birbirinin aynısı - Türkisch Englisch Wörterbuch
Verlauf

birbirinin aynısı



Bedeutungen von dem Begriff "birbirinin aynısı" im Englisch Türkisch Wörterbuch : 11 Ergebniss(e)

Türkisch Englisch
General
birbirinin aynısı numerically identical adj.
birbirinin aynısı quantitatively identical adj.
Idioms
birbirinin aynısı one and the same n.
birbirinin aynısı as alike as peas in a pod expr.
birbirinin aynısı alike as two peas in a pod expr.
birbirinin aynısı as alike as two peas in a pod expr.
birbirinin aynısı alike as peas in a pod expr.
birbirinin aynısı two of a kind expr.
birbirinin aynısı as alike/like as peas in a pod expr.
birbirinin aynısı as alike/like as (two) peas in a pod expr.
birbirinin aynısı two peas in a pod expr.

Bedeutungen, die der Begriff "birbirinin aynısı" mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 21 Ergebniss(e)

Türkisch Englisch
General
ayırt edilebilmeleri amacıyla birbirinin aynısı olan iki hanedan armasından birinde yapılan değişiklik diminution n.
birbirinin aynısı iki parçadan oluşan twin adj.
birbirinin aynısı iki kapakçığı bulunan consimilar adj.
Colloquial
hepsi birbirinin aynısı seen one, seen them all expr.
hepsi birbirinin aynısı if/when you've seen one, seen them all expr.
Idioms
birbirinin aynısı olmak be cast in the same mold v.
birbirinin aynısı, benzeri olmak be cast in a (some kind of) mold v.
birbirinin aynısı, benzeri olmak be cast in a ... mould v.
birbirinin tıpatıp aynısı as alike as two peas in a pod expr.
birbirinin tıpatıp aynısı as like as two peas in a pod expr.
birbirinin tıpatıp aynısı as alike/like as peas in a pod expr.
birbirinin tıpatıp aynısı as alike/like as (two) peas in a pod expr.
birbirinin tıpatıp aynısı like peas in a pod expr.
birbirinin tıpatıp aynısı like as two peas in a pod expr.
(iki kişi/şey) birbirinin aynısı there's nothing to choose between (two people or things) expr.
birbirinin tıpatıp aynısı two peas in a pod expr.
(bir türdeki şeylerin) hepsi birbirinin aynısı when you've seen one (something), you've seen them all expr.
(bir türdeki şeylerin) hepsi birbirinin aynısı when you've seen, heard one, you've seen heard them all expr.
Construction
bir arazi üzerine inşa edilmiş birbirinin aynısı olan toplu konutlar tract housing n.
Philosophy
birbirinin aynısı olan koşullardaki alternatifler arasında seçim yapabilme freedom n.
Card
(pokerde) birbirinin aynısı olup aynı elde üst üste gelen (kartlar) back-to-back adj.