yavaşlama - Türkisch Englisch Wörterbuch
Verlauf

yavaşlama



Bedeutungen von dem Begriff "yavaşlama" im Englisch Türkisch Wörterbuch : 15 Ergebniss(e)

Türkisch Englisch
General
yavaşlama slowdown n.
yavaşlama retardation n.
yavaşlama decel (deceleration) n.
yavaşlama slowing n.
yavaşlama deceleration n.
yavaşlama moderation n.
yavaşlama relaxation n.
yavaşlama retardment n.
Technical
yavaşlama stasis n.
yavaşlama decelaration n.
yavaşlama slowing down n.
yavaşlama moderation n.
yavaşlama deceleration n.
Automotive
yavaşlama deceleration n.
yavaşlama slowing down n.

Bedeutungen, die der Begriff "yavaşlama" mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 38 Ergebniss(e)

Türkisch Englisch
General
yavaşlama zamanı deceleration time n.
normal akışta yavaşlama anlamına gelen bir son ek -stasis suf.
Trade/Economic
büyüme hızında yavaşlama deceleration in the growth rate n.
ekonomik yavaşlama economic slowdown n.
iktisadi yavaşlama recession n.
küresel yavaşlama slowbalisation n.
küresel yavaşlama slowbalization n.
Politics
küresel ekonomik yavaşlama global economic slowdown n.
Technical
boşta yavaşlama süresi coast down time n.
boşta yavaşlama deneyi coast-down test n.
dönüş hızındaki yavaşlama spin-down n.
yavaşlama şeridi deceleration n.
yavaşlama ölçümü retardation meter n.
yavaşlama rölesi decelerating relay n.
yavaşlama şeridi deceleration lane n.
Computer
yavaşlama bağlağı decelerating relay n.
yavaşlama rölesi decelerating relay n.
yavaşlama zamanı deceleration time n.
Automotive
fren yavaşlama ivmesi braking deceleration n.
girişken yavaşlama tetiklemeli yakıt kesme düzeni aggressive deceleration fuel shutoff n.
vakum kontrollü yavaşlama düzeneği boost controlled deceleration device n.
yavaşlama sensörü deceleration sensor n.
yavaşlama düzeltme kontrolü tap down control n.
yavaşlama zamanlaması deceleration timing n.
yavaşlama anahtarı deceleration switch n.
yavaşlama gaz kelebeği monitörü deceleration throttle modulator n.
yavaşlama şeridi deceleration lane n.
yavaşlama tetiklemeli yakıt kesme deceleration fuel cutoff n.
yavaşlama tetiklemeli yakıt kesme anahtarı deceleration fuel cutoff switch n.
yavaşlama tetiklemeli yakıt kesme solenoyit valfı deceleration fuel cutoff solenoid valve n.
yavaşlama valfı deceleration valve n.
Medical
elektroensefalogramda aşırı kortikal yavaşlama excessive cortical slowing on the electroencephalogram n.
hareketlerde yavaşlama slowness of movements n.
Psychology
düşünme ve davranışlarda belirgin yavaşlama hypokinesis n.
psikomotor yavaşlama psychomotor retardation n.
zihinsel süreçlerde yavaşlama reduced mental processing speed n.
çocuklukta ortaya çıkıp dil becerisi gibi psikolojik işlevlerin gelişiminde yavaşlama ile karakterize olan rahatsızlık developmental disorder n.
Slang
polisi görünce yavaşlama po' gawkin n.