Verlauf

bir açıdan

Bedeutungen von dem Begriff "bir açıdan" im Englisch Türkisch Wörterbuch : 2 Ergebniss(e)

	Kategorie	Türkisch	Englisch
Phrases
1	Phrases	bir açıdan	in one regard expr.
Colloquial
2	Colloquial	bir açıdan	on one level expr.

Bedeutungen, die der Begriff "bir açıdan" mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 61 Ergebniss(e)

	Kategorie	Türkisch	Englisch
General
1	General	belirli bir açıdan diğerine eşit olan kimse	rival n.
2	General	belirli bir açıdan diğerine eşit olan şey	rival n.
3	General	belirli bir açıdan diğerine neredeyse eşit olan kimse	rival n.
4	General	belirli bir açıdan diğerine neredeyse eşit olan şey	rival n.
5	General	bir şeyi yüzeysel açıdan ele alan kimse	superficialist n.
6	General	bir şeye geniş bir açıdan bakmak	look at something in perspective v.
7	General	olaya başka bir açıdan bakmak	view something from a different standpoint v.
8	General	olaya başka bir açıdan bakmak	look something from a different standpoint v.
9	General	olaya başka bir açıdan yaklaşmak	approach something from a different standpoint v.
10	General	farklı bir açıdan ele almak	consider (a matter) from a different angle v.
11	General	farklı/yeni bir açıdan bakmak	reframe v.
12	General	bir şeye iyi/olumlu açıdan bakmak	look at something in a positive light v.
13	General	(konuyu) farklı bir açıdan değerlendirmek	readress v.
14	General	yeni bir açıdan ele almak	readress v.
15	General	bir şeyle mali açıdan ilgilendiğini belirtmek	declare an interest v.
16	General	bir şeyle mali açıdan ilgilendiğini belirtmek	declare one's interest v.
17	General	empresyonist bir açıdan	expressionistically adv.
18	General	bir çok açıdan	on several counts adv.
19	General	başka bir açıdan	from a different viewpoint adv.
20	General	farklı bir açıdan	from a different viewpoint adv.
21	General	farklı bir açıdan	from a different point of view adv.
22	General	hukuka aykırı bir açıdan	extralegally adv.
23	General	maddi açıdan daha iyi bir duruma girmek	get ahead v.
Phrasals
24	Phrasals	bir şeyden heyecan duymak veya cinsel açıdan tahrik olmak	get off on v.
25	Phrasals	(bir açıdan birine/bir şeye) benzemek	resemble (someone or something) in (some manner or aspect) v.
26	Phrasals	(bir açıdan) benzemek	resemble in v.
Phrases
27	Phrases	bir başka açıdan	from another angle expr.
28	Phrases	bir açıdan bakılırsa	from a certain point of view expr.
Idioms
29	Idioms	bir bakımdan/açıdan iyi bir bakımdan/açıdan kötü	a boon and a bane n.
30	Idioms	yasal açıdan bir bağlayıcılığı olmayan güven üzerine kurulu anlaşma	a gentleman's agreement n.
31	Idioms	bir şeyle mali açıdan ilgilendiğini belirtmek	declare an interest v.
32	Idioms	bir şeyle mali açıdan ilgilendiğini belirtmek	declare one's interest v.
33	Idioms	farklı bir açıdan görülmek	get into focus v.
34	Idioms	(belirli bir) açıdan	in a (kind of) light expr.
35	Idioms	iyi bir açıdan	in a good light expr.
36	Idioms	kötü bir açıdan	in a bad light expr.
Trade/Economic
37	Trade/Economic	bir işin finansal açıdan tatmin ediciliği haricindeki olumlu yönleri	nonmonetary advantages n.
38	Trade/Economic	boş hipotezde ifade edilenden farklı bir açıdan hareket edilerek oluşturulan hipotez	alternative hypothesis n.
39	Trade/Economic	yasal açıdan bağlayıcı bir yazı	legally binding writing n.
40	Trade/Economic	yasal açıdan bağlayıcı karar vermek üzere tarafsız kişilerden oluşan bir kurula götürme	arbitration n.
Politics
41	Politics	bir devlet içinde sözde özerkliğe sahip ancak ekonomik açıdan bağımlı ve güçten yoksun etnik bölge	bantustan n.
Technical
42	Technical	iki doğruyu kesen bir başka doğrunun oluşturduğu içteki dört açıdan biri	interior angle n.
Medical
43	Medical	özellikle işitme sinirinde ruhsal açıdan sağlıklı olmayan değişime bağlı olarak sinir sisteminin bazı bölümlerinde ortaya çıkan bir tür sağırlık	nervous deafness n.
44	Medical	bitki gibi doğada bulunan bir nesnenin eskiden tıbbi açıdan faydalı olduğunu düşündüren fiziksel veya niteliksel özelliği	signature n.
Optics
45	Optics	yalnızca özel bir açıdan bakılınca görünecek şekilde çarpıtılmış görüntü oluşturmakta kullanılan optik cihaz	anamorphoser n.
46	Optics	yalnızca özel bir açıdan bakılınca görünecek şekilde çarpıtılmış görüntü üretmekte kullanılan mercek	anamorphote lens n.
Math
47	Math	matematiksel açıdan kaotik bir sistem çeşidi	strange attractor n.
48	Math	uzaydaki bir doğrunun koordinat eksenlerinin üç pozitif yönü ile yaptığı üç açıdan birine ait (kosinüs)	direction adj.
Logic
49	Logic	(önermeye) başka bir açıdan bakmak	obvert v.
Biology
50	Biology	morfolojik açıdan belirsiz olup fizyolojik açıdan ayrışabilen bir forma cinsel olarak tepki veren	minus adj.
51	Biology	morfolojik açıdan belirsiz olup fizyolojik açıdan ayrışabilen bir forma cinsel olarak tepki veren organizmaya ait veya ilişkin	minus adj.
Biochemistry
52	Biochemistry	kalsiyum, iyon ve şeker gibi fizyolojik açıdan önemli maddelerin biyolojik bir zardan geçme süreci	membrane transport n.
Marine Biology
53	Marine Biology	kuzey amerika pasifik kıyılarında görülen, ticari açıdan önemli bir balık türü	rasher (sebastodes miniatus) n.
54	Marine Biology	kuzey amerika pasifik kıyılarında görülen, ticari açıdan önemli bir balık türü	vermillion rockfish n.
55	Marine Biology	çoğunlukla kuzey denizlerde görülen, ekonomik açıdan önem taşıyan bir kahverengi su yosunu familyası	laminariaceae n.
Botanic
56	Botanic	tarımsal açıdan çok önemi olmayan bir çim cinsi	melic grass n.
Linguistics
57	Linguistics	kullanan kişinin eş anlamlı başka bir kelimeye göre sosyal açıdan daha kabul edilebilir gördüğü kelime	genteelism n.
Art
58	Art	yalnızca özel bir açıdan bakılınca görünecek şekilde çarpıtılmış görüntü	anamorphism n.
59	Art	yalnızca özel bir açıdan bakılınca görünecek şekilde çarpıtılmış görüntü	anamorphosis n.
60	Art	yalnızca özel bir açıdan bakılınca görünecek şekilde çarpıtılmış görüntü	anamorphosy [obsolete] n.
Music
61	Music	tipik bir sonata göre daha kısa bölümlerden oluşan ve teknik açıdan daha kolay olan sonat	sonatina n.