Verlauf

takviye etmek

Bedeutungen von dem Begriff "takviye etmek" im Englisch Türkisch Wörterbuch : 28 Ergebniss(e)

	Kategorie	Türkisch	Englisch
Common Usage
1	Common Usage	takviye etmek	consolidate v.
2	Common Usage	takviye etmek	reinforce v.
General
3	General	takviye etmek	ranforce [obsolete] n.
4	General	takviye etmek	pad v.
5	General	takviye etmek	fortify v.
6	General	takviye etmek	back v.
7	General	takviye etmek	confirm v.
8	General	takviye etmek	support v.
9	General	takviye etmek	consolidate v.
10	General	takviye etmek	reinforce v.
11	General	takviye etmek	strengthen v.
12	General	takviye etmek	encourage v.
13	General	takviye etmek	build up v.
14	General	takviye etmek	beef something up v.
15	General	takviye etmek	beef up something v.
16	General	takviye etmek	enforce v.
17	General	takviye etmek	afforce [obsolete] v.
18	General	takviye etmek	reenforce v.
19	General	takviye etmek	re-enforce v.
20	General	takviye etmek	nurse v.
21	General	takviye etmek	man v.
22	General	takviye etmek	renforce [obsolete] v.
23	General	takviye etmek	solidate v.
Politics
24	Politics	takviye etmek	strengthen v.
Technical
25	Technical	takviye etmek	reinforce v.
26	Technical	takviye etmek	shore v.
Military
27	Military	takviye etmek	reinforce v.
28	Military	takviye etmek	bulwark v.

Bedeutungen, die der Begriff "takviye etmek" mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 16 Ergebniss(e)

	Kategorie	Türkisch	Englisch
General
1	General	askeri gücü takviye etmek	build up v.
2	General	ile güçlendirmek/takviye etmek	reinforce with v.
3	General	yeniden takviye etmek	reconsolidate v.
Phrasals
4	Phrasals	(bir şeyi/birini bir şeyle) takviye etmek	fortify (someone or something) with (something) v.
5	Phrasals	bir şeyi bir şeyle takviye etmek	replenish something with something v.
6	Phrasals	(birini/bir hayvanı bir şey karşısında bir şeyle) takviye etmek	fortify (someone or an animal) (against something) (with something) v.
7	Phrasals	(bir şeyi bir şeyle) takviye etmek	reinforce (something) with (something) v.
8	Phrasals	ile takviye etmek	replenish with v.
Trade/Economic
9	Trade/Economic	sermayeyi takviye etmek amacıyla çıkarılan tahvil	adjustment bond n.
10	Trade/Economic	stok noksanını geçici olarak takviye etmek üzere perakendeciler tarafından yapılan satın alımlar	hand to-mouth buying n.
Technical
11	Technical	takviye etmek (yakıt/yağ)	replenish v.
12	Technical	(yolu) kütükle takviye etmek	skid v.
Construction
13	Construction	yeniden takviye etmek	refortify v.
Marine
14	Marine	istiralya ile takviye etmek	stay v.
Military
15	Military	hendekle takviye etmek	entrench v.
16	Military	(nükleer bombardımana karşı) takviye etmek	harden v.