(bir yerden) çıkarmak - Turkish English Dictionary
History

(bir yerden) çıkarmak



Meanings of "(bir yerden) çıkarmak" in English Turkish Dictionary : 1 result(s)

Turkish English
Phrasals
(bir yerden) çıkarmak make someone leave v.

Meanings of "(bir yerden) çıkarmak" with other terms in English Turkish Dictionary : 152 result(s)

Turkish English
General
bir şeyi bir yerden çıkarmak take something out of v.
birini iterek (bir yerden) çıkarmak push someone out of v.
vıcık vıcık bir yerden yürürken ayak sesi çıkarmak squelch v.
birini apar topar bir yerden çıkarmak hustle someone out of v.
bir şeyi bir yerden çıkarmak work something out of v.
bir şeyi bir yerden çıkarmak work something out v.
bir şeyi bir yerden çıkarmak take something out v.
çıkarmak (bir şeyi bir yerden) withdraw from v.
bir hayvanı aç bırakarak gizlendiği yerden çıkarmak starve an animal out v.
birini bir yerden atmak/çıkarmak eject someone from some place v.
(bir hayvanı) saklandığı yerden çıkarmak unkennel v.
(bir şeyi) saklanan yerden çıkarmak untuck v.
bir yerden veya durumdan çıkarmak winkle (out) v.
Phrasals
(birini/bir hayvanı bir yerden) dışarı çıkarmak put (one) out of (something or some place) v.
(birini/bir hayvanı bir yerden) dışarı çıkarmak put (someone or an animal) out of something v.
(birini ya da bir şeyi bir yerden) çıkarmak conduct (someone or something) out of (some place) v.
birini bir yerden ya da bir şeyden dışarı çıkarmak conduct someone out of something v.
bir yerden bir şeyi çekip çıkarmak draw something out of some place v.
birini bir yerden uzaklaştırmak/ bir yerin dışına çıkarmak lead someone off v.
bir şeyi bir yerden buhar tutarak çıkarmak steam something out of something v.
birini bir yerden uzaklaştırmak/ bir yerin dışına çıkarmak guide someone away v.
bir şeyi bir yerden buhar tutarak çıkarmak steam something out v.
birini bir yerden karga tulumba çıkarmak roust someone out v.
bir şeyi bir yerden buhar tutarak çıkarmak steam something off (of) something v.
birini bir yerden atmak/çıkarmak oust someone from something v.
birini bir yerden zorla/ite kaka çıkarmak roust someone out of something v.
bir şeyi bir yerden buhar tutarak çıkarmak steam something v.
birini bir yerden zorla/ite kaka çıkarmak roust someone out v.
birini bir yerden zorla/ite kaka çıkarmak force someone out of something v.
bir yerden bir şeyi çekip çıkarmak draw something out v.
birini bir yerden karga tulumba çıkarmak roust someone out of something v.
(özellikle arayıp) bir yerden bir şey çıkarmak/çekmek fish something up v.
(özellikle arayıp) bir yerden bir şey çıkarmak/çekmek fish something up out of something v.
(bir şeyi bir yerden) tamamen çıkarmak/silmek/yok etmek obliterate someone or something from something v.
(uçak/gemi vb. kullanarak) bir yerden çıkarmak pilot something out of something v.
(bir şeyden/yerden) (güç vb kullanarak) çıkarmak pull out of v.
(uçak/gemi vb. kullanarak) bir yerden çıkarmak pilot something out v.
(birini bir yerden) çıkarmak evict (one) from (some place) v.
(birini bir yerden) zorla çıkarmak evict (one) from (some place) v.
(birini/bir şeyi/kendini) sıkıştığı yerden çıkarmak/kurtarmak extricate (someone, something, or oneself) from (someone or something) v.
(birini/bir şeyi) bir yerden zorla çıkarmak force (someone or something) off (of) (something) v.
(birini/bir şeyi) bir yerden zorla çıkarmak force off v.
birini/bir şeyi bir yerden zorla çıkarmak force someone or something off (of) something v.
birini/bir şeyi bir yerden zorla çıkarmak and force someone or something off v.
(birini/bir şeyi) bir şeyden veya bir yerden çıkarmak remove from (someone or something) v.
bir yerden zorla çıkarmak haul off v.
yaka paça bir yerden çıkarmak haul off v.
birini/bir şeyi bir yerden dışarı çıkarmak take someone or something out of something v.
birini/bir şeyi bir yerden dışarı çıkarmak and take someone or something out v.
(birini/bir hayvanı) bir yerden çıkmak için baştan çıkarmak tease out of (someone or something) v.
(birini/bir hayvanı) bir yerden çıkmak için baştan çıkarmak tease something out of something v.
(birini/bir hayvanı) bir yerden çıkmak için baştan çıkarmak tease something out v.
(birini) zorla (bir yerden/şeyden) çıkarmak terrify (one) out of (something or some place) v.
(birini) tehditle (bir şeyden/yerden) çıkarmak terrify (one) out of (something or some place) v.
tekerlekli bir araçla (bir şeyden/yerden) çıkarmak wheel out of (something or some place) v.
tekerlekli bir şeyin üzerinde (bir şeyden/yerden) çıkarmak wheel out of (something or some place) v.
tekerlekli bir araçla (bir şeyden/yerden) dışarı çıkarmak wheel out of (something or some place) v.
tekerlekli sandalyeyle (bir şeyden/yerden) çıkarmak wheel out of (something or some place) v.
(birini/bir şeyi bir yerden/şeyden) çekip çıkarmak wrench (someone or something) out of (something or some place) v.
(birini/bir şeyi bir yerden/şeyden) zorla çıkarmak wrench (someone or something) out of (something or some place) v.
(birini/bir şeyi bir yerden/şeyden) zor kullanarak çıkarmak wrench (someone or something) out of (something or some place) v.
(birini/bir şeyi bir yerden/şeyden) tehditle almak/çıkarmak wrench (someone or something) out of (something or some place) v.
(bir şeyden/yerden) çıkarmak lead out of (something or some place) v.
(birini/bir hayvanı) bir şeyden/yerden çıkarmak lead (someone or an animal) out of something v.
birini/bir hayvanı korkutup bir şeyden/yerden çıkarmak terrify someone or an animal out of something v.
bir hayvanı dürterek bir şeyden/yerden çıkarmak worry an animal out of something v.
bir hayvanı dürtükleyerek bir şeyden/yerden çıkarmak worry an animal out of something v.
bir hayvanı rahatsız ederek bir şeyden/yerden çıkarmak worry an animal out of something v.
bir hayvanı tedirgin ederek bir şeyden/yerden çıkarmak worry an animal out of something v.
(birini/bir şeyi bir şeyden/yerden) çıkarmak draw (someone or something) out of (something) v.
(birini/bir şeyi bir yerden) kovalayıp/kovalayarak çıkarmak chase (someone or something) out of (some place) v.
bir yerden (zorla) göndermek/çıkarmak chase out of some place v.
bir yerden kovalayıp/kovalayarak çıkarmak chase out of some place v.
birini/bir şeyi bir yerden (zorla) göndermek/çıkarmak chase someone or something out of some place v.
birini/bir şeyi bir yerden kovalayıp/kovalayarak çıkarmak chase someone or something out of some place v.
gerekli adımları yerine getirip (bir yerden) bir şeyi almak/çıkarmak check out from (something) v.
gerekli adımları yerine getirip (bir yerden) bir şeyi almak/çıkarmak check out of (something) v.
(birini/bir şeyi bir yerden) çıkarmak clear (someone or something) out of (some place) v.
birini/bir şeyi bir yerden çekip çıkarmak draw someone or something out of some place v.
birini/bir şeyi bir yerden çekip çıkarmak draw someone or something out v.
bir yerden çekip çıkarmak draw out of some place v.
birini dikkatlice bir şeyden/yerden çıkarmak ease someone out of something v.
birini yavaş yavaş bir şeyden/yerden çıkarmak ease someone out of something v.
birini sakince bir şeyden/yerden çıkarmak ease someone out of something v.
birini dikkatlice bir şeyden/yerden çıkarmak ease someone out v.
birini yavaş yavaş bir şeyden/yerden çıkarmak ease someone out v.
birini sakince bir şeyden/yerden çıkarmak ease someone out v.
(bir yerden/şeyden) yavaş yavaş çıkarmak ease out of (something) v.
(bir yerden/şeyden) dikkatlice/yavaşça çıkarmak ease out of (something) v.
birini/bir şeyi sıkıştığı yerden çıkarmak/kurtarmak extricate someone or something from someone or something v.
birini/bir şeyi saklandığı yerden çıkarmak flush someone or something out of some place v.
birini/bir şeyi gizlendiği yerden çıkarmak flush someone or something out of some place v.
birini/bir şeyi saklandığı yerden çıkarmak flush someone or something out v.
birini/bir şeyi gizlendiği yerden çıkarmak flush someone or something out v.
(birini/bir şeyi saklandığı şeyden/yerden) çıkarmak flush (someone or something) out of (some thing or place) v.
(birini/bir şeyi gizlendiği şeyden/yerden) çıkarmak flush (someone or something) out of (some thing or place) v.
birini/bir şeyi bir şeyden/yerden zorla çıkarmak force someone or something out of something v.
birini/bir şeyi bir şeyden/yerden zorla çıkarmak force someone or something out v.
(kendini bir yerden) kurtarmak/çıkarmak get (oneself) out of (somewhere) v.
(birini bir yerden) dışarı çıkarmak get (someone) out of (somewhere) v.
bir şeyi (bir yerden) çekip çıkarmak haul something up (from something) v.
(birini bir yerden) çıkarmak/kovalamak hound (someone) out (of some place) v.
bir yerden çıkarmak/kovalamak hound from some place v.
(birini/bir şeyi bir şeyden/yerden) çekip çıkarmak/almak jerk (someone or something) out of (something or some place) v.
(birini/bir şeyi bir şeyden/yerden) zorla çekip çıkarmak jerk (someone or something) out of (something or some place) v.
(birini/bir şeyi bir şeyden/yerden) cart diye çekip çıkarmak/almak jerk (someone or something) out of (something or some place) v.
(birini/bir şeyi bir şeyden/yerden/durumdan) hemen/hızlıca çıkarmak jerk (someone or something) out of (something or some place) v.
(birini/bir şeyi bir şeyden/yerden) çekip çıkarmak/almak jerk (someone or something) out of (something) v.
(birini/bir şeyi bir şeyden/yerden) zorla çekip çıkarmak jerk (someone or something) out of (something) v.
(birini/bir şeyi bir şeyden/yerden) cart diye çekip çıkarmak/almak jerk (someone or something) out of (something) v.
tekme atarak (bir şeyden/yerden) çıkarmak kick out of (something) v.
(birini bir şeyden/yerden) zorla çıkarmak muscle (one) out (of something or some place) v.
(birini bir şeyden/yerden) zor kullanarak çıkarmak muscle (one) out (of something or some place) v.
(aracı) yavaşça bir yerden dışarı çıkarmak/sürmek nudge out v.
(birini/bir şeyi bir şeyden/bir yerden) tamamen çıkarmak obliterate (someone or something) from (something or some place) v.
(birini bir yerden) çıkarmak/atmak order (one) out (of some place) v.
(bir şeyden/bir yerden) çıkarmak poke out of (something) v.
(birini/bir şeyi bir şeyden/bir yerden) tamamıyla çıkarmak/atmak root (someone or something) out of (something or some place) v.
(birini bir şeyden/bir yerden) çıkarmak roust (one) out of (something) v.
(birini bir şeyden/bir yerden) zorla/ite kaka çıkarmak roust (one) out of (something) v.
bir yerden çıkarmak rout out of some place v.
bir yerden zorla/ite kaka çıkarmak rout out of some place v.
bir aracı (bir şeyden/bir yerden) çıkarmak run out of (something or some place) v.
koşarak (bir şeyden/bir yerden) çıkarmak run out of (something or some place) v.
(bir şeyden/bir yerden) hızla çıkarmak rush out of (something or some place) v.
korkutup (bir şeyden/bir yerden) dışarı kaçırmak/çıkarmak scare out of (something) v.
(bir şeyden/bir yerden) çıkarmak screen out of (something or some place) v.
bir yeri dumanla doldurarak (birini/bir şeyi bir yerden) çıkarmak smoke (someone or something) out of (some place) v.
bir yeri dumanla doldurarak (birini/bir şeyi bir yerden) çıkarmak smoke out of v.
(birini/bir şeyi bir yerden) kaçak olarak çıkarmak smuggle (someone or something) out (of some place) v.
(birini/bir şeyi bir yerden) gizlice çıkarmak smuggle (someone or something) out (of some place) v.
buharla/buhar tutarak (bir şeyden/bir yerden) çıkarmak steam out of (something or some place) v.
(bir şeyden/bir yerden) çekip çıkarmak tear out of (something or some place) v.
(bir şeyden/bir yerden) yaka paça çıkarmak tear out of (something or some place) v.
(bir şeyden/bir yerden) zorla çıkarmak tear out of (something or some place) v.
(bir şeyden/bir yerden) zorla/zor kullanarak almak/çıkarmak/ayırmak tear out of (something or some place) v.
-i bir yerden çıkmak için baştan çıkarmak tease out of v.
(birini/bir grubu bir şeyden/bir yerden) zorla çıkarmak throw (someone or something) out of (something or some place) v.
(birini/bir grubu bir şeyden/bir yerden) çıkarmak throw (someone or something) out of (something or some place) v.
(bir şeyden/bir yerden) çıkarmak thrust out of (something or some place) v.
(bir şeyden/bir yerden) çıkarmak toss out of (something or some place) v.
(bir aracı) çekiciyle veya başka bir araçla (bir şeyden/bir yerden) çekip çıkarmak tow (something) out of (something or some place) v.
(birini/bir şeyi bir şeyden/bir yerden) çıkarmak turn (someone or something) out of (something or some place) v.
(birini/bir şeyi bir şeyden/bir yerden) çekip almak/çıkarmak wrest (someone or something) out of (something) v.
Idioms
birisini bir yerden (zor kullanarak) çıkarmak give someone the bum's rush v.
birisini bir yerden zorla çıkarmak rout someone out of some place and rout someone out v.
(birini) sürükleyerek (bir yerden) götürmek/çıkarmak/uzaklaştırmak drag (someone or something) away from (something) v.
(birini bir şeyden/yerden) çıkarmak bowler hat (one) out (of something or some place) [dated] [uk/australia] v.
(birini) bir yerden (zor kullanarak) çıkarmak give (one) the bum's rush v.
(birini) bir yerden zorla çıkarmak give (one) the bum's rush v.
bir yerden atmak/çıkarmak order out of some place v.
Slang
birini bir yerden (zor kullanarak) çıkarmak give somebody the bum's rush v.