Englisch | Türkisch | |
---|---|---|
Phrasals | ||
Phrasals | confuse (someone or something) with (something) v. | (bir şeyle birinin/bir şeyin) kafasını karıştırmak |
Phrasals | confuse (someone or something) with (something) v. | (bir şeyle birini/bir şeyi) şaşırtmak |
Phrasals | confuse (someone or something) with (something) v. | (bir şeyle birini/bir şeyi) sersem etmek |