Turkish - English
Turkish - English
German - English
French - English
Spanish - English
English Synonyms
Synonyms
About Us
Tools
Resources
Contact
Login / Register
Turn off the lights
Türkçe
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Synonyms
Tools
About Us
Resources
Contact
Login / Register
EN-TR
Turkish - English
German - English
Spanish - English
French - English
English Synonyms
Turkish - English
History
dış alan
Meanings of
"dış alan"
in English Turkish Dictionary : 2 result(s)
Category
Turkish
English
Technical
1
Technical
dış alan
outdoor space
n.
Aeronautic
2
Aeronautic
dış alan
free field
n.
Meanings of
"dış alan"
with other terms in English Turkish Dictionary : 23 result(s)
Category
Turkish
English
General
1
General
dış salgı bezleri tarafından salgılanan salgıları konu alan bilim dalı
exocrinology
n.
2
General
dış paketin altında yer alan ikinci ambalaj
overwrap
n.
Technical
3
Technical
basınçlı kesonun çalışma odası ile dış kısmı arasında yer alan hazne
man lock
n.
4
Technical
kemerin dış kıvrımına çakılıp kemerin ağırlığını alan küçük parça
bolster
n.
5
Technical
endüvi bobini ile manyetik alan mıknatısının dış devreye ardıl yerleştirildiği bir sargı türü
series winding
n.
Marine
6
Marine
halatın dış kısmında yer alan parçalar arasındaki boşluk
contline
n.
7
Marine
halatın dış kısmında yer alan parçalar arasındaki boşluk
cantline
n.
8
Marine
halatın dış kısmında yer alan parçalar arasındaki boşluk
cuntline
n.
Anatomy
9
Anatomy
vajinal açıklığın iki yanında yer alan, vulvanın dış lateral sınırlarını oluşturan yuvarlak yağsı doku kıvrımları
labia majora
n.
10
Anatomy
sinir yolu ve sinir ucu olmak üzere ikiye ayrılan, kalınlaşmış, sırtta yer alan dış deri plakası
neural plate
n.
11
Anatomy
dış kulak yolunun tepesinde yer alan kraniyometrik nokta
supra–auricular point
n.
Marine Biology
12
Marine Biology
tulumlular ve batraklarda solungaçlardan su alan dış odacık
atrium
n.
Astronomy
13
Astronomy
güneş sisteminin dış kısmında yer alan, şok dalgalarının yıldızlararası ortamla karşılaşarak ses hızının altına düştüğü bölge
termination shock
n.
Zoology
14
Zoology
dişilerin karınlarında yer alan ve süt bezi içeren, yavruların doğduktan sonra içinde büyüme devam ettikleri dış kese
marsupion
n.
15
Zoology
keseli dişilerinin karınlarında yer alan ve süt bezi içeren, yavruların doğduktan sonra içinde büyüme devam ettikleri dış kese
incubatorium
n.
Environment
16
Environment
dış kabuğu halka şeklinde soyularak öldürülmüş ağaçların bulunduğu alan
deadening
n.
Sport
17
Sport
(kriket) dış tarafta atıcıya en yakın pozisyonda bulunan alan savunma oyuncusu
mid-off
n.
18
Sport
(kriket) dış tarafta atıcıya en yakın alan savunma pozisyonu
mid off
n.
19
Sport
(kriket) dış tarafta atıcıya en yakın alan savunma pozisyonu
mid-off
n.
20
Sport
(kriket) dış tarafta atıcıya en yakın pozisyonda bulunan alan savunma oyuncusu
mid off
n.
Entomology
21
Entomology
metasternum ile dış vücut segmenti parçası arasında yer alan kitinli yapı
parapleura
n.
Heraldry
22
Heraldry
armanın orta nokta ile dış şeridi arasında ortalarda yer alan nokta
color point
n.
23
Heraldry
armanın orta nokta ile dış şeridi arasında ortalarda yer alan nokta
colour point
n.
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of dış alan
×
Term Options
Correct / Suggest
French English Dictionary
Spanish English Dictionary
German English Dictionary
English Synonyms Dictionary
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy