Türkisch | Englisch | |
---|---|---|
General | ||
General | sıkacak | juicer n. |
General | sıkacak | reamer n. |
General | sıkacak | squeezing machine n. |
General | sıkacak | squeezer n. |
General | sıkacak | press n. |
General | sıkacak | juice reamer n. |
Türkisch | Englisch | |
---|---|---|
General | ||
General | sıkacak kadar uzun olma | lengthiness n. |
General | sıkacak kadar uzun | lengthy adj. |
Idioms | ||
Idioms | bilerek/haince birinin canını sıkacak bir şey yapmak | spit in the eye of someone v. |
Idioms | ileride canını sıkacak bir şey yapmak | make a rod for your own back [uk] v. |
Technical | ||
Technical | sıkacak kullanan kimse | squeezer n. |