demeti - Turkish English Dictionary
History

demeti



Meanings of "demeti" in English Turkish Dictionary : 1 result(s)

Turkish English
General
demeti bunch of n.

Meanings of "demeti" with other terms in English Turkish Dictionary : 314 result(s)

Turkish English
General
değnekler demeti fasces n.
çiçek demeti bouquet n.
kuşlarda gövdenin art yanında bulunan tüy demeti queue n.
ince ışık demeti bar n.
çiçek demeti nosegay n.
çalı çırpı demeti fagot n.
ot demeti yapma tedding n.
süs çiçek demeti (kadınların süs olarak göğüs veya bele taktığı) corsage n.
ışık demeti beam n.
kuru ot demeti truss n.
ışın demeti pencil of rays n.
çiçek demeti posy n.
elektron demeti electron beam n.
ışın demeti raybeam n.
ot demeti truss n.
saman demeti truss n.
çalı çırpı demeti fascine n.
çalı-çırpı demeti faggot n.
demir çubuk demeti faggot n.
ince odun demeti faggot n.
çalı çırpı demeti faggot n.
çıra demeti faggot n.
çıra demeti fagot n.
çiçek demeti flower bouquet n.
batma demeti fascine n.
çöp demeti jackstraw n.
çalı çırpı demeti brush n.
küçük çiçek demeti nosegay n.
küçük çiçek demeti posy n.
küçük çiçek demeti posey n.
küçük çiçek demeti tussie-mussie n.
kurdele buketi/demeti ribbon bouquet n.
demir çubuk demeti fagot n.
ince odun demeti fagot n.
çalı-çırpı demeti fagot n.
düğünde gelinin attığı çiçek demeti bouquet toss n.
içine küçük bir çiçek demeti koyulabilen vazo tussie-mussie n.
çiçek demeti tutty [dialect] n.
saman demeti batten [dialect] [uk] n.
saman demeti boltin [dialect] [uk] n.
eğimli bir şekilde yaslanmış tepesi olan tahıl demeti hattock [dialect] [uk] n.
saman demeti bottle [dialect] n.
ışık demeti brush [obsolete] n.
elyaf demeti bundle n.
ışın demeti ufkun altında kalan bir ışığın gökyüzünde oluşturduğu parıltı loom n.
tahıl demeti garbe n.
çalı çırpı demeti rouleau n.
(puroda) iç sargılık demeti pad n.
çalı çırpı demeti pimp [dialect] [uk] n.
ok demeti flash [obsolete] n.
çiçek demeti flowerpot [dialect] n.
tahıl veya saman demeti gavel n.
elektron demeti için kullanılan elektrik veya manyetik alan prism n.
süs için kullanılan kuş tüyü demeti plumage n.
ışık demeti shine [obsolete] n.
Colloquial
çalı çırpı demeti knitch [uk] [dialect] n.
Trade/Economic
ürün demeti product bundle n.
Politics
(hanedanlık armalarında) tahıl demeti garb n.
Industry
(iplikçilik) elyaf demeti ribbon n.
(kağıt yapımında) hamurun hazırlanması sırasında tamamen ayrılmayan küçük lif demeti shive n.
Technical
lağımlarda temizlik amaçlı kullanılan, bir ipin ucuna bağlanmış torba demeti badger n.
ana kablo demeti main cable harness n.
açı farkı ve ışık demeti yayılma faktörü angle divergence and beam propagation factor n.
boru demeti tube bundle n.
boru demeti pipe coil n.
boru demeti nest of tubes n.
boru demeti tube bank n.
bükülmemiş cam elyaf demeti strand n.
buhar boru demeti steam coil n.
buharlaştırıcı demeti derinliği coil depth n.
boru demeti coil n.
çok ışın demeti girişim metodu multiple-beam interferometry method n.
çalı-çırpı demeti fascine n.
demir çubuk demeti fagot n.
demir çubuk demeti faggot n.
dalga demeti wave beam n.
dişli demeti gear cluster n.
düzlemler demeti family of planes n.
elektron demeti parlaklığı electron-beam brightness n.
elyaf demeti fiber bundle n.
elektron demeti odaklanması electrostatic focusing n.
elektron demeti uyarımlı akım electron beam-induced current n.
elektron ve lazer ışını demeti kaynağı electron and laser beam welding n.
elektron ve lazer ışını demeti ile kaynak electron and laser beam welding n.
elektrot demeti electrode beam n.
elektron ışını/demeti e-beam n.
elektron demeti electron beam n.
elektron demeti ayırıcısı electron biprism n.
elektron demeti merkezlemesi electron-beam alignment n.
hortum demeti hose bundle n.
iki katmanlı ışın demeti two-layer beam n.
iyon demeti püskürümlü kaplama aygıtı ion-beam sputter coating unit n.
ışın demeti yayılma faktörü beam propagation factor n.
ışın demeti beli beam waist n.
ışın demeti merkezi ayarı beam centre adjustment n.
ışın demeti merkezleme beam centring n.
ışın demeti bağdaşımı beam coherence n.
ışın demeti dönüşü beam rotation n.
iyon demeti ion beam n.
ışık demeti genişliği beam width n.
ışın demeti deliği beam hole n.
ışın demeti genişlemesi beam broadening n.
ışın demeti gerilimi beam voltage n.
ışın demeti light beam n.
ışın demeti bundle of rays n.
iyon demeti ionic beam n.
ışın demeti genişliği beam width n.
iyon demeti destekli bırakım ion-beam-assisted deposition (ibad) n.
ışın demeti uzaklaşımı beam divergence n.
ışık demeti light beam n.
ışın demeti kayması beam shift n.
ışınım demeti radiation beam n.
ışın demeti merkezi beam centre n.
ışın demeti eğilmesi beam tilt n.
ışın demeti ayırıcısı beam splitter n.
ışın demeti ayırma prizması beam splitting prism n.
ışın demeti parametreleri beam parameters n.
ince, yüksek basınç ve hızla püskürtülen su ışın demeti water jet n.
ışın demeti beam n.
kablo demeti wiring harness n.
kablo demeti cable harness n.
kaynaklık çubuk demeti welding bar pile n.
kırınım demeti yeğinliği intensity of diffracted beam n.
katot ışın demeti cathode beam n.
kazık demeti pile cluster n.
kiplenik ışık demeti modulated light beam n.
kıl demeti penicil n.
koşutlanmış x-ışınları demeti collimated x-ray beam n.
koşutlanmış ışın demeti collimated beam n.
lazer ışın demeti paremetreleri laser beam parameters n.
lif demeti fiber bundle n.
lif demeti fiber bindle n.
lazer demeti dalga cephesi laser beam wave front n.
lazer ışın demeti laser beam n.
lazer demeti dalga cephesi laser beam wavefront n.
lazer ışık demeti parametreleri laser beam parameters n.
lif demeti fiber bunch n.
lif demeti bundle of fibres n.
modüle elektron demeti modulated beam n.
modüle ışık demeti modulated light beam n.
odaklanmış yükün demeti focussed ion beam n.
noktasal ışın demeti spot beam n.
nanometre boyutlu elektron demeti nanometer-sized electron beam n.
nötron demeti neutron beam n.
sürekli dalga ve darbeli lazer ışın demeti continuous-wave and pulsed laser beam n.
sesüstü dalga demeti ultrasonic beam n.
ses demeti acoustic beam n.
tarayıcı elektron demeti scanning electron beam n.
tarayıcı ışın demeti scanning beam n.
v demeti v-beam n.
yakıt demeti fuel assembly n.
yakınsayan ışın demeti converging beam n.
yönler demeti family of directions n.
katranlanacak halat ipliği demeti haul n.
(preslenip düzleştirilen) elyaf demeti ribbon n.
(genellikle bakır şerit demeti şeklindeki) elektrikli iletken pickup n.
demir çubuk demeti pile n.
fiber demeti fiber-bundle n.
fiber demeti fibre-bundle n.
küçük lif demeti roping n.
kristal açılarını ölçen optik alette belirli bir kristal yüzünden yansıyan ışık demeti signal n.
Computer
anahtar demeti keyring n.
veri demeti data bundle n.
Telecom
hizalanmış optik lif demeti aligned bundle n.
ışın demeti beam  n.
ışın demeti sapması beam divergence n.
ışın demeti bölücüsü beamsplitter n.
ışın demeti dalga kılavuzu beam waveguide n.
ışın demeti genişliği beamwidth n.
küresel kapsama ışın demeti global coverage beam n.
optik ışın demeti bölücüsü optical beamsplitter n.
şekillendirilmiş ışın demeti shaped beam n.
yönsüz ışın demeti global beam n.
Electric
elektron demeti tüpü electron beam tube n.
elektron demeti electron beam n.
elektron ışın demeti kaynağı electron beam welding n.
elektron demeti odaklanması electrostatic focusing n.
elektron demeti genleşmesi debunching n.
katot ışın demeti cathode beam n.
kiplenik ışık demeti modulated light beam n.
katot demeti cathodic ray n.
modüle ışık demeti modulated light beam n.
modüle elektron demeti modulated beam n.
elektron demeti beam n.
Textile
iplik demeti yarn bundle n.
solenoid kablo demeti solenoid harness n.
Construction
lif demeti fiber bunch n.
lif demeti fiber bundle n.
çatı yapmak için hazırlanan uzun saman demeti yealm n.
çıta demeti lath n.
silindirik çubuk demeti şeklinde birbirine bağlanmış yapı elemanı fascine n.
yapıları güçlendirilmede kullanılan uzun çalı demeti saucisse n.
yapıları güçlendirilmede kullanılan uzun çalı demeti saucisson n.
Lighting
tanımlı ışık demeti lambası sealed beam lamp n.
Woodworking
testere ile kesilmemiş bir uçla birleştirilen tahta demeti bolt n.
(yuvarlak dalgalı ahşap yüzeyde kullanılan) tahta çubuk demeti oystering n.
Automotive
ana kablo demeti kanalı main wiring loom n.
alev demeti ateşlemeli motor torch ignition n.
b test kablo demeti test harness b n.
boru demeti modülleri tube bundle modules n.
kablo demeti wire harness n.
kablo demeti stranded wire n.
motor kablo demeti kelepçeleri engine wire harness clamps n.
motor kablo demeti engine wire harness n.
topuk teli demeti bead wires n.
test kablo demeti test harness n.
yüksek gerilim kablo demeti ignition cable set n.
Medical
his demeti his bundle n.
ışın demeti light beam n.
kaslar demeti atrioventricular bundle n.
kent demeti kent bundle n.
proton demeti proton beam n.
radyoterapi radyasyon demeti radiotherapy radiation beam n.
sinir iplikleri demeti fascicle n.
sinir demeti kılıfı perineurium n.
uyarıcı ışın demeti excitant beam n.
yay demeti arcuate fasciculus n.
dar ve odaklanmış x-ışınları demeti microbeam n.
sinir iplikleri demeti fasc. (fascicle) abrev.
Anatomy
kas demeti lacertus n.
vücudun çeşitli organlarına ve dokularına akan sinir lifi demeti nervus n.
ortak köken ve fonksiyona sahip sinir demeti tract n.
ortak köken ve fonksiyona sahip sinir demeti fiber tract n.
beynin tabanında yer alan kemerli beyaz lif demeti trigonum cerebrale n.
beynin tabanında yer alan kemerli beyaz lif demeti fornix n.
omuriliğin üst kısmındaki lif demeti trineural fasciculus n.
beyin sinir demeti cingulum n.
goll demeti golls libers n.
sinir iplikleri demeti bundle n.
(beyincik yarım küresini omurilik soğanı ve omurilik ile birleştiren) büyük alt sinir lifi demeti inferior cerebellar peduncle n.
(beyincik yarım küresini omurilik soğanı ve omurilik ile birleştiren) büyük alt sinir lifi demeti pedunculus cerebellaris inferior n.
sinir iplikleri demeti fasciculus n.
Optics
arkuat sinir lifleri demeti arcuate nerve fiber bundle n.
nazal sinir lifleri demeti nasal nerve fiber bundle n.
küçük ışın demeti beamlet n.
Food Engineering
boru demeti tube bundle n.
Gastronomy
baharat demeti bouquet n.
Math
(topolojide) lif demeti fiber-bundle n.
(topolojide) lif demeti fibre-bundle n.
Geometry
düzlem demeti axial pencil n.
Physics
iyon ışın demeti ionic beam n.
ışık demeti light beam n.
ışık demeti shaft of light n.
ışık demeti ray of light n.
iyon demeti ion beam n.
ışık demeti pencil of light n.
ışık demeti beam of light n.
ışın demeti pencil n.
iyon demeti ion cluster n.
ışık demeti ray n.
konik ışık demeti cone of rays n.
yörünge demeti bunch of orbits n.
küçük kesit halindeki ışınım demeti microbeam n.
(parçacık ışık demeti) hedefi vurdurmak inject v.
(parçacık ışık demeti) hedefe çarptırmak inject v.
Chemistry
molekül demeti molecular ray n.
molekül demeti molecular beam n.
polisilikon demeti polysilicon beam n.
Biology
bitki hücrelerinde bulunan kalsiyum oksalat benzeri iğnemsi kristal demeti raphis n.
molekül demeti molecular beam n.
sil, kamçı gibi uzantıların lif demeti axoneme n.
vasküler demeti çevreleyen özel hücre katmanı veya bölgesi bundle sheath n.
Botanic
iletim demeti vascular bundle n.
kortekste bulunan, su geçişi ile kabuk ve soymuk demeti arasındaki çözünmüş maddeleri kontrol eden en iç katmanın adı endodermis n.
keten bitkisi demeti bait [dialect] [uk] n.
keten bitkisi demeti beet n.
lulav demeti lulav n.
sukot kutlamaları esnasında sallanan bitki demeti lulav n.
meşe yaprağı demeti oak leaf cluster n.
meşe yaprağı demeti oak-leaf cluster n.
gül biçiminde yaprak demeti rosette n.
gül biçiminde yaprak demeti rosula n.
yaprağın damar dokusunu sapınkine bağlayan iletim demeti foliar trace n.
erkek organ demeti phalanx n.
lifli keten demeti beat n.
birbirini saran doku tipine sahip (iletim demeti) centric adj.
birbirini saran doku tipine sahip (iletim demeti) centrical adj.
dört adet odunsu dokuya sahip olan (soymuk demeti) tetrarch adj.
bikollateral (iletim demeti) bicollateral adj.
(iletim demeti) ksilem ve floem bölümleri arasında kambiyum bulunan open adj.
(iletim demeti) kambiyumsuz closed adj.
Agriculture
bir avuç tahıl demeti reap [dialect] n.
bağlanmamış tahıl demeti reap [dialect] n.
tahılın hasat zamanında geleneksel törenlerle kesilerek saklanan son demeti neck [dialect] n.
mısır demeti knitchel n.
keten demeti knitchel n.
mısır demeti knitchet n.
keten demeti knitchet n.
tahıl demeti yük arabası bundle wagon n.
tahıl demeti yük arabası header wagon n.
bazen insan şekli verilip gömülen hasadın son demeti old man [dialect] [uk] n.
(yaklaşık on iki adet) ekin demeti yığını stitch [dialect] [uk] n.
Breeding
sağım demeti milking claw n.
Linguistics
anlambirimcik demeti sememe n.
üstanlambirimcik demeti archisememe n.
anlambirimcik demeti ile ilgili sememic adj.
Meteorology
güneş ışık demeti sun drawing water n.
Military
bomba demeti bomb cluster n.
çalı demeti fascine n.
izli mermi demeti tracer stream n.
paraşüt bohça demeti door bundle n.
radar demeti radar beam n.
serpme mayın demeti family of scatterable mines n.
düşman istihkamının altını kazarken duvardaki çatlakları gizlemek için kullanılan çalı çırpı demeti sap fagot n.
Photography
ışık demeti ray beam n.
radyasyon demeti altında doğrudan pozlanma direct exposure to the radiation beam n.
Archaic
küçük çiçek demeti tuzzy-muzzy n.
çalı veya yakacak odun demeti bavin [uk] n.
çiçek demeti boughpot n.
çiçek demeti bowpot n.
çiçek demeti bow n.
taverna önüne asılan sarmaşık demeti bush [obsolete] n.
tahıl demeti garbage n.
ıslatılmaya hazır keten ya da kenevir demeti beat n.