History

birçok şey

Meanings of "birçok şey" in English Turkish Dictionary : 5 result(s)

	Category	Turkish	English
General
1	General	birçok şey	mobs n.
2	General	birçok şey	muchwhat [obsolete] n.
3	General	birçok şey	loads (of) n.
Colloquial
4	Colloquial	birçok şey	this, that, and the other [brit] n.
5	Colloquial	birçok şey	lots of things n.

Meanings of "birçok şey" with other terms in English Turkish Dictionary : 27 result(s)

	Category	Turkish	English
General
1	General	sıkı bir pazarlık sonucu birçok şey elde etmek	drive a hard bargain v.
Phrasals
2	Phrasals	(biri/bir şey hakkında) birçok kişiye telefon etmek	call around (about someone or something) v.
Colloquial
3	Colloquial	birçok farklı türde insan/şey	all manner of someone or something expr.
4	Colloquial	birçok farklı türde insan/şey	all manner of somebody/something expr.
5	Colloquial	birçok farklı türde insan/şey	all manner of someone or something expr.
6	Colloquial	birçok farklı türde insan/şey	all manner of somebody/something expr.
7	Colloquial	birçok (bir şey)	hell of a lot of (something) expr.
8	Colloquial	birçok farklı şey	this, that, and the other thing expr.
Idioms
9	Idioms	birçok şey yüklü sessizlik	pregnant pause n.
10	Idioms	birçok şey yüklü sessizlik	a pregnant pause n.
11	Idioms	birçok şey yüklü sessizlik	a pregnant silence n.
12	Idioms	birçok şey yüklü sessizlik	a pregnant pause n.
13	Idioms	birçok şey yüklü sessizlik	a pregnant silence n.
14	Idioms	birçok (bir şey)	a slew of (something) n.
15	Idioms	(isterse) birçok şey söyleyebilmek	could teach (someone) a thing or two (about someone or something) v.
16	Idioms	(isterse) birçok şey öğretebilmek	could tell (someone) a thing or two (about someone or something) v.
17	Idioms	birçok şey öğretebilmek	tell (someone) a thing or two (about someone or something) v.
18	Idioms	birçok (bir şey)	an ocean of (something) expr.
19	Idioms	birçok bir şey	an ocean of something [uk] expr.
20	Idioms	birçok (bir şey)	an ocean of (something) expr.
21	Idioms	birçok bir şey	an ocean of something [uk] expr.
22	Idioms	birçok girişimde/tahminde bulunursan bir şey tutturabilirsin	throw spaghetti at the wall and see what sticks expr.
Speaking
23	Speaking	birçok şey söyledik	we said a lot of things expr.
24	Speaking	birçok şey var	there are many things expr.
25	Speaking	yapman gereken birçok şey var	there are quite a few things you need to do expr.
Latin
26	Latin	birçok şeyden meydana gelen tek şey	e pluribus unum expr.
27	Latin	ve bunun gibi birçok şey	et hoc genus omne (and all this/that sort of thing) expr.