Verlauf

zor bir durumda

Bedeutungen von dem Begriff "zor bir durumda" im Englisch Türkisch Wörterbuch : 1 Ergebniss(e)

	Kategorie	Türkisch	Englisch
General
1	General	zor bir durumda	up a tree adv.

Bedeutungen, die der Begriff "zor bir durumda" mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 49 Ergebniss(e)

	Kategorie	Türkisch	Englisch
General
1	General	zor ve tehlikeli bir durumda desteksiz olma	out on a limb n.
2	General	çok zor bir durumda olmak	be in desperate straits v.
3	General	çok zor bir durumda olmak	be at bay v.
4	General	çok zor bir durumda olmak	be in dire straits v.
5	General	zor bir durumda olmak	be up a gum tree v.
6	General	çok zor bir durumda olmak	be in a bad way v.
7	General	çözmesi zor bir durumda olmak	hard put v.
Phrasals
8	Phrasals	(zor, karmaşık bir durumda) yol göstermek	steer through (something) v.
Phrases
9	Phrases	zor/güç bir durumda	at a disadvantage expr.
Colloquial
10	Colloquial	çok zor bir durumda olmak	be up against it v.
11	Colloquial	bugün hepimiz (zor durumda olan o bir grup insandan biriyiz)	today, we are all (some group of people) expr.
12	Colloquial	bugün hepimiz (zor durumda olan o bir grup insanla) özdeşiz	today, we are all (some group of people) expr.
13	Colloquial	bugün hepimiz (zor durumda olan o bir grup insanın) acısını/yaşadıklarını hissediyoruz	today, we are all (some group of people) expr.
14	Colloquial	çok zor bir durumda	up against it expr.
Idioms
15	Idioms	zor bir durumda kimse söylemeden bir şeyi yapmak	carry the message to garcia v.
16	Idioms	birini çok zor bir durumda bırakmak	leave somebody to twist in the wind v.
17	Idioms	birine zor bir iş vererek onu zor durumda bırakmak	throw somebody in at the deep end v.
18	Idioms	çok zor bir durumda olmak	be up the creek v.
19	Idioms	çok zor bir durumda olmak	be up the creek without a paddle v.
20	Idioms	çok zor bir durumda olmak	be up shit creek without a paddle v.
21	Idioms	çok zor bir durumda olmak	be up shit creek v.
22	Idioms	çok zor bir durumda kalmak	be up against the wall v.
23	Idioms	çok zor bir durumda olmak	be up against the wall v.
24	Idioms	zor, üzücü, talihsiz, kötü bir durumda eğlenceli bir yan bulmak	see the funny side of something v.
25	Idioms	zor/güç bir durumda olmak	be at a disadvantage v.
26	Idioms	zor bir durumda olmak	be in a sticky situation v.
27	Idioms	içinden çıkılması zor bir durumda olmak	be in a sticky situation v.
28	Idioms	zor bir durumda tek başına bırakılmak	be left in the lurch v.
29	Idioms	zor bir durumda olmak	be (batting) on a sticky wicket [uk] v.
30	Idioms	zor bir durumda olmak	be in a cleft stick v.
31	Idioms	çok zor bir durumda olmak	be up a creek (without a paddle) v.
32	Idioms	çok zor bir durumda olmak	be up the creek (without a paddle) v.
33	Idioms	sıkıntılı/zor bir durumda olmak	get into a fix v.
34	Idioms	zor bir durumda soğukkanlılığını korumak	whistle past the graveyard v.
35	Idioms	(biriyle/bir şeyle) ilgili zorluk yaşamak/zor durumda olmak	have a hard time with (someone or something) v.
36	Idioms	çok zor bir durumda bırakmak	leave to twist in the wind v.
37	Idioms	çok zor bir durumda bırakmak	leave twisting in the wind v.
38	Idioms	çok zor bir durumda	in desperate straits adj.
39	Idioms	içinden çıkılması zor bir durumda	in a sticky situation adv.
40	Idioms	zor bir durumda soğukkanlılığını koruma	whistling past the cemetery expr.
41	Idioms	zor bir durumda soğukkanlılığını koruma	whistling past the graveyard expr.
42	Idioms	zor/tehlikeli bir durumda	in at the deep end expr.
43	Idioms	içinden çıkılması zor ve garip bir durumda	over a barrel expr.
Slang
44	Slang	zor/güç bir durumda olmak	be in a pickle v.
45	Slang	zor/güç bir durumda olmak	get in a pickle v.
46	Slang	çok zor bir durumda	up a creek (without a paddle) expr.
47	Slang	çok zor bir durumda	up the creek (without a paddle) expr.
48	Slang	çok zor bir durumda	up shit creek (without a paddle) expr.
49	Slang	çok zor bir durumda	up shit's creek (without a paddle) expr.