bölünme - Türkisch Englisch Wörterbuch
Verlauf

bölünme



Bedeutungen von dem Begriff "bölünme" im Englisch Türkisch Wörterbuch : 34 Ergebniss(e)

Türkisch Englisch
General
bölünme partition n.
bölünme separation n.
bölünme division n.
bölünme schism n.
bölünme fission n.
bölünme cleavage n.
bölünme rent n.
bölünme kinesis n.
bölünme compartmentation n.
bölünme septation n.
bölünme segmentation n.
bölünme dichotomy n.
bölünme canton [obsolete] n.
bölünme elison [obsolete] n.
bölünme factionalism n.
bölünme demarkation n.
bölünme disruption n.
bölünme scissure n.
bölünme sectionization n.
bölünme sectionisation n.
bölünme shedding n.
bölünme pound off v.
Trade/Economic
bölünme distribution n.
bölünme division n.
Politics
bölünme dichotomy n.
bölünme separation n.
bölünme dislocation n.
Computer
bölünme split n.
Construction
bölünme scission n.
Psychology
bölünme splitting n.
Chemistry
bölünme hydrolysis n.
Marine Biology
bölünme disintegration n.
Botanic
bölünme jag n.
Archaic
bölünme concision n.

Bedeutungen, die der Begriff "bölünme" mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 123 Ergebniss(e)

Türkisch Englisch
General
mitoz bölünme mitotic division n.
ikiye bölünme dimidiation n.
mayoz bölünme meiosis n.
iki karşıt gruba bölünme dichotomy n.
bölünme ile çoğalabilme fissiparousness n.
üçe bölünme tripartition n.
kısmi bölünme partial demerger n.
kısmi bölünme partial division n.
örgütlü grupta meydana gelen bölünme rent n.
kristal malzemelerdeki bölünme çizgileri grain n.
sınır ile bölünme distermination [obsolete] n.
toplulukta radikal ve yıkıcı bölünme fault line n.
toplulukta radikal ve yıkıcı bölünme faultline n.
(ganimet, varlık) bölünme divide n.
bölünme noktası divide n.
bölünme çizgisi divide n.
yapraksı tabakalara bölünme foliation n.
bölünme ile ortaya çıkan şey partage n.
parsellere bölünme subdivision n.
bölünme ile ilgili divisional adj.
bölünme ile ilgili fissive adj.
bölünme ile ilgili segmental adj.
bölünme yoluyla dichotomously adv.
bölünme olmadan anlamı veren ön ek holo- pref.
yarılma veya bölünme ile nitelendirilen anlamını veren bir ön ek schizo- pref.
yarılma veya bölünme içeren anlamını veren bir ön ek schizo- pref.
yarılma veya bölünme sonucu oluşmuş anlamını veren bir ön ek schizo- pref.
yarılma veya bölünme ile nitelendirilen anlamını veren bir ön ek schiz- pref.
yarılma veya bölünme içeren anlamını veren bir ön ek schiz- pref.
yarılma veya bölünme sonucu oluşmuş anlamını veren bir ön ek schiz- pref.
Proverb
içsel bölünme/çatışma dağılmaya yol açar a house divided against itself cannot stand
Idioms
kendi içerisinde ayrılık/bölünme yaşayan grup/kurum a house divided n.
aynı amaca hizmet etmeyen görevler arasında/görevlere bölünme switch tasking n.
Trade/Economic
şirketin bölünme ve parçalanma biçimindeki yeniden yapılanması split-off n.
tersine bölünme reverse split n.
ters bölünme reverse stock split n.
Politics
eyaletlere bölünme taraftarlığı regionalism n.
toplumsal bölünme communal subversion n.
1970'lerin sonunda dünya komünist hareketindeki bölünme sonucunda ortaya çıkan marksizm-leninizm'in revizyonizm karşıtı bir türü hoxhaism n.
Technical
bölünme çizgileri social cleavages n.
üçe bölünme trichotomy n.
üç kısma bölünme trichotomy n.
Construction
bölünme noktası kanalı summit canal n.
Woodworking
(granit) en kolay bölünme yönü rift n.
Automotive
bölünme noktası split point n.
kam bölünme açısı cam lobe separation n.
Aeronautic
kod bölünme çoklu girişimi code division multiple access n.
Mining
(kristal) doğal bölünme düzleminde bölünmek cleave v.
Medical
bölünme oranı split ratio n.
gözelere bölünme loculation n.
siliyer cisimde bölünme cyclotomy n.
Math
(birçok programlama dilinde kullanılan) iki tam sayıya ait bölünme sonucunu geri getiren bir fonksiyon div n.
Statistics
normal bölünme normal distribution n.
Physics
atomik bölünme atomic disintegration n.
bölünme ile ilgili fissional adj.
Chemistry
çift bölünme double decomposition n.
zincir bölünme tepkimesi chain fission reaction n.
Biology
mayoz bölünme reduction n.
mayoz bölünme reduction division n.
indirgenerek bölünme reduction n.
indirgenerek bölünme reduction division n.
erkek üreme organında eşey hücreleri oluşurken spermatogonyumdan gelişerek iki mayoz bölünme geçiren hücre nematoblast n.
kromozom sayısının kromozomların bölünmesi yoluyla, çekirdeksel bölünme olmadan, eşeysiz hücrelerde kopyalanması polysomatic n.
mitotik bölünme ile meydana gelen iki çekirdekten biri tube nucleus n.
aynı çiftin parçası olmayan kromozomların mayoz bölünme sırasında eşleşmesi allosynapsis n.
aynı çiftin parçası olmayan kromozomların mayoz bölünme sırasında eşleşmesi allosyndesis n.
bölünme çizgisi cleavage furrow n.
eşeysiz bölünme amitosis n.
hücresel bölünme cellular division n.
hücresel bölünme cell division n.
indirgeyici bölünme reducing division n.
mitoz bölünme sırasında hücrede meydana gelen bir yapı amphiaster n.
hücre çekirdeği yerine kromozomların bölünerek poliploid hücre oluşturduğu bölünme türü endomitosis n.
mitoz ve mayoz bölünme sırasında hücre çekirdeğinde meydana gelen değişim karyokinesis n.
oositin mayoz bölünme tamamlanmadan önceki büyümüş çekirdeği blastocyst n.
oositin mayoz bölünme tamamlanmadan önceki büyümüş çekirdeği germinal vesicle n.
embriyonun bölünme ve hücre tabakası oluşumu sırasındaki gelişimi blastogenesis n.
üreme hücresindeki kromozom sayısının mayoz bölünme ile diploit sayıdan haploit sayıya düşerek gametlerin oluştuğu süreç maturation n.
mayoz bölünme sonrasında kromozomunu eşleyerek haploit gamete dönüşen iki hücreden her biri maturation division n.
mayoz bölünme ile megaspor üreten hücre megasporocyte n.
mayoz bölünme ile megaspor üreten hücre megaspore mother cell n.
tipik olarak aseksüel tomurcuklanma veya bölünme ile çoğalıp beslenme şekli emilim, fotosentez veya kemosentez olan organizmalar moneron n.
mayoz bölünme sırasında alellerin gametlere eşit olmayan bir şekilde ayrılması gene conversion n.
loblara bölünme lobation n.
loblara bölünme lobing n.
(cinsten türlere) bölünme dieresis n.
parmaklara bölünme digitation n.
parmaksı uzantılara bölünme digitation n.
üç düzlemde bölünme sonucu oluşan kübik organizma kümesi packet n.
bölünme boşluğu cleavage cavity n.
tekrarlanan nükleer bölünme sonucu ortaya çıkan çok çekirdekli protoplazma kütlesi coenocyte n.
bölünme ve tomurcuklanma arasındaki üreme evresi fissigemmation n.
hücre bölünme evresi phase of cell division n.
mayoz bölünme sırasında alel genlerin ayrılması segregation n.
(bazı sporlulara ait kapsüllü zigotta) çoklu bölünme sporogony n.
mayoz bölünme esnasında ayrılmak segregate v.
dört parçaya bölünme ile karakterize edilen tetraschistic adj.
eşeysiz bölünme ile ilgili amitotic adj.
yumurta malzemesini engelleyici bir kitle sebebiyle tamamlanmamış bölünme geçiren (yumurta) meroblastic adj.
belirli bir bölünme geçiren (embriyo) mosaic adj.
(hücre) birden fazla bölünme, gelişim veya başkalaşım merkezi olan polycentric adj.
mayoz bölünme öncesi evreye ait premeiotic adj.
mayoz bölünme öncesi gelişen premeiotic adj.
mayoz bölünme öncesine özgü premeiotic adj.
(mayoz bölünme sırasında) kromozomların eşleşmesi öncesinde oluşan presynaptic adj.
(mayoz bölünme sırasında) kromozomların eşleşmesi öncesinde oluşarak presynaptically adv.
bölünme anlamına gelen ön ek fissi- pref.
Biochemistry
bölünme odağı centrosome n.
eşeyli bölünme meiosis n.
eşeysiz bölünme mitosis n.
Marine Biology
eseysiz bölünme mitosis n.
Zoology
yumurtalık ve testisteki öncü hücrelerin mayoz bölünme ile yumurtalara ve spermatozoalara dönüşme süreci maturation n.
Botanic
diploit hücreden mayoz bölünme ile oluşan dört hücre tetrad n.
mayoz bölünme ile oluşan haploid spor meiospore n.
mayoz bölünme geçirerek dört adet mikrospor üreten hücre microsporocyte n.
mayoz bölünme geçirerek dört adet mikrospor üreten hücre microspore mother cell n.
History
(bölünme çizgisi) kurtağzı sırasına benzeyen inclave adj.
Philosophy
sınıfsal bölünme class division n.
Geography
kıtasal bölünme great divide n.
kıtanın farklı taraflarına dökülen akarsuları ayıran bölünme continental divide n.
Geology
kristalize maddenin bölme düzlemindeki bölünme yönü cleavage n.
Military
bölünme noktası regulating point n.
Star Wars
dördüncü büyük bölünme fourth great schism n.