Türkisch | Englisch | |
---|---|---|
Common Usage | ||
Common Usage | su yüzüne çıkarmak | reveal v. |
General | ||
General | su yüzüne çıkarmak | uncover v. |
General | su yüzüne çıkarmak | unveil v. |
General | su yüzüne çıkarmak | shed light v. |
General | su yüzüne çıkarmak | bring out v. |
General | su yüzüne çıkarmak | unhele [obsolete] v. |
General | su yüzüne çıkarmak | develop [obsolete] v. |
General | su yüzüne çıkarmak | unmask v. |
Phrasals | ||
Phrasals | su yüzüne çıkarmak | dig up v. |
Colloquial | ||
Colloquial | su yüzüne çıkarmak | lay on v. |
Türkisch | Englisch | |
---|---|---|
General | ||
General | uzun süredir saklı kalmış sırları su yüzüne çıkarmak | unearth the long-buried secrets v. |
Phrasals | ||
Phrasals | hoş olmayan/üzücü bir konuyu tekrar su yüzüne çıkarmak/açmak/hatırlatmak | dredge up v. |
Idioms | ||
Idioms | (bir şeyi) su yüzüne çıkarmak | lift the veil (on something) v. |