yirmi bir - Türkisch Englisch Wörterbuch
Verlauf

yirmi bir



Bedeutungen von dem Begriff "yirmi bir" im Englisch Türkisch Wörterbuch : 3 Ergebniss(e)

Türkisch Englisch
General
yirmi bir pontoon n.
yirmi bir blackjack n.
yirmi bir twenty one n.

Bedeutungen, die der Begriff "yirmi bir" mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 70 Ergebniss(e)

Türkisch Englisch
General
yirmi bir şilin değerindeki eski ingiliz altını guinea n.
yirmi bir oyunu blackjack n.
yirmi bir oyunu vingt-et-un n.
yirmi bir oyunu twenty-one n.
bir şeyin yirmi sekizde biri twenty-eighth n.
bir şeyin yirmi beşte biri twenty-fifth n.
bir şeyin yirmi beşte biri twenty-first n.
bir nesne veya kelimenin ne olduğunu en fazla yirmi soru sorarak tahmin etmeye çalışılan bir oyun twenty questions n.
yirmi bir oyunu vingtun n.
yirmi bir şilin değerindeki eski ingiliz altını meg [obsolete] n.
yirmi geyiklik bir sürü little herd n.
(laban hareket analizinde) yirmi temel dansçı hareketini sembolize eden çok yüzlü hayali bir şekil icosahedron n.
yirmi sekiz domino taşı ile oynanan bir oyun forty-two n.
yirmi sekizde bir twenty-eighth adj.
yirmi beşte bir twenty-fifth adj.
yirmi birde bir twenty-first adj.
yirmi bir tane olan twenty-one adj.
bir dizinin yirmi beşinci etkinliğine dair silver adj.
(bir şeylerin, birilerinin) yirmi sekizi twenty-eight pron.
(bir şeylerin, birilerinin) yirmi beşi twenty-five pron.
(bir şeylerin, birilerinin) yirmi dokuzu twenty-nine pron.
(bir şeylerin, birilerinin) yirmi biri twenty-one pron.
(bir şeylerin, birilerinin) yirmi yedisi twenty-seven pron.
(bir şeylerin, birilerinin) yirmi altısı twenty-six pron.
(bir şeylerin, birilerinin) yirmi üçü twenty-three pron.
(bir şeylerin, birilerinin) yirmi ikisi twenty-two pron.
otobüs her yirmi dakikada bir geçer the bus runs every twenty minutes expr.
Colloquial
yirmi bir oyununda kağıt dağıtan kişiden kart istemek hit me v.
(kart ver yirmi bir oyununda kağıt dağıtan kişiden kart isterken) hit me v.
kart gönder (yirmi bir oyununda kağıt dağıtan kişiden kart isterken) hit me v.
kart alayım (yirmi bir oyununda kağıt dağıtan kişiden kart isterken) hit me v.
(bir saate) yirmi kala 20 to (some hour) expr.
Idioms
özgür, beyaz ve yirmi bir yaşında free, white, and twenty-one expr.
Trade/Economic
yirmi dolarlık bir banknot twenty n.
yirmi dolarlık bir banknot twenty dollar bill n.
yirmi bir şilin değerindeki eski ingiliz altınının yarısı smelt n.
Technical
bir tahılın yirmi dörtte birine denk gelen kuyumcu ağırlık birimi karob n.
(antik roma'da) yaklaşık olarak bir onsun yirmi dörtte birine denk gelen ağırlık ölçü birimi scruple n.
Automotive
bir batarya sınıflandırması yirmi beş amper derecesi twenty-five-ampere rate n.
bir batarya sınıflandırması yirmi amper derecesi twenty-hour rate n.
Pharmaceutics
en yaygın yirmi üç pnömokok zincirine karşı etkili bir aşı markası pneumovax® n.
Math
yirmi dörtte bir twenty-fourth n.
yirmi dokuzda bir twenty-ninth n.
yirmi yedide bir twenty-seventh n.
bir seri veya dizide yirmi yedinci eleman twenty-seventh n.
yirmi altıda bir twenty-sixth n.
yirmi üçte bir twenty-third n.
bir şeyin yirmi dörtte biri olan twenty-fourth adj.
bir şeyin yirmi dokuzda biri olan twenty-ninth adj.
bir şeyin yirmi ikide biri olan twenty-second adj.
bir şeyin yirmi yedide biri olan twenty-seventh adj.
bir şeyin yirmi altıda biri olan twenty-sixth adj.
bir şeyin yirmi üçte biri olan twenty-third adj.
Geometry
her bir yüzü ikizkenar üçgen olan yirmi dört yüzlü trigonal trisoctahedron n.
Statistics
bir frekans grubu yirmi eşit gruba bölündüğünde oluşan gruplardan her biri ventile n.
bir frekans grubu yirmi eşit gruba bölündüğünde grupları ayıran değerlerden her biri ventile n.
Chemistry
molekülünde yirmi üç karbon atomu olan bir hidrokarbon trikosane n.
Astronomy
bir günün öğle saatinden diğerininkine kadar geçen yirmi dört saatin sayılmasıyla ölçülen ortalama güneş zamanı astronomical time n.
bir güneş gününün yirmi dört saatlik bölümü solar hour n.
Botanic
on ila yirmi yılda bir çiçek açıp sonra ölen uzun saplı yaygın bir amerikan bitkisi american agave (agave americana) n.
on ila yirmi yılda bir çiçek açıp sonra ölen uzun saplı yaygın bir amerikan bitkisi sentry plant n.
on ila yirmi yılda bir çiçek açıp sonra ölen uzun saplı yaygın bir amerikan bitkisi american aloe n.
on ila yirmi yılda bir çiçek açıp sonra ölen uzun saplı yaygın bir amerikan bitkisi agave n.
on ila yirmi yılda bir çiçek açıp sonra ölen uzun saplı yaygın bir amerikan bitkisi century plant n.
on ila yirmi yılda bir çiçek açıp sonra ölen uzun saplı yaygın bir amerikan bitkisi maguey n.
Social Sciences
eş ve hane halkının bir parçasını oluşturan yirmi bir yaşın altındaki bakmakla yükümlü olunan çocuklar immediate dependents n.
Literature
(washington irvin'in hikayesinde) hayatının yirmi yılını uykuda geçirdikten sonra tamamen değişmiş bir dünya ile karşılaşan serseri bir karakter rip van winkle n.
History
yirmi dönümlük bir arazi birimi yardland n.
Card
kuralları yirmi bir oyununa benzeyip sayı hedefinin on beş olduğu bir iskambil oyunu quinze n.
Librarianship
yirmi dört yapraktan oluşan bir kitap vigesimo-quarto n.