(birine/bir şeye) karşı çıkmak - Turkish English Dictionary
History

(birine/bir şeye) karşı çıkmak



Meanings of "(birine/bir şeye) karşı çıkmak" in English Turkish Dictionary : 14 result(s)

Turkish English
Phrasals
(birine/bir şeye) karşı çıkmak come out against (someone or something) v.
(birine/bir şeye) karşı çıkmak frown at (someone or something) v.
(birine/bir şeye) karşı çıkmak go up against (someone or something) v.
(birine/bir şeye) karşı çıkmak object to (someone or something) v.
(birine/bir şeye) karşı çıkmak rage against (someone or something) v.
(birine/bir şeye) karşı çıkmak rail against (someone or something) v.
(birine/bir şeye) karşı çıkmak rise against (someone or something) v.
(birine/bir şeye) karşı çıkmak rise up against (someone or something) v.
(birine/bir şeye) karşı çıkmak stand against (someone or something) v.
(birine/bir şeye) karşı çıkmak stand up against (someone or something) v.
(birine/bir şeye) karşı çıkmak stand up to (someone or something) v.
Idioms
(birine/bir şeye) karşı çıkmak be against (someone or something) v.
(birine/bir şeye) karşı çıkmak make a dead set at (someone or something) [obsolete] v.
(birine/bir şeye) karşı çıkmak aise an objection (to someone or something) v.

Meanings of "(birine/bir şeye) karşı çıkmak" with other terms in English Turkish Dictionary : 9 result(s)

Turkish English
Phrasals
(birine/bir şeye) tamamen karşı olmak/çıkmak come down on (someone or something) v.
(birine/bir şeye) şiddetle karşı çıkmak crusade against (someone or something) v.
birine/bir şeye karşı çıkmak frown on someone or something v.
Idioms
birine/bir şeye karşı çıkmak take somebody/something to the mat [us] v.
birine/bir şeye şiddetle karşı çıkmak fly in the face of someone or something v.
birine/bir şeye şiddetle karşı çıkmak fly in the teeth of someone or something v.
(birine/bir şeye karşı) üstün çıkmak/üstünlük sağlamak get the upper hand on (someone or something) v.
(birine/bir şeye) karşı koymak/çıkmak raise a voice against (someone or something) v.
(birine/bir şeye) karşı koymak/çıkmak raise one's voice against (someone or something) v.