hücresel - Türkisch Englisch Wörterbuch
Verlauf

hücresel



Bedeutungen von dem Begriff "hücresel" im Englisch Türkisch Wörterbuch : 5 Ergebniss(e)

Türkisch Englisch
Common Usage
hücresel cellular adj.
Telecom
hücresel cellular n.
hücresel mobile adj.
Biology
hücresel cellular adj.
Biochemistry
hücresel cellular adj.

Bedeutungen, die der Begriff "hücresel" mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 154 Ergebniss(e)

Türkisch Englisch
General
hücresel kontrol mekanizması cellular control mechanisms n.
hücresel telefon sistemleri cellular telephone systems n.
(hücresel otomasyonda) iz bırakan sonlu örüntü puffer n.
hücresel olmayan extracellularly adv.
Trade/Economic
hücresel yerleşim cellular layout n.
Technical
hücresel otomat cellular automaton n.
hücresel plastik bagası cellular plastic insert n.
hücresel telefon teknolojisi cellular telephone technology n.
hücresel yapı tarzi cellular structure n.
hücresel işleme cellular processing n.
hücresel plastik cellular plastic n.
hücresel plastik parçaları packing peanuts n.
uydulu hücresel telefon satellite-cellular telephone n.
(hücresel otomasyonda) öncülü olmayan yapılandırma garden of eden n.
(hücresel hizmette) birkaç kamusal iletişim ağına bağlı olmayan off the grid adj.
(hücresel hizmette) birkaç kamusal iletişim ağını kullanmayan off the grid adj.
(hücresel hizmet) birkaç kamusal iletişim ağına bağlı olmayan off-grid adj.
(hücresel hizmet) birkaç kamusal iletişim ağını kullanmayan off-grid adj.
(hücresel hizmettde) birkaç kamusal iletişim ağına bağlı olmayan off the grid adv.
(hücresel hizmette) birkaç kamusal iletişim ağını kullanmayan off the grid adv.
(hücresel hizmet) birkaç kamusal iletişim ağına bağlı olmayan off-grid adv.
(hücresel hizmet) birkaç kamusal iletişim ağını kullanmayan off-grid adv.
Computer
hücresel telefon teknolojisi cellular telephone technology n.
(conway'in hayat oyununda) hücresel otomat blinker n.
Telecom
analog hücresel radyo haberleşme ekipmanı analogue cellular radio communications equipment n.
bir hücresel ağ içinde bir hücreden diğer hücreye geçiş handover n.
dahili hücresel arası aktarma internal handover n.
hücresel yapay sinir ağı cellular neural network n.
hücresel coğrafi hizmet alanı cellular geographical service area n.
hücresel haberleşme sistemi cellular telecommunication system n.
hücresel bant içi bastırma suppression inside cellular band n.
hücresel yayın kısa mesaj hizmeti cell broadcast short message service n.
hücresel iletişim sistemi cellular communication system n.
hücresel sinyal iletimi cellular signal transduction n.
hücresel taşıyıcı cellular carrier n.
hücresel kaset cellular cassette n.
hücresel telefon sistemleri cellular telephone systems n.
hücresel solunum cellular respiration n.
hücresel radyo şebekeleri cellular radio networks n.
hücresel telekomünikasyon şebekesi/sistemi cellular telecommunications network n.
hücresel telefon cellular telephone n.
hücresel sayısal paket verisi cellular digital packet data n.
hücresel telekomünikasyon imkanı hücresel telekomünikasyon tesisi cellular telecommunications facility n.
hücresel telekomünikasyon ve internet derneği cellular telecommunications and internet association n.
hücresel bant dışı bastırma suppression outside cellular band n.
harici hücresel arası aktarma external handover n.
mikro hücresel sayısal şebeke micro cellular digital network n.
sayısal hücresel habeleşme sistemi digital cellular telecommunications system n.
sayısal hücresel radyo haberleşme sistemleri digital cellular radio telecommunications systems n.
sayısal hücresel telefon digital cellular telephone  n.
sayısal hücresel haberleşme sistemi digital cellular telecommunications system n.
üçüncü nesil hücresel şebekeler third generation cellular networks n.
yabancı ülkede veya birincil operatör hizmetinin olmadığı bölgede seyahat ederken başka bir hücresel operatörün hizmetlerini kullanma roaming n.
kişisel sayısal hücresel personal digital cellular adj.
hücresel telefon sistemine ait mobile adj.
hücresel telefon sistemiyle ilgili mobile adj.
hücresel telefon sistemini kullanan mobile adj.
Radio
hücresel telsiz cellular radio n.
Construction
hücresel yapı cellular structure n.
Automotive
hücresel petek cellular core n.
hücresel araçla herşey arası iletişim cellular vehicle-to everything communications (c-v2x) n.
trafik ve güvenlik verimliliği için hücresel radyo düzeni system of cellular radio for traffic efficiency and safety n.
Mining
hücresel doku cellular texture n.
Medical
hücresel mekanizma cellular mechanism n.
hücresel inflamasyon cellular inflammation n.
hücresel tedavi ve rejeneratif tıp derneği cell therapy and regenerative medicine association n.
hücresel bölünmeyi ve gelişmeyi önleyen ilaçlar antineoplastics n.
hücresel alım cell uptake n.
hücresel infiltrasyon cellular inflammation n.
hücresel debris cellular debris n.
hücresel tanı cytodiagnosis n.
hücresel sinyal iletimi cellular signal transduction n.
hücresel mikrotübül cellular microtubule n.
hücresel makromoleküller cellular macromolecules n.
hücresel tedavi cell therapy n.
hücresel toksin cellular toxin n.
hücresel immünite cellular immunity n.
hücresel ve humoral immünitenin in vivo modülatörü in vivo modulator of cellular and humoral immunity n.
hücresel bağışıklık cellular immunity n.
hücresel üretim cellular production n.
hücresel tedavi cellular therapy n.
hücresel etkinleştirme yolu cellular activation pathway n.
hücresel tedavi ve rejeneratif tıp derneği cellular therapy and regenerative medicine association n.
hücresel alım cellular uptake n.
hücresel greft cellular graft n.
hücresel kalıntı cellular debris n.
hücresel immünregulatuar fonksiyon cellular immunoregulatory function n.
hücresel immunite cellular immunity n.
hücresel ve biyokimyasal süreç cellular and biochemical process n.
hücresel artık cellular debris n.
hücresel tedavi cytotherapy n.
hümoral ve hücresel immün yanıtı humoral and cellular immune response n.
ikincil hücresel hasar secondary cellular injury n.
hem fibröz hem hücresel olan fibrocellular adj.
Physiology
antikorların kullanıldığı bir protein ve hücresel bileşen tespiti yöntemi immunochemistry n.
hücresel bileşeni bulunmayan ve salgılandığı hücreye ciddi bir hasar vermeksizin dışarı atılan bir salgı üreten merocrine adj.
Pathology
hücresel patoloji celluar pathology n.
(beyin zarının hücresel infiltrasyonu sonucu ortaya çıkan) serebral menenjit choriomeningitis n.
hücresel düzeydeki semptomları inceleyen patoloji dalı cytopathology n.
bazı hücresel elementlerin kandaki eksikliği cytopenia n.
hücresel büyüme ve bölünmenin durması cytostasis n.
Biology
dokuz tane üçlü tüpten oluşan ve mitoz esnasında asterleri oluşturan iki silindirik hücresel organelden her biri centriole n.
embriyo gelişimi süresince embriyonik hücrelerin oluşturduğu ortası sıvı ile dolu hücresel yapı blastosphere n.
embriyo gelişimi süresince embriyonik hücrelerin oluşturduğu ortası sıvı ile dolu hücresel yapı blastocyst n.
hücresel sinyal iletimi cellular signal transduction n.
hücresel sistem cellular system n.
hücresel yapı tarzı cellular structure n.
hücresel nörobiyoloji cellular neurobiology n.
hücresel bölünme cellular division n.
hücresel bölünme cell division n.
hücresel hasar cellular damage n.
hücresel tanı cytodiagnosis n.
hücresel alınım cellular ingestion n.
hücresel farklılaşma cellular differentiation n.
hücresel yaşlanma cellular aging n.
hücresel içe alım cellular internalization n.
hücresel otomasyon cellular automata n.
folik aside karşıt olarak çalışan ve hücresel çoğalmayı sınırlayan bir toksik antimetabolit amethopterin n.
folik aside karşıt olarak çalışan ve hücresel çoğalmayı sınırlayan bir toksik antimetabolit methotrexate sodium n.
folik aside karşıt olarak çalışan ve hücresel çoğalmayı sınırlayan bir toksik antimetabolit methotrexate n.
hücresel yapıların bazik boyalara yatkınlığı basophilia n.
(hücresel otomat) ikinci dereceden büyüme sergileyen model breeder n.
rna genomunun dna moleküllerine kodlandığı hücresel mekanizma reverse transcription n.
(hücresel otomatlar) diğer kalıpları uyaran kalıp gun n.
hücre içindeki hücresel maddelerin ve metabolik faaliyetlerin zarlarla bölmelere ayrılması compartmentalization n.
hücre içindeki hücresel maddelerin ve metabolik faaliyetlerin zarlarla bölmelere ayrılması compartmentalisation n.
hücre içindeki hücresel maddelerin ve metabolik faaliyetlerin zarlarla bölmelere ayrılması compartmentalisation n.
hücre içindeki hücresel maddelerin ve metabolik faaliyetlerin zarlarla bölmelere ayrılması compartmentation n.
(hücresel temasta) bakterilerin tek yönlü dna transferi conjugation n.
hücre büyümesi ve bölünmesi durmuş diğer hücrelerle temas kurunca hücresel dalgalanma hareketlerinin sonlanması contact inhibition n.
vücut yapısının hücresel bileşimi cytoarchitectonics n.
vücut yapısının hücresel bileşimi cytoarchitecture n.
kalıtımla ilişkili hücresel bileşenlerde uzmanlaşmış genetikçi cytogeneticist n.
hücresel bir kontrol mekanizması feedback inhibition n.
kromozomda bulunmayıp otonom replikasyon yapabilen dna halkasından oluşan küçük bir hücresel cisimcik plasmid dna n.
birçok mantar türünde görülen uzun ve ince hücresel yapı filament n.
bağı çevreleyen hücresel doku membranı peridesmium [obsolete] n.
(hücresel otomatta) bir nesilden diğerine geçerken değişmeyen yapı still life n.
hayvan dokularına ait hücresel bileşenleri inceleyen bir biyoloji alanı stoechiology n.
hayvan dokularına ait hücresel bileşenleri inceleyen bir biyoloji alanı stoicheiology n.
hayvan dokularına ait hücresel bileşenleri inceleyen bir biyoloji alanı stoichiology n.
hücresel değişime maruz bırakmak transform v.
hücresel büyümeyi teşvik eden trophic adj.
hücresel büyüme ve çoğalmayı inhibe eden cytostatic adj.
Biochemistry
hücresel bağışıklık cellular immunity n.
normal hücresel proteinlerin anormal formları olan çeşitli enfeksiyöz protein prion n.
bir dizi hücresel olayın sonuna doğru giden downstream adj.
osmiyum tetroksite maruz kaldığında osmiyum çözeltisi nedeniyle kararan (hücresel lipoid) osmophile adj.
osmiyum tetroksite maruz kaldığında osmiyum çözeltisi nedeniyle kararan hücresel lipoidler içeren osmophile adj.
bir dizi hücresel olayın sonuna doğru downstream adv.
Botanic
hücresel cıvık mantarlar acrasiomycetes n.
hücresel cıvık mantarlar class acrasiomycetes n.
yumurta hücresinin çekirdeğinden elde edilmiş ve embriyo kesesini saran hücresel tabaka tercine n.
tamamen hücresel bir yapısı olan amphigamous adj.