gerçeklik - Türkisch Englisch Wörterbuch
Verlauf

gerçeklik



Bedeutungen von dem Begriff "gerçeklik" im Englisch Türkisch Wörterbuch : 33 Ergebniss(e)

Türkisch Englisch
Common Usage
gerçeklik trueness n.
gerçeklik authenticity n.
gerçeklik reality n.
General
gerçeklik the real n.
gerçeklik actuality n.
gerçeklik essentialness n.
gerçeklik veracity n.
gerçeklik genuineness n.
gerçeklik effect n.
gerçeklik factuality n.
gerçeklik realness n.
gerçeklik truism n.
gerçeklik facticity n.
gerçeklik realism n.
gerçeklik truth n.
gerçeklik literality n.
gerçeklik practicalness n.
gerçeklik verity n.
gerçeklik intrinsicality n.
gerçeklik actualness n.
gerçeklik earth n.
gerçeklik veridicality n.
gerçeklik genuinity n.
gerçeklik honestness n.
gerçeklik honesty n.
gerçeklik positive n.
gerçeklik fleshhood n.
gerçeklik soothness n.
gerçeklik truthful adj.
Psychology
gerçeklik reality n.
Linguistics
gerçeklik authenticity n.
Philosophy
gerçeklik objective n.
Archaic
gerçeklik identity n.

Bedeutungen, die der Begriff "gerçeklik" mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 130 Ergebniss(e)

Türkisch Englisch
General
edebiyatta gerçeklik reality in literature n.
gerçeklik kazanma realization n.
sosyal gerçeklik social reality n.
potansiyel gerçeklik potential reality n.
tarihsel gerçeklik historicity n.
göreli gerçeklik relative reality n.
mutlak gerçeklik absolute reality n.
sanal gerçeklik virtual reality n.
yerel gerçeklik local reality n.
gerçeklik duygusu sense of reality n.
alternatif gerçeklik alternate reality n.
gözlem ve gerçeklik arasındaki bağ the linkage between observation and reality n.
gerçeklik incelemesi alethiology n.
dış gerçeklik external reality n.
gerçeklik kazanma realisation n.
dürüst gerçeklik honest truth n.
sahte gerçeklik fake reality n.
uzlaşımsal gerçeklik consensual reality n.
arttırılmış gerçeklik augmented reality n.
karma gerçeklik mixed reality n.
nihai gerçeklik absolute n.
nihai gerçeklik true n.
sanal gerçeklik virtual reality (vr) n.
uygunsuz gerçeklik inconvenient reality n.
dış gerçeklik objectivity n.
maddi gerçeklik objectivity n.
(ideal veya teorik sonsuzluktan ayrılan) gerçeklik infinitude n.
ilahi unsurların gerçeklik kazanması ingression n.
(zihinden maddeye doğru) daha yüksek gerçeklik ile daha düşük gerçeklik tipi arasındaki ilişki involution n.
gerçeklik payı olan espri saltiness n.
kutsal gerçeklik divine n.
madde ve gerçeklik flesh and blood n.
gerçeklik dışı algı shadow n.
(resimde veya dramada) betimlenen gerçeklik dışında yansıtılan tasvir shadow [obsolete] n.
gerçeklik algısı immersion n.
gerçeklik algısının kırılması immersion break n.
bağımsız gerçeklik subject n.
gerçeklik ve hayal arası görüntü geçişi ile öne çıkan phantasmagorian adj.
gerçeklik ve hayal arası görüntü geçişi ile ilgili phantasmagorian adj.
gerçeklik algısını kıran immersion-breaking adj.
Phrases
gerçeklik/doğruluk hissi a ring of authenticity expr.
Proverb
her şakada bir gerçeklik payı vardır many a true word is spoken in jest
her şakada bir gerçeklik payı vardır there's many a true word spoken in jest
Colloquial
gerçeklik algısını yitirmek be out of it v.
(bir şeyde) doğruluk/gerçeklik payı olmak be something to (something) v.
doğruluk/gerçeklik payı yok nothing in it expr.
(bir söylentinin, raporun, hikayenin) doğruluk/gerçeklik payı yok (there's) nothing in it expr.
biraz gerçeklik payı var something in it expr.
Idioms
bir parça gerçeklik payı a kernel of truth n.
gerçeklik sandviçini ısırma bite of the reality sandwich n.
ufak bir gerçeklik payı a grain of truth n.
(ufak) bir gerçeklik payı grain of truth n.
gerçeklik sandviçini ısırmak take a bite of the reality sandwich v.
(bir şeye) gerçeklik katmak give currency (to something) v.
her şakada bir gerçeklik payı vardır there's a grain of truth in every joke expr.
Speaking
bu hikayelerde biraz gerçeklik payı var there's some truth to these stories expr.
Technical
artırılmış gerçeklik uygulamaları augmented reality applications n.
gerçeklik ve kesinlik trueness and precision n.
sanal gerçeklik cyberspace n.
sanal gerçeklik virtual reality n.
sanal gerçeklik gözlüğü 360 vr n.
sanal gerçeklik artificial reality n.
Computer
sanal gerçeklik teknolojisini kullanarak makinelerin uzaktan yönetilmesi telepresence n.
konum bilgilerinize göre size yakınlardaki pokemonları haber verip onları yakalamanıza olanak tanıyan, niantic tarafından geliştirilen ve the pokémon company tarafından yayımlanan, iOS ve Android tabanlı artırılmış gerçeklik oyunu pokemon go n.
sanal gerçeklik cyberspace n.
sanal gerçeklik artificial reality n.
sanal gerçeklik işaretleme dili virtual reality markup language n.
sanal gerçeklik modelleme dili virtual reality modelling language n.
sanal gerçeklik virtual reality n.
sanal gerçeklik zenginleştirme dili virtual reality markup language n.
genellikle internet üzerinden çalışıp birden fazla kullanıcının sanal gerçeklik rol üstlenme oyunlarına katılmasını sağlayan bir bilgisayar programı mud n.
facebook şirketine ait başa takılan sanal gerçeklik cihazları serisi oculus n.
Informatics
artırılmış gerçeklik augmented reality n.
sanal gerçeklik virtual reality n.
sanal gerçeklik dili virtual reality markup language n.
zenginleştirilmiş gerçeklik augmented reality n.
betimlemeye çalıştığı gerçekliği çarpıtarak gerçeklik oluşturan simülasyon hyperreality n.
sanal gerçeklik yoluyla mesaj gönderen iletişim sistemi v-mail n.
Telecom
sanal gerçeklik virtual reality n.
Psychology
gerçeklik terapisi reality therapy n.
algılanan gerçeklik perceived reality n.
fenomenal gerçeklik phenomenal reality n.
gerçeklik çarpıtma alanı reality distortion field n.
gerçeklik testi reality testing n.
gerçeklik ilkesi reality principle n.
insanın zihinsel düzeyde gerçeklik algısından uzaklaşması cognitive distortion n.
kendine özgü gerçeklik sui generis reality n.
nesnel gerçeklik objective reality n.
öznel gerçeklik subjective reality n.
ruhsal gerçeklik psychic reality n.
toplumsal gerçeklik social reality n.
yanıltıcı-gerçeklik etkisi illusion of truth effect n.
yanıltıcı-gerçeklik etkisi illusory-truth effect n.
Pathology
sanal gerçeklik ve video oyunlarının yarattığı baş dönmesi ve bulantı barfogenesis n.
Optics
sanal gerçeklik gözlüğü goggle n.
Literature
yarı masal yarı gerçeklik semifable n.
yarı kurgu yarı gerçeklik semifable n.
borges'in hikaye ve yazılarındaki labirent, ayna, gerçeklik gibi unsurları anımsatan borgesian adj.
Linguistics
itibari gerçeklik nominal realism n.
gerçeklik kipi fact mood n.
Religious
tanrı'nın tek gerçeklik olduğunu savunan mistik doktrin theopantism n.
(budizme göre) isimsiz, nihai ve yalın gerçeklik thusness n.
(budizme göre) isimsiz, nihai ve yalın gerçeklik suchness n.
algılanan dünyanın ötesinde olan manevi gerçeklik truth n.
tanrı/tanrıça biçiminde vücut bulan mutlak gerçeklik truth n.
tanrı'nın kutsal alameti olarak gelen ideal gerçeklik christ n.
nihai gerçeklik one n.
Philosophy
(platon felsefesinde) olaylardan ayrı var olan mutlak gerçeklik time n.
rastlantıların nesnel bir gerçeklik olarak evrime yön verdiğine dair teori tychism n.
ikincil gerçeklik epiphenomenon n.
şansı objektif gerçeklik olarak ele alma tychism n.
bir şeyin var oluşundan önce olan gerçeklik essence n.
zaman ve mekanın ötesinde var olan nihai gerçeklik god n.
görünüşün ötesindeki gerçeklik god n.
olasılığın ötesindeki gerçeklik god n.
(schelling felsefesi) gerçeklik identity n.
(neoplatonizmde) varlığın ana kaynağı olarak görülen mutlak gerçeklik one n.
(platon felsefesinde) kopya sonucu elde edilen gerçeklik phantasm n.
(platon felsefesinde) kopya sonucu elde edilen gerçeklik phantasma n.
(hegel felsefesinde) olumsuzlamanın sınır olduğu gerçeklik somewhat n.
(hegel felsefesinde) sınırlı gerçeklik somewhat n.
gerçeklik ile ilgili substantial adj.
(önerme) gerçeklik değeri sözcük anlamına bağlı olmayan synthetic adj.
Painting
1970’lerde abd, ingiltere ve fransa’da ortaya çıkıp sıradan manzaraları ve insanları ayrıntılı bir gerçeklik, düz görüntüler ve zar zor fark edilen fırça darbeleriyle betimleyen ve genellikle gerçek bir fotoğrafı referans alan bir resim türü hyperrealism n.
Cinema
sinemasal gerçeklik sinematic reality n.
ayrı gerçeklik parallel universe n.
Modern Slang
kişinin gerçeklik algısıyla oynayan tuhaf bir an/his acid moment n.
alternatif gerçeklik alternative reality n.
çoğunluğun gerçek olarak kabul ettiğinden farklı bir gerçeklik alternative reality n.
değişmiş/değiştirilmiş gerçeklik altered reality n.