ortada olan - Türkisch Englisch Wörterbuch
Verlauf

ortada olan



Bedeutungen von dem Begriff "ortada olan" im Englisch Türkisch Wörterbuch : 4 Ergebniss(e)

Türkisch Englisch
General
ortada olan medial adj.
ortada olan mediate adj.
ortada olan overt adj.
Archaic
ortada olan bright adj.

Bedeutungen, die der Begriff "ortada olan" mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 23 Ergebniss(e)

Türkisch Englisch
General
apaçık ortada olan gerçek truism n.
apaçık ortada olan bodacious [dialect] adj.
diş etleri ortada olan gummy adj.
gün gibi ortada olan overobvious adj.
ortada yer alan üçüncü gözü olan cyclopean adj.
ortada yer alan üçüncü gözü olan cyclopian adj.
ortada yer alan üçüncü gözü olan cyclopic adj.
ayan beyan ortada olan superevident adj.
Idioms
apaçık ortada olan delil a smoking gun n.
apaçık ortada olan delil a smoking pistol n.
apaçık ortada olan ama görmezden gelinen/üstü kapatılan durum (the) elephant in the corner n.
apaçık ortada olan ama görmezden gelinen/üstü kapatılan durum the elephant in the corner n.
açıkça ortada olan cevap answer on a postcard n.
apaçık ortada olan delil a smoking gun n.
apaçık ortada olan delil the smoking gun n.
her şeyi ortada olan kimse an open book n.
her şeyi ortada olan kimse/şey (like an) open book n.
her şeyi ortada olan kimse an open book n.
her şeyi ortada olan kimse/şey (like an) open book n.
her şeyi ortada olan he/she is (like an) an open book expr.
her şeyi ortada olan he/she is (like an) an open book expr.
Anatomy
(simfizi oluşturan bölümler) ortada olan symphyseal adj.
Bookbindery
bölümlerinin iç taraftan ip veya tel zımbalarla birbirine dikilmesi ve ortada sabitlenmesi şeklinde ciltlenmiş olan (baskı) saddle-stitched adj.