kılavuzluk - Türkisch Englisch Wörterbuch
Verlauf

kılavuzluk



Bedeutungen von dem Begriff "kılavuzluk" im Englisch Türkisch Wörterbuch : 13 Ergebniss(e)

Türkisch Englisch
Common Usage
kılavuzluk guidance n.
General
kılavuzluk lead n.
kılavuzluk leading n.
kılavuzluk guiding n.
kılavuzluk lead n.
kılavuzluk lead n.
kılavuzluk egis n.
kılavuzluk helmage n.
Trade/Economic
kılavuzluk pilotage n.
kılavuzluk guidage n.
Technical
kılavuzluk pilotage n.
kılavuzluk guidance n.
Marine
kılavuzluk pilotage n.

Bedeutungen, die der Begriff "kılavuzluk" mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 49 Ergebniss(e)

Türkisch Englisch
Common Usage
kılavuzluk eden leading adj.
General
kendine kılavuzluk eden öğrenme araçları self-guided learning tools n.
mavi kuşların aktivelerine kılavuzluk eden kadın leader n.
kılavuzluk işlevi olan şey guidepost n.
kılavuzluk eden kimse schoolmaster n.
kendine kılavuzluk etme self-direction n.
kılavuzluk etmek pilot v.
kılavuzluk etmek conduct v.
kılavuzluk etmek lead the way v.
kılavuzluk etmek guide v.
kılavuzluk etmek take the lead v.
kılavuzluk etmek provide guidance v.
kılavuzluk etmek wise v.
kılavuzluk etmek convey [obsolete] v.
mahmuz veya üvendire ile kılavuzluk etmek prick v.
amaçtan, önderlikten veya kılavuzluk edecek herhangi bir şeyden yoksun rudderless adj.
kılavuzluk eden precipient adj.
Phrasals
(bir yere) kılavuzluk/pilotluk etmek pilot someone or something through (something) v.
(bir yere) kılavuzluk/pilotluk etmek pilot something in v.
(bir yere) kılavuzluk/pilotluk etmek pilot something into something v.
(bir şeye bir yere/bir şeye kadar/doğru) kılavuzluk/pilotluk/kaptanlık etmek pilot (something) in(to something or some place) v.
(bir şeye bir yerden/bir şeyden dışarı doğru) kılavuzluk/pilotluk/kaptanlık etmek pilot (something) out (of something or some place) v.
(bir şeye bir yer/bir şey boyunca) kılavuzluk/pilotluk/kaptanlık etmek pilot (something) through (something or some place) v.
-e (doğru) kılavuzluk/pilotluk/kaptanlık etmek pilot into v.
-den dışarı doğru kılavuzluk/pilotluk/kaptanlık etmek pilot out of v.
boyunca kılavuzluk/pilotluk/kaptanlık etmek pilot through v.
Idioms
körün köre kılavuzluk etmesi case of the blind leading the blind n.
kılavuzluk yapmak take the lead v.
yanlış yönde kılavuzluk etmek lead astray v.
Trade/Economic
kılavuzluk ücreti guidage n.
kılavuzluk ücreti pilotage dues n.
kılavuzluk etmek guide v.
Politics
kılavuzluk etme guiding n.
Industry
haddelerden geçerken ısıtılan çelik çubuğa kılavuzluk yapan şey rougher n.
haddelerden geçerken ısıtılan çelik çubuğa kılavuzluk yapan şey bulldogger n.
Technical
kılavuzluk ücreti pilotage n.
uçağa ışıkla kılavuzluk etmek beacon v.
Mechanic
hareketli makine parçasına kılavuzluk eden uzunlamasına yüzey çizgisi ways n.
Aeronautic
burun içeri hangara çekme görsel kılavuzluk sistemi visual nose-in docking guidance system n.
uçak yer kılavuzluk hizmetleri aircraft marshalling services n.
uçaklara kılavuzluk eden büyük kule pylon n.
konumu değerlendirmeye ve uçağa kılavuzluk etmeye yardımcı olması için doğrudan uçaktan yapılan yüzey gözlemi contact n.
uçak pilotuna iniş sırasında kılavuzluk etmesi için ışıklarla belirlenmiş uçuş pisti hatları flare path n.
Marine
kılavuzluk ücreti pilotage fee n.
kılavuzluk ücreti pilotage dues n.
kılavuzluk ücreti pilotage n.
siste takip eden taşıtlara kılavuzluk yapması için bir gemi tarafından çekilen şamandıra veya direk sea pig n.
gemiye kılavuzluk etmek pilot v.
Religious
magi'nin beytüllahim'deki bebek isa'ya ulaşmasına kılavuzluk eden yıldız star of bethlehem n.