benzer olmayan - Türkisch Englisch Wörterbuch
Verlauf

benzer olmayan



Bedeutungen von dem Begriff "benzer olmayan" im Englisch Türkisch Wörterbuch : 6 Ergebniss(e)

Türkisch Englisch
General
benzer olmayan nonidentical adj.
benzer olmayan unakin adj.
benzer olmayan unalike adj.
benzer olmayan unperegal adj.
benzer olmayan unsimilar adj.
Technical
benzer olmayan dissimilar adj.

Bedeutungen, die der Begriff "benzer olmayan" mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 16 Ergebniss(e)

Türkisch Englisch
General
bir robotun veya insan olmayan bir aygıtın insana, canlı bir varlığa çok benzer olmasına karşın hissedilen huzursuzluk hissi uncanny valley n.
birbirine bağlı olmayan benzer eşyalar öbeği sheaf n.
Idioms
hiç benzer yanı olmayan a different ball of wax expr.
Trade/Economic
benzer olmayan bir varlıkla tamamen veya kısmen takas edilen varlığın maliyeti cost of an asset acquired in exchange or part exchange for dissimilar asset n.
benzer olmayan bir varlıkla tamamen veya kısmen takas edilen/değiştirilen varlığın maliyeti cost of an asset acquired in exchange or part exchange for dissimilar asset n.
örflere, adetlere ve benzer durumlarla ilgili daha önceki mahkeme kararlarına dayalı, yazılı olmayan hukuk sistemi common law n.
Technical
gerilim üretmek için bir elektrolit içinde etki yapan benzer olmayan iki metal levha veya elektrot voltaic couple n.
Computer
genelde internette kullanılan, benzer karakterlerin benzer harflerin yerini aldığı kodlu ve resmi olmayan yazı sistemi hakspeak n.
genelde internette kullanılan, benzer karakterlerin benzer harflerin yerini aldığı kodlu ve resmi olmayan yazı sistemi leetspeak n.
Medical
hastalığa neden olan etkene benzer ancak onunla aynı olmayan bir etkenin kullanıldığı tedavi yöntemi homoeotherapy n.
benzer olmayan unsurlardan oluşan heterogeneous adj.
Literature
antik yunan şairi pindaros'un üslubuna benzer şekilde yazılmış katı kuralları olmayan düzensiz dizeler pindarics n.
Geology
özellikle diziliş ve yer bakımından benzer fakat çağdaş olmayan tabakalı katmanların benzer şekilde düzenlenmesi homotaxy n.
Art
benzer olmayan unsurlardan oluşan sanatsal komposizyon montage n.
Music
bacakları olmayan piyanoya benzer küçük bir enstrüman virginal n.
genellikle hızlı bir şekilde arka arkaya ve zamandaki boşluğu doldurmak için çalınan, benzer olmayan temalardan veya parçalardan oluşan müzik montage n.