doğal olmayan - Türkisch Englisch Wörterbuch
Verlauf

doğal olmayan



Bedeutungen von dem Begriff "doğal olmayan" im Englisch Türkisch Wörterbuch : 23 Ergebniss(e)

Türkisch Englisch
General
doğal olmayan theatrical adj.
doğal olmayan unnatural adj.
doğal olmayan kindless adj.
doğal olmayan labored adj.
doğal olmayan cardboard adj.
doğal olmayan laboured adj.
doğal olmayan actressy adj.
doğal olmayan nonhuman adj.
doğal olmayan nonnatural adj.
doğal olmayan natureless [obsolete] adj.
doğal olmayan antiphysical adj.
doğal olmayan easeless adj.
doğal olmayan unnative adj.
doğal olmayan extern [obsolete] adj.
doğal olmayan disnatured adj.
doğal olmayan contranatural adj.
doğal olmayan foreign adj.
doğal olmayan subnatural adj.
doğal olmayan subternatural [rare] adj.
doğal olmayan laboredly adv.
doğal olmayan labouredly adv.
Idioms
doğal olmayan far-fetched adj.
Trade/Economic
doğal olmayan manmade adj.

Bedeutungen, die der Begriff "doğal olmayan" mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 22 Ergebniss(e)

Türkisch Englisch
General
doğal olmayan şey monster n.
doğal olmayan postürleri tespit etmek posture v.
doğal renkte olmayan off color adj.
doğal renkte olmayan off-color adj.
doğal olmayan davranış constrained adj.
doğal renkte olmayan off-colour adj.
doğal renkte olmayan off adj.
doğal olmayan plastik tabakasıyla kaplı plasticated adj.
doğal olmayan bir biçimde unnaturally adv.
doğal olmayan yollarla preternaturally adv.
doğal olmayan yollarla unnaturally adv.
doğal olmayan bir durumda preposterously adv.
Insurance
kusurlu bir fiilden doğmakla birlikte meydana gelen durumun doğal ve zorunlu sonucu olmayan zararlar special damages n.
Technical
insan yapımı olmayan, doğal güçlerin yarattığı biçim natural shape n.
toksit ve korozif olmayan doğal gaz non-toxic and non-corrosive natural gas n.
Petrol
ham petrol yatağı ile ilişkili olmayan (doğal gaz) nonassociated adj.
Medical
(doğum biliminde) rahimdeki veya bağırsaktaki burulmanın ve doğal olmayan bükülmelerin azaltılması detorsion n.
Agriculture
kurumsal veya gözetimli tarıma tabi olmayan doğal kaynaklarla ilgili noncultivated adj.
Linguistics
sözcük gruplarının vurgu ve etki yaratmak için kasten doğal olmayan yönde değiştirilmesi hypallage n.
Philosophy
ahlaki iyinin doğal olmayan bir şey olduğunu öne süren bir teori objectivism n.
Archaic
doğal olmayan bir hale getirmek unnaturalise v.
doğal olmayan bir hale getirmek unnaturalize v.