Türkisch | Englisch | |
---|---|---|
General | ||
General | daha tatlı | zestier adj. |
General | daha tatlı | sweeter adj. |
Türkisch | Englisch | |
---|---|---|
General | ||
General | daha tatlı hale getirmek | edulcorate [obsolete] v. |
Proverb | ||
Proverb | acı bir gerçek tatlı bir yalandan daha inciticidir | the greater the truth the greater the libel |
Gastronomy | ||
Gastronomy | yoğun kremadan daha az kaymak içeren tatlı krema | light cream n. |
Gastronomy | çırpılmış yumurta beyazı ve dondurma eklenerek daha yumuşak ve hafif bir tatlı haline getirilen puding | snow pudding n. |
Gastronomy | yarı-tatlı şampanyadan daha az tatlı (şampanya) | sec adj. |
Botanic | ||
Botanic | meyveleri rambutan meyvesine benzeyen ancak daha tatlı bir doğu hindistan meyve ağacı | pulasan (nephelium mutabile) n. |
Botanic | meyveleri rambutan meyvesine benzeyen ancak daha tatlı bir doğu hindistan meyve ağacı | pulassan n. |
Botanic | meyveleri rambutan meyvesine benzeyen ancak daha tatlı bir doğu hindistan meyve ağacı | pulasan tree n. |
Archaic | ||
Archaic | daha tatlı olmak | outsweeten v. |
Archaic | daha tatlı hale getirmek | outsweeten v. |