Verlauf

her şeye rağmen

Bedeutungen von dem Begriff "her şeye rağmen" im Englisch Türkisch Wörterbuch : 18 Ergebniss(e)

	Kategorie	Türkisch	Englisch
General
1	General	her şeye rağmen	for all that adv.
2	General	her şeye rağmen	regardless adv.
3	General	her şeye rağmen	nonetheless adv.
4	General	her şeye rağmen	after all adv.
5	General	her şeye rağmen	in spite of the low chances adv.
6	General	her şeye rağmen	altogether adv.
7	General	her şeye rağmen	despite everything adv.
8	General	her şeye rağmen	anyhow adv.
9	General	her şeye rağmen	no matter adv.
10	General	her şeye rağmen	irrespective adv.
11	General	her şeye rağmen	regardless of prep.
Phrases
12	Phrases	her şeye rağmen	in spite of everything expr.
Colloquial
13	Colloquial	her şeye rağmen	(but) still and all expr.
14	Colloquial	her şeye rağmen	against the chances expr.
Idioms
15	Idioms	her şeye rağmen	against all odds expr.
16	Idioms	her şeye rağmen	against all the odds expr.
Speaking
17	Speaking	her şeye rağmen	for all that I know expr.
Technical
18	Technical	her şeye rağmen	altogether expr.

Bedeutungen, die der Begriff "her şeye rağmen" mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 22 Ergebniss(e)

	Kategorie	Türkisch	Englisch
General
1	General	her şeye rağmen ümitli olmak	hope against hope v.
2	General	her şeye rağmen başarmak	stagger v.
3	General	her şeye rağmen dışarı çıktık.	regardless adv.
Phrasals
4	Phrasals	her şeye rağmen devam etmek	go through v.
5	Phrasals	her şeye rağmen sürdürmek	go through v.
6	Phrasals	her şeye rağmen devam etmek	go forward v.
7	Phrasals	her şeye rağmen devam etmek	press forward v.
8	Phrasals	her şeye rağmen devam etmek	push forward v.
9	Phrasals	her şeye rağmen devam etmek	push forward v.
10	Phrasals	her şeye rağmen dediğini yapmak	go through v.
11	Phrasals	her şeye rağmen sözünden/planından dönmemek	go through v.
12	Phrasals	her şeye rağmen devam etmek/ettirmek	press onward v.
13	Phrasals	her şeye rağmen (bir şeye) devam etmek	go forward with v.
14	Phrasals	(bir şeyi) her şeye rağmen sürdürmek/tamamlamak/yürütmek	go through with (something) v.
Phrases
15	Phrases	her şeye rağmen gülümse	smile whatever happens n.
Colloquial
16	Colloquial	her şeye rağmen katlanmak	wear (it) v.
Idioms
17	Idioms	her şeye rağmen ümitli olmak	hope against hope v.
18	Idioms	her şeye rağmen ümitli olmak	hope against all hope v.
19	Idioms	her şeye rağmen devam etmek	take a licking and keep on ticking v.
20	Idioms	her şeye rağmen yıkılmamış/vazgeçmemiş/boyun eğmemiş	bloody but unbowed adj.
21	Idioms	her şeye rağmen taviz verilmeyecek şey	hill to die on expr.
Archaic
22	Archaic	her şeye rağmen ümitli olmak	wish v.