clear to - Türkisch Englisch Wörterbuch
Verlauf

clear to

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau


Bedeutungen von dem Begriff "clear to" im Türkisch Englisch Wörterbuch : 1 Ergebniss(e)

Englisch Türkisch
General
clear to prep. ta -e kadar

Bedeutungen, die der Begriff "clear to" mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 43 Ergebniss(e)

Englisch Türkisch
General
turn out to be clear v. netlik kazanmak
try to make (something) clear v. açıklamaya çalışmak
clear a piece of land (in order to grow crops) v. tarla açmak
Phrases
to be clear expr. açıklayıcı olması açısından
to make it clear expr. açıklamak gerekirse
just to be clear expr. açıklığa kavuşturmak için söylüyorum
Colloquial
one’s sinuses to clear v. sinüsleri açılmak
Idioms
see (one's) way (clear) to (doing something) v. (bir şey yapma) şansı bulmak
see (one's) way (clear) to (doing something) v. ... (bir şey yapma) ihtimali olmak
see (one's) way (clear) to (doing something) v. ... (bir şey yapma) şansını yakalamak
see (one's) way (clear) to (doing something) v. (bir şey yapma) fırsatı doğmak
see (one's) way (clear) to (doing something) v. (bir şey yapma) yolu açılmak
see your way clear to do (or doing) something v. (bir şey yapma) şansı bulmak
see your way clear to do (or doing) something v. ... (bir şey yapma) ihtimali olmak
see your way clear to do (or doing) something v. ... (bir şey yapma) şansını yakalamak
see your way clear to do (or doing) something v. (bir şey yapma) fırsatı doğmak
see your way clear to do (or doing) something v. (bir şey yapma) yolu açılmak
see your way clear to doing something v. bir şeyi yapabilmek için önünün açık olduğunu görmek/fark etmek
make something clear to someone v. bir şeyi birine açıklığa kavuşturmak
see your way clear to doing something v. bir şeyi yapmanın yolunu/yöntemini bilmek
make something clear to someone v. (bir için) bir şeye açıklık getirmek
clear the way (for something/for something to happen) v. (bir şey için/bir şeyin olması için) engelleri ortadan kaldırmak
clear the way (for something/for something to happen) v. (bir şey için/bir şeyin olması için) yolu açmak
clear the way (for something/for something to happen) v. (bir şeyin/bir şeyin olmasının) önünü açmak
clear the way (for something/for something to happen) v. (bir şeyin/bir şeyin olmasının) yolunu açmak
make (something) clear (to one) v. (bir şeyi biri için) açıklığa kavuşturmak
make (something) clear (to one) v. (bir için bir şeye) açıklık getirmek
make (something) clear (to one) v. (bir şeyi biri için) anlaşılır hale getirmek
make clear to v. -e açıklığa kavuşturmak
make clear to v. için açıklık getirmek
Speaking
it needs to be clear expr. açıklığa kavuşması gerekiyor
you need to clear your head expr. biraz kafanı rahatlatmalısın
let me make it clear to you expr. önce şunu açıklığa kavuşturayım
Trade/Economic
other significant matters effecting to or making financial statements more clear, interpretable and understandable should be disclosed n. mali tabloları önemli ölçüde etkileyen ya da mali tabloların açık, yorumlanabilir ve anlaşılabilir olması açısından açıklanması gerekli olan diğer hususlar
Technical
first pole to clear factor n. birinci kutup boşaltma faktörü
clear to send signal n. gönderme için temiz (mesajı)
Telecom
clear to send signal n. işaret göndermeye müsait
Marine
to clear the land v. açıkta mayna etmek
Football
an obvious/great/clear chance to score n. bariz gol şansı
a great/clear chance to score goal n. bariz gol şansı
miss a great/clear chance to score goal v. bariz gol şansından yararlanamamak
miss a great/clear chance to score goal v. bariz gol şansını kaçırmak
miss a great/clear chance to score goal v. bariz gol şansını değerlendirememek