taken in - Türkisch Englisch Wörterbuch

taken in

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau

Bedeutungen, die der Begriff "taken in" mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 39 Ergebniss(e)

Englisch Türkisch
General
be taken in v. aldanmak
You were taken in by her.
Onun tarafından aldatıldın.

More Sentences
be taken in v. kandırılmak
I don’t want to be taken in.
Kandırılmak istemiyorum.

More Sentences
be taken in v. tongaya basmak
be taken in v. keleğe gelmek
be taken in v. dolaba girmek
be taken in by v. aldanmak
lose one's life in the hospital he/she was taken v. kaldırıldığı hastanede yaşamanı yitirmek
die in the hospital where he/she was taken v. kaldırıldığı hastanede hayatını kaybetmek
die in the hospital where he/she was taken v. kaldırıldığı hastanede yaşamını yitirmek
have something taken in v. elbise daraltmak
have something taken in v. elbiseyi daraltmak
be taken in the manner v. suçüstü yakalanmak
Phrases
taken in its entirety expr. bütünüyle ele alındığında
Idioms
be taken in by (someone) v. (biri tarafından) kandırılmak/aldatılmak
be taken in by (someone) v. (birinin/bir şeyin) oyununa gelmek
be taken in by (someone) v. (birine/bir şeye) kanmak/inanmak
be taken in by (someone) v. (biri tarafından) eve/barınağa alınmak
be taken in by (someone) v. (biri tarafından) bakılmak/büyütülmek
be taken in by (someone) v. (biri tarafından)yetiştirilmek/yanına alınmak
be taken in by (someone) v. evlatlık olarak alınmak
get taken in (by someone or something) v. (biri tarafından) kandırılmak/aldatılmak
get taken in (by someone or something) v. (birinin/bir şeyin) oyununa gelmek
get taken in (by someone or something) v. (birine/bir şeye) kanmak/inanmak
get taken in (by someone or something) v. (biri tarafından) eve/barınağa alınmak
get taken in (by someone or something) v. (biri tarafından) bakılmak/büyütülmek
get taken in (by someone or something) v. (biri tarafından)yetiştirilmek/yanına alınmak
get taken in (by someone or something) v. evlatlık olarak alınmak
Technical
actions to be taken in the event of fire n. yangın durumunda yapılacaklar
actions to be taken in the event of fire n. yangın durumunda yapılması gerekenler
Automotive
measures to be taken against the emission of gaseous pollutants from diesel engines for use in vehicles n. araçlarda kullanılan sıkıştırma ateşlemeli motorlardan çıkan gaz ve partikül kirleticilerin emisyonlarına karşı alınacak tedbirler
measures to be taken against the emission of pollutants from diesel engines for use in vehicles n. motorlu araçlarda kullanılan dizel motorlardan çıkan kirletici emisyonlara karşı alınan önlemler
Medical
drugs taken in the first trimester n. gebeliğin ilk üç ayında alınan ilaçlar
medicines taken in the first trimester n. gebeliğin ilk üç ayında alınan ilaçlar
medicines taken in the first trimester n. hamileliğin ilk üç ayında alınan ilaçlar
drugs taken in the first trimester n. hamileliğin ilk üç ayında alınan ilaçlar
taken in toxic doses adj. toksik dozlarda alınan
Agriculture
measures to be taken against the emission of pollutants from diesel engines for use in wheeled agricultural or forestry tractors n. tarım veya orman traktörlerinde kullanılan dizel motorlardan çıkan kirletici emisyonlara karşı alınacak tedbirler
Slang
be taken in v. katakulliye gelmek
be taken in v. katakulliye getirilmek