Verlauf

muhteşem

Bedeutungen von dem Begriff "muhteşem" im Englisch Türkisch Wörterbuch : 144 Ergebniss(e)

	Kategorie	Türkisch	Englisch
Common Usage
1	Common Usage	muhteşem	magnificent adj.
2	Common Usage	muhteşem	splendid adj.
3	Common Usage	muhteşem	spectacular adj.
4	Common Usage	muhteşem	gorgeous adj.
5	Common Usage	muhteşem	brilliant adj.
General
6	General	muhteşem	wow n.
7	General	muhteşem	stately adj.
8	General	muhteşem	glorious adj.
9	General	muhteşem	august adj.
10	General	muhteşem	solemn adj.
11	General	muhteşem	proud adj.
12	General	muhteşem	grandiose adj.
13	General	muhteşem	great adj.
14	General	muhteşem	high adj.
15	General	muhteşem	kingly adj.
16	General	muhteşem	noble adj.
17	General	muhteşem	palatial adj.
18	General	muhteşem	regal adj.
19	General	muhteşem	refulgent adj.
20	General	muhteşem	imposing adj.
21	General	muhteşem	resplendent adj.
22	General	muhteşem	royal adj.
23	General	muhteşem	sumptuous adj.
24	General	muhteşem	magnific adj.
25	General	muhteşem	imperial adj.
26	General	muhteşem	superb adj.
27	General	muhteşem	palmy adj.
28	General	muhteşem	spellbinding adj.
29	General	muhteşem	stupendous adj.
30	General	muhteşem	majestic adj.
31	General	muhteşem	corking adj.
32	General	muhteşem	magnifical adj.
33	General	muhteşem	bright adj.
34	General	muhteşem	grand adj.
35	General	muhteşem	lordly adj.
36	General	muhteşem	slashing adj.
37	General	muhteşem	powerful adj.
38	General	muhteşem	olympian adj.
39	General	muhteşem	terrifical adj.
40	General	muhteşem	regious adj.
41	General	muhteşem	pompous adj.
42	General	muhteşem	smashing adj.
43	General	muhteşem	exquisite adj.
44	General	muhteşem	amazing adj.
45	General	muhteşem	glamorous adj.
46	General	muhteşem	triumphant [obsolete] adj.
47	General	muhteşem	awing adj.
48	General	muhteşem	awsome adj.
49	General	muhteşem	bakgat adj.
50	General	muhteşem	larger-than-life adj.
51	General	muhteşem	larger than life adj.
52	General	muhteşem	excellent adj.
53	General	muhteşem	estatlich adj.
54	General	muhteşem	excelsior adj.
55	General	muhteşem	majestatic [obsolete] adj.
56	General	muhteşem	valiant adj.
57	General	muhteşem	quare adj.
58	General	muhteşem	brilliant adj.
59	General	muhteşem	lustrous adj.
60	General	muhteşem	highborn adj.
61	General	muhteşem	gangbuster adj.
62	General	muhteşem	dad adj.
63	General	muhteşem	illustrate [obsolete] adj.
64	General	muhteşem	crashing adj.
65	General	muhteşem	dreadful adj.
66	General	muhteşem	dazzling adj.
67	General	muhteşem	fine adj.
68	General	muhteşem	phantastic adj.
69	General	muhteşem	phantastical adj.
70	General	muhteşem	solempne adj.
71	General	muhteşem	bodacious adj.
72	General	muhteşem	luxuriant adj.
73	General	muhteşem	mega adj.
74	General	muhteşem	superbly adv.
Phrases
75	Phrases	muhteşem	the berries expr.
76	Phrases	muhteşem	it's the berries expr.
Colloquial
77	Colloquial	muhteşem	living end n.
78	Colloquial	muhteşem	crack n.
79	Colloquial	muhteşem	slamming adj.
80	Colloquial	muhteşem	bonny adj.
81	Colloquial	muhteşem	cracking adj.
82	Colloquial	muhteşem	bonnie adj.
83	Colloquial	muhteşem	cosmic adj.
84	Colloquial	muhteşem	killer-diller adj.
85	Colloquial	muhteşem	whale on adj.
86	Colloquial	muhteşem	narly adj.
87	Colloquial	muhteşem	kickin’ adj.
88	Colloquial	muhteşem	kicken adj.
89	Colloquial	muhteşem	brutal adj.
90	Colloquial	muhteşem	chillin' adj.
91	Colloquial	muhteşem	hard-core adj.
92	Colloquial	muhteşem	kickin adj.
93	Colloquial	muhteşem	stokin' adj.
94	Colloquial	muhteşem	wicky adj.
95	Colloquial	muhteşem	pearler [australia] adj.
96	Colloquial	muhteşem	perfecto adj.
97	Colloquial	muhteşem	superterrific adj.
98	Colloquial	muhteşem	cool beans interj.
99	Colloquial	muhteşem	cool beans! interj.
100	Colloquial	muhteşem	cool bananas! interj.
101	Colloquial	muhteşem	god tier expr.
102	Colloquial	muhteşem	deathly expr.
103	Colloquial	muhteşem	the glassy [australia] expr.
Idioms
104	Idioms	muhteşem	a mean (something) adj.
105	Idioms	muhteşem	mean adj.
106	Idioms	muhteşem	right royal adj.
107	Idioms	muhteşem	a mean something adv.
108	Idioms	muhteşem	it's to die expr.
109	Idioms	muhteşem	bowl of cherries expr.
110	Idioms	muhteşem	it's to die for expr.
111	Idioms	muhteşem	it's boss expr.
112	Idioms	muhteşem	that's boss expr.
Social Sciences
113	Social Sciences	muhteşem	gangbusting adj.
Literature
114	Literature	muhteşem	cymophanous adj.
Mythology
115	Mythology	muhteşem	junoesque adj.
Archaic
116	Archaic	muhteşem	rial [scotland] adj.
Slang
117	Slang	muhteşem	a lulu n.
118	Slang	muhteşem	the bomb n.
119	Slang	muhteşem	radical adj.
120	Slang	muhteşem	slick adj.
121	Slang	muhteşem	rad adj.
122	Slang	muhteşem	killer adj.
123	Slang	muhteşem	hoot adj.
124	Slang	muhteşem	fire adj.
125	Slang	muhteşem	froody adj.
126	Slang	muhteşem	bangin' adj.
127	Slang	muhteşem	gnarly [us] adj.
128	Slang	muhteşem	hotsy-totsy adj.
129	Slang	muhteşem	jammed adj.
130	Slang	muhteşem	lit adj.
131	Slang	muhteşem	pure fucking magic adj.
132	Slang	muhteşem	pfm (pure fucking magic) adj.
133	Slang	muhteşem	ripping adj.
134	Slang	muhteşem	heavy adj.
135	Slang	muhteşem	gorge [uk] adj.
136	Slang	muhteşem	smokin' adj.
137	Slang	muhteşem	swellegant adj.
138	Slang	muhteşem	swellelegant [dated] adj.
139	Slang	muhteşem	dope adj.
140	Slang	muhteşem	a lulu expr.
141	Slang	muhteşem	off the hizzy expr.
142	Slang	muhteşem	to die for expr.
143	Slang	muhteşem	far out expr.
Modern Slang
144	Modern Slang	muhteşem	acellent adj.

Bedeutungen, die der Begriff "muhteşem" mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 94 Ergebniss(e)

	Kategorie	Türkisch	Englisch
General
1	General	büyük ve muhteşem yapı	pile n.
2	General	muhteşem yıldız	giant star n.
3	General	muhteşem şey	imperial n.
4	General	muhteşem ikili	the great duo n.
5	General	muhteşem zafer	splendid victory n.
6	General	muhteşem resimler	fantastic pictures n.
7	General	muhteşem/göz alıcı estetik	spectacular aesthetic n.
8	General	muhteşem fiyasko	epic fail n.
9	General	muhteşem yer	wonderful place n.
10	General	muhteşem yüzyıl	the magnificent century n.
11	General	muhteşem güzellik	magnificent beauty n.
12	General	(turistik bir yere giden) muhteşem manzaralı yol	scenic route n.
13	General	(turistik bir yere giden) muhteşem manzaralı yol	tourist road n.
14	General	(turistik bir yere giden) muhteşem manzaralı yol	tourist route n.
15	General	(turistik bir yere giden) muhteşem manzaralı yol	tourist drive n.
16	General	(turistik bir yere giden) muhteşem manzaralı yol	holiday route n.
17	General	(turistik bir yere giden) muhteşem manzaralı yol	theme route n.
18	General	(turistik bir yere giden) muhteşem manzaralı yol	scenic byway n.
19	General	(turistik bir yere giden) muhteşem manzaralı yol	scenic drive n.
20	General	dünya harikaları arasına girebilecek kadar muhteşem olduğu düşünülen şey	the eighth wonder of the world n.
21	General	muhteşem özellik	excellency n.
22	General	muhteşem olma	majesticalness n.
23	General	muhteşem olma	majesticness n.
24	General	muhteşem veya olağandışı bir güzelliğin bulunduğu yer	wonderland n.
25	General	muhteşem veya olağandışı manzara	wonderland n.
26	General	muhteşem başarı	wow n.
27	General	muhteşem çocuk	boy wonder n.
28	General	muhteşem şey	ferly n.
29	General	muhteşem dizilim	panoply n.
30	General	muhteşem dedektif	supersleuth n.
31	General	muhteşem şey	superspectacle n.
32	General	muhteşem olay	wow n.
33	General	hayatının en iyi/güzel/muhteşem vs. gösterisini yapmak	put on a performance of a lifetime v.
34	General	muhteşem olmayan	nonspectacular adj.
35	General	aşırı muhteşem	ultraglamorous adj.
36	General	muhteşem olmayan	unbrilliant adj.
37	General	tasarım, işlev veya uygulama açısından şaşırtıcı derecede muhteşem olan	wizardly adj.
38	General	(şiirde) muhteşem	gay [obsolete] adj.
39	General	muhteşem bir şekilde	spellbindingly adv.
40	General	muhteşem bir fiyata	at a fabulous price adv.
41	General	muhteşem bir şekilde	gorgeously adv.
42	General	muhteşem bir şekilde	magnificently adv.
43	General	muhteşem bir şekilde	splendidly adv.
44	General	muhteşem bir şekilde	resplendently adv.
45	General	muhteşem bir şekilde	nobly adv.
46	General	muhteşem bir şekilde	royally adv.
47	General	muhteşem bir şekilde	fine adv.
Phrases
48	Phrases	kesinlikle muhteşem	absolutely amazing expr.
Colloquial
49	Colloquial	muhteşem şov	kick-ass show n.
50	Colloquial	muhteşem ikili	dynamic duo n.
51	Colloquial	muhteşem biri/şey	killer-diller n.
52	Colloquial	harika/muhteşem bir biçimde sonlandırmak	go out with a bang v.
53	Colloquial	kendini muhteşem hissetmek	feel high v.
54	Colloquial	muhteşem olmak	be the bomb v.
55	Colloquial	muhteşem ötesi	spectacular adj.
56	Colloquial	muhteşem ötesi	awesome adj.
57	Colloquial	muhteşem/çok iyi	ducky adj.
58	Colloquial	muhteşem ötesi/süper ötesi (bir şey veya kişi)	a hell of a someone or something adv.
59	Colloquial	muhteşem ötesi/süper ötesi (bir şey veya kişi)	a helluva someone or something adv.
60	Colloquial	muhteşem görünüyorsun	you look like a million expr.
61	Colloquial	muhteşem ötesi/süper ötesi (bir kişi/bir şey)	hell of a (person or thing) expr.
62	Colloquial	muhteşem!	bonus! exclam.
Idioms
63	Idioms	muhteşem olmak	be larger than life v.
64	Idioms	muhteşem olmak	be the bee's knees v.
65	Idioms	muhteşem olmak	be the cat's whiskers v.
66	Idioms	muhteşem bir	a peach of a (something) adj.
67	Idioms	en muhteşem düzeyde	to a fare-thee-well expr.
68	Idioms	muhteşem bir …	a peach of a … expr.
69	Idioms	muhteşem bir gün olacak	that'll be the day! expr.
Speaking
70	Speaking	muhteşem olacak	it will be great expr.
71	Speaking	muhteşem bir örnek önümüzde duruyor	a great example stands in front of us expr.
72	Speaking	muhteşem görünüyorsun	you look stunning expr.
Computer
73	Computer	ne muhteşem bir gece	oh, holy night expr.
History
74	History	muhteşem devrim sonrasında william ile mary’ye ve haleflerine sadakat yemini etmeyi reddeden anglikan din adamı	nonjuror n.
75	History	muhteşem devrim sonrasında william ile mary’ye ve haleflerine sadakat yemini etmeyi reddeden anglikan din adamları	nonjurors n.
76	History	muhteşem süleyman	suleyman the magnificent n.
77	History	muhteşem süleyman	suleiman the magnificent n.
78	History	muhteşem devrim	english revolution n.
Religious
79	Religious	muhteşem devrim sonrasında sadakat yeminini reddeden anglikan din adamlarının bir kısmı	usager n.
Art
80	Art	latin edebiyatında muhteşem klasik dönem	golden age n.
Music
81	Music	handel'in muhteşem orkestra süiti	water music n.
82	Music	(popüler müzik) muhteşem	solid adj.
Slang
83	Slang	muhteşem şey	butt-kicker n.
84	Slang	muhteşem, müthiş şey	butt-kicker n.
85	Slang	muhteşem, müthiş şey	ass-kicker n.
86	Slang	muhteşem gösteri	a kick-ass show n.
87	Slang	muhteşem olacak	it will be a blast n.
88	Slang	muhteşem olmak	rock v.
89	Slang	yıkılmak (muhteşem olmak anlamında)	kick v.
90	Slang	(bir şey) harika/muhteşem	(something) is wicked expr.
91	Slang	(gerçekten) muhteşem	(totally) tubular [cliché] expr.
Modern Slang
92	Modern Slang	muhteşem ötesi	acemazing adj.
93	Modern Slang	muhteşem ötesi	amazingly gorgeous adj.
94	Modern Slang	muhteşem ötesi	amazingly great adj.