halka açık - Türkisch Englisch Wörterbuch
Verlauf

halka açık



Bedeutungen von dem Begriff "halka açık" im Englisch Türkisch Wörterbuch : 11 Ergebniss(e)

Türkisch Englisch
General
halka açık accessible to the public n.
halka açık public access n.
halka açık public adj.
halka açık open to the public adj.
halka açık open to public adj.
halka açık onscreen adj.
halka açık on-screen adj.
halka açık open-door adj.
halka açık open-door adj.
halka açık public-service adj.
Telecom
halka açık public adj.

Bedeutungen, die der Begriff "halka açık" mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 195 Ergebniss(e)

Türkisch Englisch
General
italya'da halka açık meydan piazza n.
halka açık yol queen's highway n.
banyo (halka açık) bathhouse n.
halka açık seminer open public seminar n.
halka açık görüşme public audience n.
halka açık alan open public space n.
halka açık alan common n.
halka açık yüzme havuzu communal swimming pool n.
halka açık yüzme havuzu community pool n.
halka açık yüzme havuzu public swimming pool n.
halka açık yüzme havuzu public pool n.
halka açık yüzme havuzu community swimming pool n.
halka açık yerledeki hoparlör sistemi public-address system n.
(halka açık) yüzme havuzu swimming pool n.
(halka açık) yüzme havuzu natatorium n.
(halka açık) yüzme havuzu swimming bath n.
halka açık yerler public places n.
halka açık tuvaletler public lavatories n.
halka açık alanlarda insanları rahatlatmak için çalınan müzik muzak n.
halka açık tuvalet public lavatory n.
halka açık tuvalet restroom n.
halka açık tuvalet wash room n.
halka açık tuvalet toilet facility n.
halka açık tuvalet public convenience n.
halka açık tuvalet public toilet n.
halka açık tuvalet convenience n.
halka açık mahal a public place n.
halka açık yüzme havuzları public swimming pools n.
özellikle halka açık olmayan dini yerler adytum n.
halka açık telefon public phone n.
halka açık yer common n.
halka açık etkinlik public event n.
halka açık alanlarda idrarını yapma public urination n.
halka açık yol public way n.
halka açık tuvalet comfort station n.
halka açık yerel dans salonu local palais n.
halka açık tuvalet public loo n.
halka açık gösteri/kutlama triumph [obsolete] n.
(hindistan'da) halka açık toplantı sabha n.
(hindistan'da) halka açık toplantı sabha n.
(resmi ve halka açık olarak) plan bildirme unveiling n.
(resmi ve halka açık olarak) teklif sunma unveiling n.
halka açık kulübe zayat n.
köy merkezindeki halka açık arazi parçası village green [uk] n.
halka açık park lease [dialect] n.
halka açık etkinlikler whoop-de-do n.
halka açık etkinlikler whoop-de-doo n.
halka açık görüş deliverance n.
halka açık geçit road n.
halka açık olarak verilen resmi ödül commendation n.
halka açık müsabaka concours n.
taşıtların zarafet ve güzellikleri yönünden değerlendirildiği halka açık sergi ve yarışma concours délégance n.
halka açık şirketleri ve hisse fiyatlarını gösteren liste index n.
gömülmeden önce halka açık bir yerde sergilenme lying in state n.
(iskoçya ve kuzey-doğu ingiltere'de) halka açık çeşme pant n.
halka açık boğa güreşi programı corrida n.
halka açık sunum outing n.
genellikle halka açık olan ve içerisinde çocuk bahçesi gibi çeşitli imkanlar bulunan küçük park parkette [canada] n.
ortaçağ üniversitesinde halka açık konferans principium n.
halka açık yer public n.
halka açık tartışma public discussion n.
güncel tartışmalar için halka açık toplantı düzenleyen organizasyon forum n.
(tiyatro) piyesin resmi olarak gösterileceği ilk geceden önce halka açık sahnelenmesi prevue n.
halka açık forum public forum n.
halka açık bilgi surface n.
halka açık hale getirmek make public v.
halka açık hale gelmek take vent v.
gömülmeden önce halka açık bir yerde sergilenmek lie in state v.
halka açık yerde yayınlamak placard v.
yarı halka açık semipublic adj.
yari halka açık semi-public adj.
halka açık yer open to the public adj.
yari halka açık semipublic adj.
yarı halka açık semi-public adj.
bir ucu açık halka şekilli penannular adj.
halka açık olarak in public adv.
halka açık olarak publicly adv.
halka açık olarak publically adv.
halka açık bir şekilde onscreen adv.
halka açık bir şekilde on-screen adv.
gösteri mekanının halka açık kısmı foh (front-of-house) abrev.
Phrasals
halka açık satış, inceleme için önerilmek come out v.
Colloquial
halka açık yarışma cattle show n.
halka açık değerlendirme yapılan seçme cattle show n.
halka açık bir yere veya içkisiz restorana kendi içkisini getiren (kişi) brown bagger n.
gizlice birinin havuzuna/halka açık havuzlara girme pool-hopping n.
izinsiz özel/halka açık havuzlara girme pool-hopping n.
gece izinsiz özel/halka açık havuzlara girme pool-hopping n.
kapalıyken veya gece gizlice özel/halka açık havuzlara girme pool-hopping n.
halka açık forumlarda samimiymiş gibi görünüp bir ürünü destekleyerek ve tanıtarak ürün hakkında ses getirmeye çalışan, ama aslında hizmetleri karşılığında para alan gizli reklamcı shill n.
halka açık tuvalet superloo [uk] n.
Idioms
halka açık forumlarda/platformlarda görüşlerini ortaya koyan tanınmış akademisyen/aydın public intellectual n.
halka açık olarak infaz edilmek ride a horse foaled by an acorn [obsolete ] v.
halka açık olarak infaz edilmek ride a horse foaled of an acorn [obsolete] v.
halka açık olmayan bir şekilde in a smoke-filled room expr.
Trade/Economic
halka açık şirkete dönüşen bir kuruluşun bedelsiz hisse senetlerinden yararlanabilmek için çeşitli tasarruflara kısa vadeli yatırım yapan kişi carpetbagger n.
galler'de halka açık limited şirket c.c.c. (cwmni cyfyngedig cyhoeddu) n.
halka açık hisseler free float n.
halka açık şirket open corporation n.
halka açık bir anonim ortaklığın halka kapalı hale dönüşmesi going private n.
halka açık anonim şirket company of public ownership n.
halka açık şirket publicly-held company n.
halka açık şirket publicly listed company n.
halka açık menkul kıymetler piyasaları public securities markets n.
halka açık şartnameler publicly available specification n.
halka açık/borsada işlem gören fon publicly-traded fund n.
halka açık anonim ortaklık publicly-held corporation n.
halka açık şirket publicly quoted company n.
halka açık olmayan şirket non-public company n.
halka açık şirketler muhasebe gözetim kurulu public company accounting oversight board n.
halka açık olmayan şirketler non-public companies n.
halka açık bir şirketin yaptığı ikinci halka arz seasoned equity offering n.
halka açık anonim ortaklık publicly-held joint-stock company n.
halka açık limited şirket public limited company n.
halka açık bir şirketin yaptığı ikinci halka arz secondary equity offering n.
halka açık şirket publicly held company n.
halka açık şirket publicly traded company n.
halka açık ihraç public issue n.
halka açık şirket public limited company n.
halka açık şirket widely-held company n.
halka açık şirket publicly traded company n.
halka açık şirket public company n.
halka açık şirket publicly traded corporation n.
halka açık anonim şirket open joint stock company n.
halka açık hisse senedi public shares n.
halka açık olmayan fakat şirket sırlarına ulaşabilen personelin o şirket hakkında bildikleri bilgiler insider information n.
halka açık anonim şirketi public joint stock company n.
halka açık limitet şirket public limited company n.
halka açık şirket publicly held corporation n.
halka açık hisse senedi public securities n.
halka açık olmayan şirket close corporation n.
halka açık kuruluş public corporation n.
halka açık limitet şirket public company n.
market halka açık pazar overt n.
ingiliz hukukunda halka açık pazar ayrıcalığı market n.
halka açık bir şirketin iki yıllık süre içinde iflas olasılığını hesaplayan bir matematiksel formül zeta n.
toplam piyasa değeri yaklaşık 300 milyon dolar ve altında olan halka açık şirketin hisse senedi microcap n.
özel yatırımların halka açık şirketlere dönüşümünü kolaylaştıran bir tür yatırım aracı pipes n.
halka açık limited şirket plc (public limited company) n.
Law
halka açık infaz public execution n.
halka açık duruşma public trial n.
halka açık yerlerde toplumun huzurunu bozacak şekilde sarhoş olma public intoxication n.
halka açık duruşma open court n.
halka açık duruşma open trial n.
(ingiltere ve galler) halka açık kırsal alan access land n.
köpeklerin halka açık yerlerde tasmayla dolaştırılmasını gerektiren hüküm leash law n.
(kanada'da) halka açık yol queen's highway n.
saksonların açık havada halka açık toplantılar veya mahkemeler düzenlediği yüksek yer mute-hill [scotland] n.
halka açık yerlerde silah taşıma open carry n.
devlet toplantılarını halka açık hale getiren yasa open meeting law n.
Politics
halka açık işlem public trading n.
halka açık bilgi publicly available information n.
halka açık yerlerin dinamitle patlatıldığı terör eylemi dynamitism n.
halka açık parklardan sorumlu görevli park commissioner n.
devriye gezerek halka açık bir parkı koruyup denetlemesi için yerel idare tarafından tutulmuş görevli park keeper n.
Institutes
halka açık etkinlik ve eğlencelere sponsorluk yapan kurum lyceum n.
Tourism
tüm yolcuların her türlü hizmetten faydalanıp halka açık alanlara serbestçe girebildikleri ulaşım aracı one-class n.
Technical
açık halka split ring n.
halka açık bir kablosuz internet standardı hs2 (hotspot 2.0) abrev.
Computer
halka açık profil public profile n.
halka açık ağ public network n.
halka açık bağlantı public link n.
Informatics
halka açık ve merkezi olmayan bir dijital para birimi etc (ethereum classic) n.
Telecom
halka açık telefon şebekesi ptn (public telephone network) abrev.
Architecture
antik yunanistan ve roma'da halka açık müzik ve şiir dinletileri için kullanılan küçük binalar odea n.
antik yunanistan ve roma'da halka açık müzik ve şiir dinletileri için kullanılan küçük bir bina odeon n.
antik yunanistan ve roma'da halka açık müzik ve şiir dinletileri için kullanılan küçük bina odeum n.
Medical
açık kinetik halka open kinetic chain n.
Education
(ingiliz üniversitelerinde) diploma töreninden önce yapılan halka açık tören veya münazaralar vesper n.
alanında uzman bir kişinin yetenekli öğrencilere halka açık olarak veya televizyondan verdiği özel ders masterclass n.
oxford üniversitesi'nde klasikler veya matematik alanında lisans için açılmış halka açık sınav moderations n.
orta çağ üniversitelerinde yüksek lisans adaylarının öğrenme ve öğretme becerilerini sergilediği halka açık ders inception n.
History
1742'de londra'nın chelsea ilçesinde kurulan, üst tabakaya ait kimselerin buluşmaya ve gezintiye çıktığı halka açık park ranelagh gardens n.
1742'de londra'nın chelsea ilçesinde kurulan, üst tabakaya ait kimselerin buluşmaya ve gezintiye çıktığı halka açık park ranelagh n.
eski roma'da sekiz günde bir kurulan halka açık Pazar nundine n.
suçluların halka açık olarak bağlanıp kırbaçlandığı direk whipping post n.
(antik yunan'da) halka açık etkinlik panegyris [obsolete] n.
(antik yunan'da) halka açık etkinlik panegyry n.
eski roma'da halka açık şekilde kurulan pazarlara ait veya ilgili nundinal adj.
Religious
halka açık yerlerde veya yabancı erkeklerin yanında yüzünü ve ellerini kapatan dini vecibelerini yerine getiren Müslüman kadın niqaabi n.
halka açık vedik ve puranik törenlerle karakterize bir şaktizm mezhebine ait veya ilgili right-hand adj.
Geography
güney ingiltere'de halka açık park alanı olarak kullanılan ormanlık bir bölge new forest n.
Military
halka açık olan istihbarat bilgisi open-source intelligence n.
Sport
halka açık yolda yapılan yüksek hızlı motosiklet yarışı burnup n.
Theatre
halka açık performans içeren bir sanata ait veya ilgili performing adj.
Archaic
eskiden nikahların halka açık olarak kiliselerde kıyıldığı, epifani yortusu ile kül çarşambası arasındaki dönem opetide [uk] n.
halka açık toplantı conversation n.
halka açık tartışma conversation n.
Ornithology
kuzey ve orta amerika'ya özgü olup gagasının üzerinde açık renkli halka bulunan bir ördek ring-necked duck n.
kuzey ve orta amerika'ya özgü olup gagasının üzerinde açık renkli halka bulunan bir ördek ring-bill n.
kuzey ve orta amerika'ya özgü olup gagasının üzerinde açık renkli halka bulunan bir ördek aythya collaris n.
Slang
halka açık yerlerde maske takmayan tip maskhole n.
kişinin seks partneri bulmak için gittiği halka açık mekan meat rack n.
British Slang
halka açık mekanlarda gizlice sevişenleri izlemekten zevk alma piking n.
Star Wars
açık halka filosu open circle fleet n.