Verlauf

içinden çıkılmaz

Bedeutungen von dem Begriff "içinden çıkılmaz" im Englisch Türkisch Wörterbuch : 5 Ergebniss(e)

	Kategorie	Türkisch	Englisch
General
1	General	içinden çıkılmaz	messy adj.
2	General	içinden çıkılmaz	inexplicable [obsolete] adj.
Idioms
3	Idioms	içinden çıkılmaz	black on black adj.
4	Idioms	içinden çıkılmaz	gordian adj.
Technical
5	Technical	içinden çıkılmaz	inextricable adj.

Bedeutungen, die der Begriff "içinden çıkılmaz" mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 49 Ergebniss(e)

	Kategorie	Türkisch	Englisch
General
1	General	içinden çıkılmaz durum	impasse n.
2	General	içinden çıkılmaz hale getirme	tangling n.
3	General	içinden çıkılmaz hale getiren kişi	tangler n.
4	General	içinden çıkılmaz durum	labyrinth n.
5	General	içinden çıkılmaz iş	jigsaw puzzle n.
6	General	içinden çıkılmaz durum	rattrap n.
7	General	içinden çıkılmaz hal	tangle n.
8	General	içinden çıkılmaz durum	tangle n.
9	General	içinden çıkılmaz durum	mare’s-nest n.
10	General	içinden çıkılmaz durum	mare's nest n.
11	General	içinden çıkılmaz durum	mares-nest n.
12	General	içinden çıkılmaz duruma düşürme	impalement n.
13	General	içinden çıkılmaz olma	inextricableness n.
14	General	içinden çıkılmaz durum	doghouse n.
15	General	içinden çıkılmaz hale getirmek	becloud v.
16	General	içinden çıkılmaz hale getirmek	tangle v.
17	General	içinden çıkılmaz hale getirmek	make it worse v.
18	General	içinden çıkılmaz hale getirmek	cock up v.
19	General	içinden çıkılmaz hale getirmek	complicate v.
20	General	içinden çıkılmaz durumlara düşmekten kaçmak	run for cover v.
21	General	içinden çıkılmaz hale getirmek	obnubilate v.
22	General	içinden çıkılmaz hale getirmek	rarify v.
23	General	içinden çıkılmaz bir hal almak	tangle v.
24	General	içinden çıkılmaz bir durumda olmak	be at a stand v.
25	General	içinden çıkılmaz hale getirmek	embroil v.
26	General	içinden çıkılmaz bir halde	intricate adj.
27	General	içinden çıkılmaz halde	tanglingly adv.
Phrases
28	Phrases	durum içinden çıkılmaz hale geldiğinde	when the balloon goes up expr.
29	Phrases	durum içinden çıkılmaz hale geldiğinde/gelmeden	before the balloon goes up expr.
Colloquial
30	Colloquial	içinden çıkılmaz durumların tamamı	omnishambles n.
31	Colloquial	içinden çıkılmaz durum	hairball n.
32	Colloquial	içinden çıkılmaz bir hal almış	goofed up adj.
33	Colloquial	içinden çıkılmaz bir hal almış	goofed adj.
Idioms
34	Idioms	içinden çıkılmaz/karışık durum	a mare's nest n.
35	Idioms	durumu içinden çıkılmaz bir hale sokmak	pile pelion on ossa v.
36	Idioms	durumu içinden çıkılmaz bir hale sokmak	heap pelion on ossa v.
37	Idioms	içinden çıkılmaz duruma/belaya düşmek	get one's nuts in a vice v.
38	Idioms	içinden çıkılmaz hale sokmak	get something into a mess v.
39	Idioms	(sorun) içinden çıkılmaz bir hal almak	get on top of someone v.
40	Idioms	(birini/bir şeyi) içinden çıkılmaz bir duruma sokmak/hale getirmek	bring (someone or something) to a dead end v.
41	Idioms	bir şeyi içinden çıkılmaz bir duruma sokmak/hale getirmek	bring something to a dead end v.
42	Idioms	(sorun) içinden çıkılmaz bir hal almak	get on top of (one) v.
43	Idioms	durumu içinden çıkılmaz bir hale sokmak	be heaping pelion on ossa v.
44	Idioms	durumu içinden çıkılmaz bir hale sokmak	be heaping pelion upon ossa v.
45	Idioms	içinden çıkılmaz biçimde karışmış	bound up in adj.
46	Idioms	içinden çıkılmaz durum	behind the eight ball expr.
Technical
47	Technical	içinden çıkılmaz biçimde	inextricably n.
Slang
48	Slang	içinden çıkılmaz durum	skull-buster n.
49	Slang	içinden çıkılmaz hale sokmak	make a hash of v.