianine n.
Biochemistry
çoğu bitki ve hayvanın fizyolojik işlevlerini sürdürebilmesi için gerekli olup bitki ve hayvan dokularında az miktarda bulunan çinko, bor, iyot gibi kimyasal element microelement n.
çoğu bitki ve hayvanın fizyolojik işlevlerini sürdürebilmesi için gerekli olup bitki ve hayvan dokularında az miktarda bulunan çinko, bor, iyot gibi kimyasal element minor element n.
Astronomy
içinde hiç yıldız bulunmayan veya çok az bulunan varsayımsal galaksiler dark galaxy n.
Botanic
az sayıda taç yaprağı bulunan oligopetalous adj.
az sayıda çanak yaprağı bulunan oligosepalous adj.
az sayıda tohumu bulunan oligospermous adj.
en az bir adet çanak yaprağı bulunan sepaled adj.
Linguistics
az konuşulan dilleri çevirmek için araç görevi gören, uluslararası baskınlığı bulunan ara dil relay language n.
Archaeology
antik liguryalıların yaşadığı bölgede bulunan az sayıdaki yazıtta görülen ve genellikle hint-avrupa dilleri ile akrabalığı olduğu düşünülen bir dil ligurian n.
Environment
belirli canlı popülasyonlarının yaşadığı bölgeler arasında bulunan az nüfuslu alan disjunction n.
Sport
sahanın daha az oyuncu bulunan tarafı weak side n.
sahada az oyuncu bulunan tarafa ait veya ilgili weakside adj.
Football
(amerikan futbolunda) sahanın daha az oyuncu bulunan tarafındaki defans oyuncusu will n.
Theatre
(on dokuzuncu yüzyılda) en az beş şarkısı bulunan üç perdelik savruklama burletta n.
Photography
en az 5 inçe 4 inçlik ölçülerde görüntü alanı bulunan kameraya ait large-format adj.
en az 5 inçe 4 inçlik ölçülerde görüntü alanı bulunan kamera ile ilişkili large-format adj.
Archaic
yiyecek veya içecekte bulunan az miktarda yabancı madde mote n.
Ornithology
kuzey amerika'da bulunan, küçük deniz ördeğine benzemekle beraber az daha büyük olan bir ördek troop duck (aythya marila nearctica) n.
kuzey amerika'da bulunan, küçük deniz ördeğine benzemekle beraber az daha büyük olan bir ördek greater scaup duck n.
kuzey amerika'da bulunan, küçük deniz ördeğine benzemekle beraber az daha büyük olan bir ördek greater scaup n.
kuzey amerika'da bulunan, küçük deniz ördeğine benzemekle beraber az daha büyük olan bir ördek scaup duck n.
Slang
çalışanlarla yalnızca bir sorun çıktığında etkileşimde bulunan ve az bilgi sahibi olduğu konuyu daha problemli hale getiren yönetici seagull manager n.