Verlauf

get to someone

Bedeutungen von dem Begriff "get to someone" im Türkisch Englisch Wörterbuch : 12 Ergebniss(e)

	Kategorie	Englisch	Türkisch
General
1	General	get to someone v.	rahatsız etmek
2	General	get to someone v.	canını sıkmak
3	General	get to someone v.	gıcık etmek
4	General	get to someone v.	uyuz etmek
5	General	get to someone v.	kıl etmek
Phrasals
6	Phrasals	get to someone v.	biriyle bağlantı kurabilmek
7	Phrasals	get to someone v.	birine ulaşabilmek
8	Phrasals	get to someone v.	biriyle iletişime geçebilmek
9	Phrasals	get to someone v.	biriyle iletişim kurabilmek
10	Phrasals	get to someone v.	birini etkilemek
11	Phrasals	get to someone v.	birine keyif vermek
12	Phrasals	get to someone v.	birinin duygularına dokunmak

Bedeutungen, die der Begriff "get to someone" mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 150 Ergebniss(e)

	Kategorie	Englisch	Türkisch
General
1	General	get back to someone v.	daha sonra aramak
2	General	get through to someone v.	bağlantı kurmak
3	General	get through to someone v.	anlaşma sağlamak
4	General	(a single) get (someone) to number one in the chart v.	listede bir numaraya taşımak
5	General	(a single) get (someone) to number one in the chart v.	bir numaraya çıkarmak
6	General	(a single) get (someone) to number one in the chart v.	bir numara yapmak
7	General	try to get along with (someone) v.	anlaşmaya çalışmak
8	General	show (someone) how to get to a place v.	yol göstermek
9	General	get to know someone v.	birini tanımak
10	General	get someone to watch something v.	izletmek
11	General	get someone to watch something v.	birine bir şey izletmek
12	General	be old/mature enough to get married (to someone) or marry someone v.	evlilik çağına gelmek
13	General	be old/mature enough to get married (to someone) or marry someone v.	gelinlik çağına gelmek
Phrasals
14	Phrasals	command someone to get off something v.	birine bir yerden/bir şeyden inmesini söylemek/emretmek
15	Phrasals	get engaged to someone v.	biriyle nişanlanmak
16	Phrasals	get back (to someone) (on something) v.	(birine/bir şeye) dönmek
17	Phrasals	get back (to someone) (on something) v.	(birine/bir şeye) geri dönmek
18	Phrasals	get back (to someone) (on something) v.	(birine/bir şeye) geri dönüş yapmak
19	Phrasals	get back (to someone) (on something) v.	sonradan (biriyle) konuşmaya devam etmek
20	Phrasals	get back (to someone) (on something) v.	(birine) bir bilgiyle geri dönmek
21	Phrasals	get back (to someone) (on something) v.	(birine) bir bilgiyle dönüş yapmak
22	Phrasals	get someone on(to) someone or something v.	birini bir şeye/birine eşlik etmesi için görevlendirmek
23	Phrasals	get someone on(to) someone or something v.	birini bir şeye/birine katılması için görevlendirmek
24	Phrasals	get someone on(to) someone or something v.	birini bir şeye/birine bakması için atamak
25	Phrasals	get someone on(to) someone or something v.	birini bir şeyle/biriyle ilgilenmesi için atamak
26	Phrasals	get on(to) someone (about something) v.	birine (bir şeyi) hatırlatmak
27	Phrasals	get on(to) someone (about something) v.	birine (bir şey) hakkında hatırlatma yapmak
28	Phrasals	get to (someone or something) v.	(bir şeye/birine) ulaşmak
29	Phrasals	get to (someone or something) v.	(bir şeye/birine) erişmek
30	Phrasals	get to (someone or something) v.	(bir şeye/birine) uzanabilmek
31	Phrasals	get to (someone or something) v.	varmak
32	Phrasals	get to (someone or something) v.	ulaşmak
33	Phrasals	get to (someone or something) v.	gelmek
34	Phrasals	get to (someone or something) v.	rüşvetle/tehditle önün kesmek
35	Phrasals	get to (someone or something) v.	yasa dışı yollarla engellemek
36	Phrasals	get (around) to someone or something v.	sonunda bir şeyle/biriyle ilgilenebilmek
37	Phrasals	get (around) to someone or something v.	sonunda bir konuya/birine geçiş yapabilmek
38	Phrasals	get something to someone v.	bir şeyi birine göndermek
39	Phrasals	get something to someone v.	bir şeyi birine teslim ettirmek
40	Phrasals	get something to someone v.	bir şeyi birine ulaştırmak
41	Phrasals	get to someone v.	birine ulaşabilmek
42	Phrasals	get to someone v.	biriyle görüşebilmek
43	Phrasals	get to someone v.	biriyle bağlantı/iletişim kurabilmek
44	Phrasals	get to someone v.	birini sinir etmek
45	Phrasals	get to someone v.	birini gıcık etmek
46	Phrasals	get to someone v.	birini kızdırmak
47	Phrasals	get to someone v.	birinin sinirini bozmak
48	Phrasals	get to someone v.	birinin sinirine dokunmak
49	Phrasals	get to someone v.	birini memnun etmek
50	Phrasals	get to someone v.	birinin duygularını harekete geçirmek
51	Phrasals	get to someone v.	birini hoşnut/mutlu etmek
52	Phrasals	get to (someone) v.	(birini) rahatsız etmek
53	Phrasals	get to (someone) v.	(birinin) sinirini bozmak
54	Phrasals	get to (someone) v.	(birine) musallat olmak
55	Phrasals	get to (someone) v.	(birine) rahatsızlık vermek
56	Phrasals	get to (someone) v.	(birine bir şeyi) götürmek
57	Phrasals	get to (someone) v.	(birine bir şeyi) ulaştırmak
58	Phrasals	get to (someone) v.	(bir şeyin birine) teslim edildiğinden emin olmak
59	Phrasals	get to (someone) v.	(birine bir şeyi) teslim etmek
60	Phrasals	get something off (to someone or something) v.	bir şeyi (birine/bir şeye) yollamak/göndermek
61	Phrasals	get on to (someone) [uk/ireland] v.	(biriyle) temasa geçmek
62	Phrasals	get on to (someone) [uk/ireland] v.	(biriyle) temas kurmak
63	Phrasals	get on to (someone) [uk/ireland] v.	(birini) aramak
64	Phrasals	get on to (someone) [uk/ireland] v.	(birine) telefonla ulaşmak
65	Phrasals	get on to (someone) [uk/ireland] v.	(biriyle) irtibat kurmak
66	Phrasals	get someone or something through (to someone or something) v.	birini/bir şeyi (birine/bir şeye) nakletmek
67	Phrasals	get someone or something through (to someone or something) v.	birini/bir şeyi (birine/bir şeye) götürmek
68	Phrasals	get someone or something through (to someone or something) v.	biriyle/bir şeyle (biri/bir şey) arasında bağlantı kurmak
69	Phrasals	get something through (to someone or something) v.	bir şeyi (birine/bir şeye) iletmek
70	Phrasals	get something through (to someone or something) v.	bir şeyi (birine/bir şeye) götürmek/ulaştırmak
71	Phrasals	get through to (someone) v.	(birine) ulaşmak
72	Phrasals	get through to (someone) v.	(biriyle) iletişime geçmek
73	Phrasals	get through to (someone) v.	(biriyle) bağlantı kurmak
74	Phrasals	get through to (someone) v.	(biriyle) irtibat kurmak
75	Phrasals	get through to (someone) v.	(biriyle) iletişim kurmak
Colloquial
76	Colloquial	give someone a chance to get to know someone v.	daha iyi tanıma fırsatı vermek
77	Colloquial	be out to get someone v.	birine zarar vermeye çalışmak
78	Colloquial	be out to get someone v.	birine kötülük etmeye çalışmak
79	Colloquial	be out to get someone v.	birini gafil avlamaya çalışmak
80	Colloquial	get used to (someone or something) v.	(birine/bir şeye) alışmak
81	Colloquial	get used to (someone or something) v.	(birine/bir şeye) adapte olmak
82	Colloquial	get used to (someone or something) v.	(birini/bir şeyi) kanıksamak
83	Colloquial	get wise (to someone or something) v.	(birinin/bir şeyin) farkına varmak
84	Colloquial	get wise (to someone or something) v.	(birinden/bir şeyden) haberdar olmak
85	Colloquial	get wise (to someone or something) v.	(biri/bir şey) hakkında bilgisi olmak
86	Colloquial	get wise (to someone or something) v.	(birinin/bir şeyin) farkında olmak
87	Colloquial	get wise (to someone or something) v.	(birini/bir şeyi) bilmek
88	Colloquial	get wise (to someone or something) v.	(birine/bir şeye) uyanmak
89	Colloquial	should I get someone to translate? expr.	çevirmesi için birini mi getireyim?
90	Colloquial	someone needs to get out more expr.	daha çok dışarı çıkmalı
91	Colloquial	someone needs to get out more expr.	biraz dışarı çıkmalı
92	Colloquial	I'll get back to (someone) expr.	(birine) geri döneceğim
93	Colloquial	I'll get back to (someone) expr.	(birini) daha sonra arayacağım
94	Colloquial	I'll get back to (someone) expr.	(birine) döneceğim
95	Colloquial	I'll get back to (someone) expr.	(birine) geri dönüş yapacağım
96	Colloquial	I'll get back to (someone) expr.	(birine) dönüş yapacağım
Idioms
97	Idioms	be out to get someone v.	peşine/arkasına düşmek
98	Idioms	be out to get someone v.	peşinde olmak
99	Idioms	be out to get someone v.	yakalamaya çalışmak
100	Idioms	be out to get someone v.	açığını aramak
101	Idioms	get taken to task (by someone) v.	doğru/uygun şekilde davranması için (biri tarafından) uyarılmak/ikaz edilmek
102	Idioms	get taken to task (by someone) v.	(biri tarafından) azarlanmak/ağzının payı verilmek
103	Idioms	get taken to the cleaners (by someone) v.	(biri tarafından) bütün parası temize havale edilmek/bütün parası ütülmek/dolandırılmak
104	Idioms	get taken to the cleaners (by someone) v.	(birine) ezici bir farkla yenilmek
105	Idioms	get taken to the cleaners (by someone) v.	(birine karşı) ezilmek
106	Idioms	get taken to the cleaners (by someone) v.	(birine karşı) hiç varlık gösterememek
107	Idioms	get taken to the cleaners (by someone) v.	para kaptırmak
108	Idioms	get taken to the cleaners (by someone) v.	dolandırılmak
109	Idioms	get taken to the cleaners (by someone) v.	söğüşlenmek
110	Idioms	get taken to the cleaners (by someone) v.	donuna kadar soyulmak
111	Idioms	get taken to the cleaners (by someone) v.	sıfırı tüketmek
112	Idioms	get taken to the cleaners (by someone) v.	soyup soğana çevrilmek
113	Idioms	get taken to the cleaners (by someone) v.	açık ara yenilmek
114	Idioms	get taken to the cleaners (by someone) v.	hezimete uğramak
115	Idioms	tell someone where to get off v.	azarlayarak haddini bildirmek
116	Idioms	get something across (to someone) v.	iyi açıklamak
117	Idioms	get something across (to someone) v.	iyi ifade etmek
118	Idioms	get something across (to someone) v.	iyi anlatmak
119	Idioms	get off to the side with someone v.	(bir şeyler konuşmak için) biriyle bir kenara çekilmek
120	Idioms	get hip to (someone or somebody) v.	(birine/bir şeye) karşı uyanık olmak
121	Idioms	get hip to (someone or somebody) v.	(birinin/bir şeyin) farkında olmak
122	Idioms	get hip to (someone or somebody) v.	(birini/bir şeyi) fark etmek/farkına varmak
123	Idioms	get hip to (someone or somebody) v.	(birinden/bir şeyden) haberi olmak
124	Idioms	get something home to someone or something v.	bir şeyi (hemen) evdeki birine/bir şeye götürmek
125	Idioms	get something home to someone or something v.	bir şeyi (hemen) eve (birine/bir şeye) götürmek
126	Idioms	get home to (someone or something) v.	evine (birine/bir şeye) dönmek
127	Idioms	get home to (someone or something) v.	(hemen) evdeki (birine/bir şeye) götürmek
128	Idioms	get home to (someone or something) v.	(hemen) eve (birine/bir şeye) götürmek
129	Idioms	get someone bang to rights [uk] v.	birini çok iyi anlayıp doğru olarak tanımlamak
130	Idioms	get to first base (with someone or something) v.	(biriyle/bir şeyle) büyük gelişme/ilerleme kaydetmek
131	Idioms	get to first base (with someone or something) v.	(biriyle/bir şeyle) ilk aşamayı geçmek
132	Idioms	get to first with someone v.	biriyle ilk evreyi geçmek
133	Idioms	get to first with someone v.	biriyle ilk aşamayı geçmek
134	Idioms	get to first with someone v.	birini öpmek
135	Idioms	get to first with someone v.	biriyle öpüşmek
136	Idioms	get to first with someone v.	birinden öpücük almak
137	Idioms	get to first with someone v.	birinden öpücük çalmak
138	Idioms	get to first with someone v.	biriyle yiyişmek
Speaking
139	Speaking	get someone to listen to you v.	birinin/birilerinin sizi dinlemesini sağlamak
140	Speaking	get someone to the hospital v.	birini hastaneye götürmek
141	Speaking	you have to know someone to get in expr.	oraya girmek için birilerini tanıman gerekiyor
142	Speaking	you have to know someone to get in expr.	oraya girmek için birilerini tanımanız gerekiyor
Slang
143	Slang	get to first base with (someone) v.	(biriyle) öpüşmek
144	Slang	get to first base with (someone) v.	(biriyle) yiyişmek
145	Slang	get to first base with (someone) v.	(birinden) öpücük almak
146	Slang	get to first base with (someone) v.	(birinden) öpücük çalmak
147	Slang	get to first (base) (with someone) v.	(biriyle) öpüşmek
148	Slang	get to first (base) (with someone) v.	(biriyle) yiyişmek
149	Slang	get to first (base) (with someone) v.	(birinden) öpücük almak
150	Slang	get to first (base) (with someone) v.	(birinden) öpücük çalmak