ameliyat - Turkish English Dictionary
History

ameliyat



Meanings of "ameliyat" in English Turkish Dictionary : 13 result(s)

Turkish English
Common Usage
ameliyat operation n.
ameliyat surgery n.
General
ameliyat surgical operation n.
ameliyat operating n.
ameliyat surgical adj.
Trade/Economic
ameliyat operation n.
Medical
ameliyat aciurgy n.
ameliyat surgery n.
ameliyat operative surgery n.
ameliyat sitting n.
ameliyat operation n.
ameliyat surgeonry [obsolete] n.
ameliyat surgical process n.

Meanings of "ameliyat" with other terms in English Turkish Dictionary : 280 result(s)

Turkish English
Common Usage
ameliyat etmek operate v.
General
estetik ameliyat job n.
estetik ameliyat cosmetic surgery n.
ameliyat bıçağı fleam n.
ameliyat odası operating theatre n.
ameliyat odası operating room n.
özellikle göz merceğinde gerçekleştirilen bir çeşit ameliyat (tıp) needling n.
ameliyat ile vücuttan aşırı yağların alınması liposuction n.
ameliyat hemşiresi surgical nurse n.
estetik ameliyat face-lifting n.
estetik ameliyat face-lift n.
ameliyat doktoru surgeon n.
ameliyat süresi duration of surgery n.
estetik ameliyat aesthetic surgery n.
vücudun belli bir bölgesine yapılan estetik ameliyat job n.
tedavi veya ameliyat yoluyla bir hastalığın veya yaralanmanın gidişatını değiştiren eylem intervention n.
aseptik ameliyat hazırlığı scrub-up n.
ameliyat eder gibi irdeleme surgery n.
keserek ameliyat section n.
ameliyat yapmak operate v.
ameliyat etmek perform surgery on v.
ameliyat altına almak perform a surgical operation v.
ameliyat olmak have an operation v.
ameliyat altına almak operate v.
ameliyat etmek operate on v.
ameliyat olmak be operated on v.
ameliyat geçirmek have a surgical operation v.
ameliyat olmak be operated on v.
ameliyat geçirmek have an operation v.
birini ameliyat etmek operate on someone v.
ameliyat etmek get one's knife into v.
ameliyat olmak undergo an operation v.
ameliyat geçirmek undergo an operation v.
ameliyat uygulamak perform an operation v.
ameliyat uygulamak carry out an operation v.
başarısız bir durumu ameliyat masasına yatırmak hold a postmortem v.
ameliyat masasında ölmek die on the operating table v.
estetik ameliyat olmak have cosmetic surgery v.
estetik ameliyat yaptırmak have plastic surgery v.
estetik ameliyat yaptırmak have cosmetic surgery v.
estetik ameliyat olmak have plastic surgery v.
ameliyat olmak undergo surgery v.
ameliyat olmak için hastaneye yatmak go in for an operation v.
ameliyat olmak have a medical operation v.
birkaç ameliyat geçirmek have several surgeries v.
bir dizi ameliyat geçirmek have a series of surgeries v.
bir dizi ameliyat geçirmek have a series of operations v.
ameliyat doktoru olmak become a surgery doctor v.
ameliyat doktoru olmak become a surgical doctor v.
ameliyat olmuş operated adj.
ameliyat edilebilir operable adj.
ameliyat sonrası postoperative adj.
ameliyat ile ilgili operative adj.
ameliyat edilebilir operative adj.
ameliyat edilemez inoperable adj.
ameliyat edilebilemeyen nonoperable adj.
ameliyat edilebilemeyen inoperable adj.
ameliyat gerektiren surgical adj.
ameliyat kaynaklı surgical adj.
ameliyat sonrası postoperatively adv.
ameliyat öncesi preoperatively adv.
ameliyat edilebilir bir biçimde operably adv.
ameliyat edilerek operably adv.
ameliyat ile surgically adv.
ameliyat yolu ile surgically adv.
ameliyat ederek surgically adv.
Phrasals
ameliyat etmek operate on someone v.
(hastayı) ameliyat etmek work on someone v.
(birini) ameliyat etmek slice into (someone) v.
(birini) ameliyat etmek open (one) up v.
(birine) açık ameliyat yapmak open (one) up v.
(bir hastayı) uzun süre/saatlerce ameliyat etmek toil over (someone) v.
Colloquial
(sonrasında ciltte fermuar şeklinde iz bırakan kesi ile yapılan) ameliyat zipper job n.
ameliyat sırasında during the surgery expr.
Idioms
acil müdahale olarak savaş alanında yapılan ameliyat meatball surgery n.
ameliyat sırasında kazara hastanın bedeni içerisinde tıbbi alet veya malzeme bırakmak/unutmak bury the hatchet v.
ameliyat etmek open someone up v.
ameliyat masasında ölmek be boxed on the table v.
ameliyat olmak go under the knife v.
bir şeyden (ameliyat vb) sağ salim çıkmak live through something v.
Speaking
ameliyat oldum I had an operation expr.
her gün ameliyat yapıyor musun? do you operate every single day? expr.
Trade/Economic
ameliyat ve sağlık ödemeleri sigortası surgical and medical payments insurance n.
Technical
ameliyat aletleri instruments n.
ameliyat aletleri takımı tweeze n.
ameliyat masalarının güvenliği safety of operating tables n.
estetik ameliyat plastic surgery n.
Medical
(ameliyat öncesi, esnası veya sonrasında) ölüm catastrophe n.
(ameliyat öncesi, esnası veya sonrasında) masada kalma catastrophe n.
sinir anatomisi alanında ameliyat yapan cerrah neurotomist n.
ameliyat sırasında vücudun parçalarını tutmaya veya çekmeye yarayan cerrahi alet tenaculum n.
ameliyat hemşiresi theatre nurse n.
kalp dış zarını çıkarmak için yapılan ameliyat pericardectomy n.
ameliyat oncesi tanı preoperative diagnosis n.
ameliyat masası operation table n.
ameliyat teknisyeni surgical technician n.
ameliyat sonrası postoperative n.
ameliyat sonrası mikrop kapması postoperative infection n.
ameliyat sonrası alınan kan örnekleri blood samples taken postoperatively n.
ameliyat öncesi preoperatively n.
ameliyat öncesi alınan kan örnekleri blood samples taken preoperatively n.
ameliyat öncesi görüntüleme sonuçları preoperative imaging results n.
ameliyat sonrası alınan kan örneklerinde hemoglobin ve hematokrit değerlerinin ortalamaları average hemoglobin and hematocrit values of blood samples taken postoperatively n.
ameliyat öncesi alınan kan örneklerinde hemoglobin ve hematokrit değerlerinin ortalamaları average hemoglobin and hematocrit values of blood samples taken preoperatively n.
ameliyat listesi operation list n.
ameliyat odası or (operating room) n.
ameliyat endikasyonları operation indications n.
ameliyat seti surgery set n.
ameliyat sonrası titreme postoperative shivering n.
ameliyat öncesi anksiyete preoperative anxiety n.
ameliyat seti surgical kit n.
ameliyat sonrası kan transfüzyonu ihtiyacı need for postoperative blood transfusion n.
ameliyat lambası surgical operating light n.
ameliyat sonrası post-surgical n.
ameliyat sonrası histopatolojik inceleme sonuçları postoperative histopathologic examination results n.
ameliyat masası operating table n.
ameliyat sonrası analjezi postoperative analgesia n.
ameliyat eldiveni surgical glove n.
ameliyat seti surgical set n.
ameliyat gereçleri surgical instruments n.
ameliyat bonesi surgical cap n.
ameliyat hemşiresi scrub nurse n.
ameliyat seti surgery kit n.
ameliyat sahası operative field n.
aciliyeti olmayan ve sonuçları bir hastanın ölümüyle sonuçlanmayacak hasta isteğine bağlı ameliyat elective surgery n.
alın ve yüzdeki kırışıkları gidermek amacıyla yapılan estetik ameliyat rhytidectomy n.
ameliyat dikişi suture n.
ameliyat giysisi surgical scrubs n.
ameliyat ipliği catgut n.
ameliyat iyileşmesinde gecikme delayed surgical recovery n.
ameliyat izi surgery scar n.
ameliyat izi scar n.
ameliyat izi surgical scar n.
ameliyat izi operation scar n.
ameliyat izi tedavisi surgery scar treatment n.
ameliyat öncesi bazal değerler preoperative basal measurements n.
ameliyat öncesi görme keskinliği preoperative visual acuity n.
ameliyat önlüğü gown n.
ameliyat önlüğü surgical drop-off apron n.
ameliyat önlüğü surgical gown n.
ameliyat önlüğü surgical apron n.
ameliyat önlüğü scrubs n.
ameliyat raporu surgical operation report n.
ameliyat sonrası ağrı post-op pain n.
ameliyat sonrası ağrı post-operative pain n.
ameliyat sonrası ağrı post-surgical pain n.
ameliyat sonrası bakım post operative care n.
ameliyat sonrası görme keskinliği postoperative visual acuity n.
ameliyat sonrası klinik durumlar post-operative clinic outlooks n.
ameliyat sonrasında görülen komplikasyonlar postoperative complications n.
ameliyat sonrasında yaşanan ağrı post surgical pain n.
cerrahi ameliyat surgical procedure n.
canlı hayvanı deneysel amaçla ameliyat etme vivisection n.
dura mater'e uygulanan plastik ameliyat duraplasty n.
doğrudan elektrik akımı kullanılarak yapılan ameliyat galvanosurgery n.
dudaklar üzerinde gerçekleştirilen plastik ameliyat cheiloplasty n.
elektrikli ameliyat electrosurgery n.
estetik ameliyat anaplasty n.
elektrokoterizasyonla yapılan ameliyat electrosurgery n.
estetik ameliyat plastic surgery n.
erken ve geç dönem ameliyat komplikasyonları early and late surgical complications n.
estetik ameliyat reconstructive surgery n.
gereksiz ameliyat yapma arzusu tomomania n.
göz kapakları üzerinde yapılan estetik ameliyat blepharoplasty n.
günübirlik ameliyat day case surgery n.
göz akına kesi yapmaya yarayan ameliyat aleti sclerotome n.
göğüs boşluğuna kaburgalar arası açılarak girilen ameliyat thoracotomy n.
hassas dokularda kullanılan ameliyat makası mosquito clamp n.
hastaların ameliyat öncesi tanıları preoperative diagnoses of the patients n.
jinekolojik ameliyat gynecologic surgery n.
ışınlı ameliyat radiosurgery n.
iriste yapılan plastik ameliyat iridocystectomy n.
kansız ameliyat bloodless surgery n.
kıkırdağa yapılan estetik ameliyat chondroplasty n.
kiriş üzerinde yapılan estetik ameliyat tendoplasty n.
mide kanseri tanısıyla ameliyat edilen hasta patient operated with the diagnosis of gastric carcinoma n.
mikroskopla ameliyat microsurgery n.
meme koruyucu ameliyat breast-conserving surgery n.
mesane dışından reflü önleyici ameliyat extravesical antireflux surgery n.
memeler üzerinde gerçekleştirilen plastik ameliyat mammaplasty n.
nevralji tedavisi için yapılan bir ameliyat neurotomy n.
ortopedik ameliyat aletleri orthopedic surgery instrumentation n.
ortopedik ameliyat orthopaedic surgery n.
ortopedik ameliyat orthopedic surgery n.
plastik ameliyat plastic surgery n.
penis ucuna yapılan estetik ameliyat balanoplasty n.
tekrar ameliyat etme reoperation n.
ufak bir yarık yoluyla yapılan ameliyat keyhole surgery n.
yabancı dokulu ameliyat heteroplasty n.
yeniden ameliyat reoperation n.
yaşlanma izlerini kapatmak amaçlı yüze uygulanan estetik ameliyat facelift n.
yaşlanma izlerini kapatmak amaçlı yüze uygulanan estetik ameliyat face lifting n.
yaşlanma izlerini kapatmak amaçlı yüze uygulanan estetik ameliyat face lift n.
yüksek oranda ameliyat sonrası komplikasyon oranı a high postoperative complication rate n.
ameliyat ve yara temizliğinde antiseptik madde kullanılan cerrahi teknik antiseptic surgery n.
kemiği çıkarmak için yapılan ameliyat antrectomy n.
kendi kendini ameliyat etme autotomy n.
anestezi veya solunum desteği gerektiren cerrahi ameliyat major surgery n.
ameliyat hemşireliği surgical nursing n.
ameliyat hemşiresi surgical nurse n.
ameliyat hemşiresi perioperative nurse n.
tümük iltihabını boşaltmak için yapılan ameliyat mastoid n.
vücut boşluğuna erişmek için minimum kesi ile yapılan ameliyat minimal access surgery n.
vücut boşluğuna erişmek için minimum kesi ile yapılan ameliyat minimal access surgery n.
ölüm riski düşük ameliyat minor surgery n.
ameliyat sonrası dönemde hastanın kalça ve uyluklarının sıcak suya saldırıldığı bir tür tedavi edici banyo hip bath n.
ameliyat veya tedavi sonrasında görülen komplikasyon morbidity n.
ameliyat sırasında kası parçalara ayırmaya yarayan bıçak myotome n.
ameliyat mikroskobu operating microscope n.
göz ve uzantılarına yapılan estetik ameliyat ophthalmoplasty n.
(ameliyat sonrası) hastanın giydiği sırtlık, sırt desteği backboard n.
kafatasında delik açmaya yarayan ameliyat aleti craniotome n.
göz irisi üzerinde yapılan bir tür ameliyat iridencleisis n.
ameliyat sırasında kanamayı durdurmak için kullanılan cihaz clip n.
ameliyat pozisyonu position n.
vücutta ameliyat sonucu kalan boşluk dead space n.
ameliyat öncesi tedavi uygulayan klinik preop n.
ameliyat öncesi tedavi uygulayan klinik pre-op n.
ameliyat öncesi hazırlık uygulaması pre-op n.
ameliyat öncesi hazırlık için kullanılan ilaç pre-op n.
ameliyat hazırlık odası scrub room n.
ameliyat masası slab [uk] n.
üzengi kemiğinin çıkarılarak yerine protezin yerleştirildiği ameliyat stapedectomy n.
ameliyat merkezi surgicenter n.
ameliyat ile sıvı boşaltmak tap v.
ameliyat sonrası erken dönemde ölmek die in the early postoperative period v.
kendi kendini ameliyat etmek autotomize v.
(organı ameliyat için) karından çıkarmak exteriorize v.
(organı ameliyat için) karından çıkarmak exteriorise v.
(organları) ameliyat için vücudun dışına çıkarmak exteriorize v.
(organları) ameliyat için vücudun dışına çıkarmak bring outside v.
(organ veya vücut bölümüne) ameliyat ile yeniden kan akışı sağlamak revascularize v.
(organ veya vücut bölümüne) ameliyat ile yeniden kan akışı sağlamak revascularise v.
(ameliyat öncesi) eldiven takmak glove v.
(gerekmediği halde) ameliyat uygulamak overoperate v.
gereksizce ameliyat etmek overoperate v.
(ameliyat öncesi) elleri ve ön kolu dezenfekte etmek scrub v.
(ameliyat ile) kısa kanal oluşturmak short-circuit v.
radikal (ameliyat,tedavi) radical adj.
ameliyat öncesi neoadjuvant adj.
ameliyat öncesi pre-surgical adj.
ameliyat sonrası postop adj.
ameliyat öncesi preoperative adj.
ameliyat edilmesi mümkün olmayan inoperable adj.
ameliyat esnasında olan intraoperative adj.
ameliyat sırasında kullanılan intraoperative adj.
havasız yapılan (ameliyat) apneumatic adj.
vücudun çok küçük veya hassas kısımlarında uygulanan ameliyat teknikleri ile ilişkili microsurgery adj.
laparoskopik cerrahi, lazer tedavisi gibi teknikler sayesinde minimum kesi içeren (ameliyat) minimally invasive adj.
(ameliyat) açık open adj.
ameliyat sonucunda oluşan operative adj.
ameliyat kaynaklı operative adj.
ameliyat sonucunda oluşan operatory adj.
ameliyat kaynaklı operatory adj.
ameliyat sırasında çalışan interoperative adj.
ameliyat esnasında gerçekleşen interoperative adj.
ameliyat sonrası post-op adj.
ameliyat sonrası postsurgical adj.
ameliyat öncesi pre-op adj.
transeksüel bireye ameliyat öncesi hazırlıkta verilen ilaca ait veya ilişkin pre-op adj.
ameliyat öncesi preoperational adj.
ameliyat öncesine ait presurgery adj.
ameliyat esnasında intraoperatively adv.
ameliyat öncesinde pre-op adv.
ameliyat edilmez inop (inoperable) abrev.
Psychology
ameliyat korkusu tomophobia n.
ameliyat yapma korkusu ergasiophobia n.
(cerrah açısından) ameliyat korkusu ergasiophobia n.
Pharmaceutics
ameliyat sonrası kas gevşeticilerin etkilerini tersine çevirmede kullanılan bir ilaç neostigmine n.
Dermatology
yüze veya vücuda dövme yapılmasını içeren bir estetik ameliyat türü dermography n.
Veterinary
(atın ameliyat edilecek bölgesindeki kan damarını) kesip bağlamak bar v.
(hayvanı) ameliyat etmek operate v.
ameliyat etmek cut v.
Astrology
ameliyat yeri belirleme election n.
ameliyat yöntemi seçme election n.
Environment
ameliyat eldiveni surgical gloves n.
Slang
ameliyat sırasında ölmek box on the table v.
ameliyat masasında ölmüş boxed on the table expr.
Modern Slang
rektum bölgesine yapılan estetik ameliyat analplasty n.
Star Wars
fx-9 ameliyat asistanı fx-9 surgical assistant n.