özgün - Turkish English Dictionary
History

özgün



Meanings of "özgün" in English Turkish Dictionary : 38 result(s)

Turkish English
Common Usage
özgün genuine adj.
özgün authentic adj.
özgün unique adj.
özgün original adj.
General
özgün individual adj.
özgün typical adj.
özgün peculiar adj.
özgün inventive adj.
özgün echt adj.
özgün distinctive adj.
özgün novel adj.
özgün undoctored adj.
özgün unduplicated adj.
özgün unmistakable adj.
özgün jonnock adj.
özgün jannock adj.
özgün home adj.
özgün honest adj.
özgün desi adj.
özgün deshi adj.
özgün diacritical adj.
özgün pellucid adj.
özgün documented adj.
özgün pucca adj.
özgün seminary adj.
özgün singular adj.
özgün fresh adj.
Colloquial
özgün genius adj.
Idioms
özgün be as good as gold v.
özgün (as) good as gold adj.
özgün off the beaten path adj.
Technical
özgün seminal adj.
Construction
özgün characteristic n.
Medical
özgün specific adj.
Food Engineering
özgün characteristic adj.
Chemistry
özgün intrinsic adj.
Philosophy
özgün noumenal adj.
Latin
özgün textus receptus n.

Meanings of "özgün" with other terms in English Turkish Dictionary : 165 result(s)

Turkish English
General
özgün durum eigenstate n.
özgün nem free moisture n.
bir bölgenin özgün kendine has hayvan yaşamı fauna n.
özgün taşınım free convection n.
zarif ve özgün bir tarz style n.
özgün risk specific risk n.
özgün büzülme free contraction n.
kitabın iç kapağına yapıştırılan adların ve değişik konularda resimlerin yer aldığı küçük boyutlu özgün yapıtlar exlibris n.
özgün canlı original n.
canlının özgün doğası natura n.
özgün kimlik original identity n.
özgün kimlik genuine identity n.
özgün stil unique style n.
özgün form unique form n.
özgün tasarım unique design n.
özgün olmama inauthenticity n.
kendine özgü (özgün) karakter/özellik/stil spin n.
özgün olana hayranlık neolatry n.
özgün nitelik aura n.
özgün nitelik aural n.
özgün nitelik koşulu aurality n.
özgün nitelik derecesi aurality n.
özgün olmama unauthenticity n.
özgün olmama unoriginality n.
yer ve nesnelerden kaynaklı özgün atmosfer vibrations n.
özgün olan kimse idiosyncratic n.
özgün olan şey idiosyncratic n.
özgün eser besteleyen kimse fantasist n.
özgün eser besteleyen kimse fantast n.
özgün beste yazarı fantasist n.
sanatçının özgün tarzı pencil n.
özgün model sampler [obsolete] n.
özgün beceri fine art n.
özgün eser originality n.
özgün olma originalness n.
özgün metin precedent n.
özgün nitelik smell n.
(ara yüz tasarımı) bir ürünü sahibi için vazgeçilmez hale getiren özgün niteliklerin sunumu stickiness n.
özgün olmayan edebi eserler stodge n.
özgün bir konseptten doğan yeni konsept superstructure n.
özgün olmak be genuine v.
özgün olmak be original v.
özgün olmak be authentic v.
özgün bir özellik sunmak feature v.
özgün düşünmek stray v.
özgün şeyler söylemek stray v.
özgün düşünceye karşı olan anticreative adj.
özgün olmayan undistinctive adj.
özgün olmayan identikit [uk] adj.
özgün şekilli idiomorphous adj.
özgün araştırmadan yoksun scissors-and-paste adj.
özgün olmayan servile adj.
özgün olmayan slick adj.
özgün olmayan bir biçimde uncharacteristically adv.
özgün bir şekilde inventively adv.
özgün bir biçimde originally adv.
kişiye özgün olarak ideographically adv.
özgün olmadan unoriginally adv.
özgün bir şekilde originatively adv.
Colloquial
özgün şey (the) goods n.
özgün stil steelo n.
özgün olmayan unideaed adj.
özgün olmayan uninventive adj.
özgün yetenekleri olmayan uninventive adj.
özgün becerileri olmayan uninventive adj.
özgün olmayan warmed over adj.
Idioms
özgün nitelikler original character n.
özgün değil ninebob adj.
tamamen özgün simon pure adj.
Trade/Economic
özgün tasarım üreticisi original design manufacturer n.
özgün tasarım imalatçısı original design manufacturer n.
özgün durum simülasyonu discrete event simulation n.
Law
özgün müzik bestecisi composer of original music n.
patent almaya yetecek derecede özgün olan nonobvious adj.
Politics
özgün eser original work of art n.
Tourism
özgün kültürel kimlik culturel identity n.
Media
özgün baskı original edition n.
Advertising
özgün reklam metni creative n.
Technical
özel analitik tekniklerle ortaya çıkarılan, belirli bir molekülün varlığını gösteren özgün numune chemical fingerprint n.
özel analitik tekniklerle ortaya çıkarılan, belirli bir molekülün varlığını gösteren özgün numune chemical signature n.
aygıta özgün özellikler device-specific properties n.
özgün değer eigen value n.
özgün yöney eigen vector n.
özgün belge original document n.
özgün mineral original mineral n.
özgün işlev eigen function n.
özgün taşıma frekansı original carrier frequency n.
özgün çatlak büyüklüğü original crack size n.
özgün katkı original contribution n.
özgün durum eigen state n.
özgün vektör eigen vector n.
özgün gerinim eigenstrain n.
Computer
çift özgün boyut double original size n.
özgün yapılandırma original configuration n.
özgün ses original sound n.
özgün usn original usn n.
özgün katkı original contribution n.
özgün boyut original size n.
özgün ayar original setting n.
özgün değer original value n.
özgün biçim original format n.
özgün dosya original file n.
özgün içerik original content n.
özgün konum original location n.
özgün ya da xp original or xp n.
özgün yol original path n.
özgün belge original document n.
özgün dosya adı original file name n.
özgün veri türü original data type n.
özgün veri native data n.
özgün adı original name n.
özgün dosya adı original filename n.
özgün görünüm owner display n.
özgün sınıf class of origin n.
özgün hale döndürmek reset v.
özgün olanı aç open original expr.
özgün biçimi koru keep original formatting expr.
özgün resim boyutlarına göre relative to original picture size expr.
sadece özgün resim biçimlerini kaydet save native picture formats only expr.
Informatics
çok sayıda spam yapan siteler ile özgün içerikli siteler arasındaki farkı belirleyip orijinal içerikli siteleri üst sıralarda tutmak ve çöp diye tabir edilen siteleri ise belirlemek amacıyla google'ın oluşturduğu bir site eleme sistemi sandbox n.
çok sayıda spam yapan siteler ile özgün içerikli siteler arasındaki farkı belirleyip orijinal içerikli siteleri üst sıralarda tutmak ve çöp diye tabir edilen siteleri ise belirlemek amacıyla google'ın oluşturduğu bir site eleme sistemi sandboxing n.
çok sayıda spam yapan siteler ile özgün içerikli siteler arasındaki farkı belirleyip orijinal içerikli siteleri üst sıralarda tutmak ve çöp diye tabir edilen siteleri ise belirlemek amacıyla google'ın oluşturduğu bir site eleme sistemi sandbox effect n.
Telecom
özgün hizmet kalitesi generic quality of service n.
özgün teçhizat üreticisi original equipment manufacturer n.
özgün erişim şartı generic access profile n.
özgün hizmet generic service n.
özgün şart generic requirement n.
Architecture
orta çağ kiliselerinde yaygın görülen özgün bir pencere tasarımı low side window n.
Automotive
imalatçısına özgün diyagnostik arıza kodları manufacturer-specific dtc n.
özgün aktivite specific activity n.
uygulamaya özgün standart ürün application-specific standard product n.
uygulamaya özgün tümleşik devre application-specific integrated circuit n.
Medical
hastanın özgün sağlık riskleri ve alışkanlıkları patient's specific health risks and habits n.
özgün bir enzimin eksikliği defect of a specific enzyme n.
özgün ürün original product n.
özgün absorbans specific absorbance n.
özgün dil bozukluğu specific language impairment n.
Psychology
özgün olanı sevme eğilimi olan kimse neophile n.
özgün olanı sevme eğilimi olan kimse neophiliac n.
özgün olanı sevme eğilimi neophilia n.
özgün olana duyulan tutku neophilism n.
Printing
özgün baskı original print n.
Food Engineering
özgün denklem characteristic equation n.
Math
özgün değer eigenvalue n.
Chemistry
madde-özgün uygulamalı araştırma substance-specific applied research n.
özgün etmen specific agent n.
bileşiğin farklı formlarda kristalleşebilen özgün kristal yapılı formu polymorph n.
Biology
mantar şapkası baskısı ile elde edilen özgün renk ve şekil spore print n.
Astronomy
(yıldız veya galaksi) özgün peculiar adj.
Literature
özgün olmayan veya çaba gösterilmemiş yazımları tanımlamak için kullanılan terim lazy writing n.
Linguistics
özgün kaynak dil original source language n.
Philosophy
özgün olma thisness n.
Geology
belirli bir bölgeye has olan özgün zemin katmanı dizisi type section n.
Art
belirli bir formu olmayan özgün enstrümantal beste fantasy n.
Music
özgün müzik turkish protest music n.
belirli bir formu olmayan özgün enstrümantal beste fantasia n.
özgün beste fantasia n.
özgün beste fantasy n.
belirli bir formu olmayan özgün enstrümantal beste fantasia n.
belirli bir formu olmayan özgün beste çalmak fantasy v.
Cinema
(sinema filmi için) özgün film müzikleri oluşturmak score v.
Printery
özgün baskı teknikleri unique press edition n.
Slang
kişinin kendine has/özgün tarzını yansıtan kıyafet lewk n.
özgün olmayan basic adj.
Modern Slang
özgün olmayan kimse a basic bitch n.