Verlauf

bağımsız olarak

Bedeutungen von dem Begriff "bağımsız olarak" im Englisch Türkisch Wörterbuch : 17 Ergebniss(e)

	Kategorie	Türkisch	Englisch
General
1	General	bağımsız olarak	freely adv.
2	General	bağımsız olarak	separately adv.
3	General	bağımsız olarak	in itself adv.
4	General	bağımsız olarak	on one's own hook adv.
5	General	bağımsız olarak	dividedly adv.
6	General	bağımsız olarak	single-handed adv.
7	General	bağımsız olarak	substantively adv.
8	General	bağımsız olarak	subst abrev.
9	General	bağımsız olarak	subst. abrev.
Colloquial
10	Colloquial	bağımsız olarak	in one's own right expr.
11	Colloquial	bağımsız olarak	in your own right expr.
Idioms
12	Idioms	bağımsız olarak	in own right expr.
13	Idioms	bağımsız olarak	on own hook expr.
14	Idioms	bağımsız olarak	on your own account expr.
15	Idioms	bağımsız olarak	on your own hook [us] expr.
16	Idioms	bağımsız olarak	on your pat expr.
Technical
17	Technical	bağımsız olarak	independently adv.

Bedeutungen, die der Begriff "bağımsız olarak" mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 77 Ergebniss(e)

	Kategorie	Türkisch	Englisch
General
1	General	deneyimden bağımsız olarak insan zihninde gerçek bilginin var olabileceğini savunan kimse	apriorist n.
2	General	bağımsız ögelerin bir bütün olarak kombinasyonu	synthesis n.
3	General	varlığını bağımsız olarak sürdürebilen	viable adj.
4	General	bağımsız olarak yönetilemeyen	helpless adj.
5	General	tanrı'dan bağımsız olarak dünyanın oluşumunda etkili olan (şekillendirme kuvveti)	cosmoplastic adj.
6	General	bağımsız olarak yönetilen bölümlere ait	feudal adj.
7	General	-den bağımsız olarak	independently of adv.
8	General	-den bağımsız olarak	irrespectively of prep.
Colloquial
9	Colloquial	diğer kısımlardan bağımsız olarak tek bir bir eylem	bit n.
10	Colloquial	diğer kısımlardan bağımsız olarak tek bir sunum/bölüm	bit n.
11	Colloquial	bir şeyi bağımsız olarak yapma inisiyatifini almak	run with it v.
Trade/Economic
12	Trade/Economic	satın alma gücünden bağımsız olarak sayısal değeri ile ölçülen ücret	nominal wages n.
13	Trade/Economic	tüketici fiyatlarında talep seviyesinden bağımsız olarak yükselmeye yol açan üretim maliyeti artışı	cost-push n.
14	Trade/Economic	astların sayısının üretilen işin miktarından bağımsız olarak sabit bir oranla arttığı teorisi	parkinson's law n.
Law
15	Law	belirli bir bölgede uyruğu veya vatandaşlığından bağımsız olarak herkese benzer şekilde uygulanan kanun	territorial law n.
Politics
16	Politics	x maddesi hükümlerinden bağımsız olarak	irrespective of the provisions of the article n.
17	Politics	tüm federal acil durum hazırlığı ve uygulamaları hususunda tek hesap verilebilirlik noktası olarak çalışan birleşik devletler'e bağlı bağımsız bir kurum	federal emergency management agency n.
18	Politics	bağımsız delege olarak seçilen parti lideri	superdelegate n.
19	Politics	bağımsız delege olarak atanan seçilmiş devlet memuru	superdelegate n.
20	Politics	bağımsız delege olarak seçilen parti lideri	super-delegate n.
21	Politics	bağımsız delege olarak atanan seçilmiş devlet memuru	super-delegate n.
Industry
22	Industry	(ürün, hizmet) bağımsız yüklenici olarak sağlamak	insource v.
Insurance
23	Insurance	kimin suçladığından bağımsız olarak her şirketin kendi poliçe sahibine ödeme yapmayı taahhüt ettiği anlaşma şekli	knock-for knock n.
24	Insurance	(denizcilikte) belirli malların taşındıkları gemiden bağımsız olarak kaybı veya hasarının karşılandığı bir sigorta türü	floating policy n.
Technical
25	Technical	bağımsız olarak monte edilen anahtarlar	independently mounted switches n.
26	Technical	genel kuralların fonksiyon olarak hat geriliminden bağımsız rccb'lere uygulanabilirliği	applicability of the general rules to rccbs functionally independent of line voltage n.
27	Technical	hat geriliminden fonksiyon olarak bağımsız	functionally independent of line voltage adj.
28	Technical	birbirinden bağımsız olarak erişilebilen birden fazla veri tabanı bulunan (bilgisayar diski veya kutucuk)	multivolume adj.
Computer
29	Computer	girdiden bağımsız olarak duran turing makinesi	decider n.
30	Computer	sistemden bağımsız olarak yapılan	offline adj.
31	Computer	internetten bağımsız olarak	off-line adv.
32	Computer	bilgisayar ağından bağımsız olarak	off-line adv.
Informatics
33	Informatics	katılımcılar tarafından bağımsız olarak tutulan ve güncellenen veritabanı	distributed ledger n.
34	Informatics	katılımcılar tarafından bağımsız olarak tutulan ve güncellenen veritabanı	shared ledger n.
35	Informatics	katılımcılar tarafından bağımsız olarak tutulan ve güncellenen veritabanı	distributed ledger technology (dlt) n.
Lighting
36	Lighting	kendi kendine yeterli bağımsız olarak çalışabilen ışıklı gösterge birimi	stand-alone indicator light unit n.
Math
37	Math	(nokta) cebirsel olarak temel alandan bağımsız koordinatlara sahip	generic adj.
Logic
38	Logic	sembolik mantığın bağımsız bir disiplin olarak da görülebilen bir dalı	algebra of classes n.
39	Logic	sembolik mantığın bağımsız bir disiplin olarak da görülebilen bir dalı	calculus of classes n.
40	Logic	deneyden bağımsız olarak önceden verili (bilgi)	categorial adj.
41	Logic	deneyden bağımsız olarak önceden verili (bilgi)	categoric adj.
42	Logic	deneyden bağımsız olarak önceden verili (bilgi)	categorical adj.
Statistics
43	Statistics	eldeki verilerin görsel değerlendirmeye dayalı olarak alındığı durumlarda aynı durumu birbirinden bağımsız olarak aynı anda aynı ölçüm aracı ile ölçmeye çalışan sistem	kappa coefficient n.
Biology
44	Biology	bir organizmanın varlığını bağımsız olarak sürdürebilen kültürü	type culture n.
45	Biology	bir bütün olarak organizmadan bağımsız olma	autonomy n.
46	Biology	aynı sınıftaki canlılarda yaşam tarzlarından bağımsız olarak görülen yapısal uyuşum	unity of type n.
47	Biology	sitoplazmada bağımsız bir şekilde veya kromozomun parçası olarak bulunabilen plazmit	episome n.
48	Biology	blastopordan bağımsız olarak gelişen ağız	deuterostome n.
49	Biology	evrimsel ilişkiden bağımsız olarak organizmalar arası benzerliklere dayanan bir sınıflandırma sistemi	phenetics n.
50	Biology	bağımsız bir organizma olarak bulunan ve işlev gösteren	autonomous adj.
Zoology
51	Zoology	gerçek ırkından bağımsız olarak kurda benzeyen köpek	wolf dog n.
52	Zoology	cinsiyet ve yaştan bağımsız olarak iki farklı renk çeşidine sahip (hayvan türü)	dichromatic adj.
Botanic
53	Botanic	yaralanmaya yanıt olarak bitkide uyaranın yönünden bağımsız gerçekleşen hareket	traumatonasty n.
Forestry
54	Forestry	arazide bulunan ağaçları araziden bağımsız olarak alma veya satma hakkı	timber right n.
55	Forestry	arazide bulunan ağaçları araziden bağımsız olarak alma veya satma hakkı	timber rights n.
56	Forestry	farklı yıllardaki değişen koşullardan bağımsız olarak yaş halkaları düzenli büyümüş olan (ağaç veya orman)	complacent n.
Education
57	Education	yeteneklerinden bağımsız olarak tüm öğrencileri kabul eden	nonselective adj.
Literature
58	Literature	genç erkekleri hedef alan, ancak cinsiyet veya yaştan bağımsız olarak herkes tarafından beğenilebilecek anime türü	shounen anime n.
Linguistics
59	Linguistics	sözdizimsel olarak bağımsız olan	main adj.
Religious
60	Religious	vatikan şehrini bağımsız bir papalık devleti olarak tanıyan antlaşma	lateran treaty n.
61	Religious	(şabat gününden bağımsız olarak) pazar gününü kutlayan kimse	dominical n.
62	Religious	(şabat gününden bağımsız olarak) pazar gününü kutsal kabul eden kimse	dominical n.
63	Religious	(şabat gününden bağımsız olarak) pazar günü ibadet eden kimse	dominical n.
Philosophy
64	Philosophy	soyut kavramların isimlerinden bağımsız olarak var olduğu doktrini	realism n.
65	Philosophy	soyut kavramların isimlerinden bağımsız olarak var olduğu doktrinini savunan kimse	realist n.
66	Philosophy	insan farkındalığından bağımsız olarak var olan şey	reality n.
67	Philosophy	deneyden bağımsız olarak önceden verili olma	categoricalness n.
68	Philosophy	deneyimden bağımsız olarak insan zihninde gerçek bilginin var olabileceği görüşü	apriorism n.
69	Philosophy	belirli ahlaki gerçeklerin kişilerin tutumlarından bağımsız olarak var olduğunu ileri süren bir meta-etik doktrin	objectivism n.
70	Philosophy	soyut kavramların isimlerinden bağımsız olarak var olduğu doktrinine uygun	realistic adj.
71	Philosophy	kant felsefesinde fenomenin zıttı olarak zihinden bağımsız ve somut biçimde var olan (nesne)	noumenal adj.
72	Philosophy	bireyin zihinden bağımsız olarak var olanlardan	transsubjective adj.
73	Philosophy	bireyin zihinden bağımsız olarak var olanlarla ilgili	transsubjective adj.
74	Philosophy	bireyin zihinden bağımsız olarak var olan	transsubjective adj.
Geography
75	Geography	1970'lerde güney afrika'da siyahi halk için yarı özerk veya sözde bağımsız olarak belirlenen on bölgeden her biri	homeland n.
76	Geography	büyük bir koyun veya sığır çiftliğine ait ana istasyondan bağımsız olarak kurulmuş istasyon	outstation n.
Military
77	Military	bağımsız olarak hedefe yöneltilebilen çoklu atmosfere dönüş bölmesi	multiple independently targetable reentry vehicle n.