Englisch | Türkisch | |
---|---|---|
Phrasals | ||
Phrasals | set something beside something v. | yanına/yakınına koymak |
Phrasals | place something beside something v. | yanına/yakınına koymak |
Phrasals | put something beside something v. | yanına/yakınına koymak |
Phrasals | pale beside (someone or something) v. | (birinin/bir şeyin) yanında sönük kalmak |
Phrasals | pale beside (someone or something) v. | (birinin/bir şeyin) yanında önemsiz kalmak/görünmek |
Idioms | ||
Idioms | pale beside something v. | bir şeyin yanında sönük/önemsiz kalmak |
Idioms | pale beside something v. | bir şeyin yanında sönük/önemsiz görünmek |
Idioms | beside oneself (with something) adj. | (bir şeyle) kendinden geçmiş |
Idioms | beside oneself (with something) adj. | (bir şeyle/şeyden) kendini kaybetmiş |
Idioms | beside oneself (with something) adj. | (bir şeyle/şeyden) aklı başından gitmiş |
Idioms | beside oneself (with something) adj. | (bir şeyle) çılgına dönmüş |