Englisch | Türkisch | |
---|---|---|
General | ||
General | let someone down v. | hüsrana uğratmak |
Phrasals | ||
Phrasals | let someone down v. | birini yüzüstü bırakmak |
Idioms | ||
Idioms | let someone down v. | birini hayal kırıklığına uğratmak |
Englisch | Türkisch | |
---|---|---|
General | ||
General | let someone down gently v. | birini yavaş yavaş alıştırarak hayal kırıklığına uğratmak |
Colloquial | ||
Colloquial | let someone all down v. | birini yüzüstü bırakmak |
Colloquial | don't let (someone or something) get you down expr. | (birinin veya bir şeyin) seni üzmesine izin verme |
Colloquial | don't let (someone or something) get you down expr. | (birinin veya bir şeyin) canını sıkmasına izin verme |
Colloquial | don't let (someone or something) get you down expr. | (birinin veya bir şeyin) moralini bozmasına izin verme |
Colloquial | don't let (someone or something) get you down expr. | kendini çok üzme |
Colloquial | don't let (someone or something) get you down expr. | kendini çok yıpratma |
Colloquial | don't let (someone or something) get you down expr. | kafana takma |
Speaking | ||
Speaking | don't let someone or something get you down expr. | birinin/bir şeyin canını sıkmasına/moralini bozmasına izin verme |