earthly - Turkish English Dictionary
History

earthly

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau


Meanings of "earthly" in Turkish English Dictionary : 13 result(s)

English Turkish
Common Usage
earthly adj. dünyevi
General
earthly adj. maddi
earthly adj. akla yatkın
earthly adj. ayakları yere basan
earthly adj. dünyaya ait
earthly adj. olası
earthly adj. olanaklı
earthly adj. olabilecek
earthly adj. mümkün
earthly adj. dünyevi
earthly adj. dünyada olan
earthly adj. fani
earthly adj. maddi

Meanings of "earthly" with other terms in English Turkish Dictionary : 68 result(s)

English Turkish
General
earthly affairs n. dünyevi işler
earthly pleasures n. dünyevi zevkler
earthly pleasure n. dünyevi zevk
earthly paradise n. yeryüzü cenneti
earthly concern n. dünyevi kaygı
earthly concern n. fani dert
of no earthly use adj. hiçbir faydası olmayan
earthly-minded adj. dünyaperest
earthly-minded adj. dünyevi
Idioms
earthly desires n. dünyevi arzular/istekler
earthly desires n. maddi arzular/istekler
earthly desires n. maddiyata dair arzular/istekler
earthly desires n. bedensel arzular/istekler
earthly desires n. hazza/keyfe dair arzular
not have an earthly chance v. hiç şansı olmamak
not have an earthly chance v. imkansız olmak
not have an earthly chance v. hayatta yapamamak
not have an earthly chance v. dünyada yapamamak
not have an earthly chance v. mümkün olmamak
stand no earthly chance v. hiç şansı olmamak
stand no earthly chance v. imkansız olmak
stand no earthly chance v. hayatta yapamamak
stand no earthly chance v. dünyada yapamamak
stand no earthly chance v. mümkün olmamak
not stand an earthly chance v. hiç şansı olmamak
not stand an earthly chance v. imkansız olmak
not stand an earthly chance v. hayatta yapamamak
not stand an earthly chance v. dünyada yapamamak
not stand an earthly chance v. mümkün olmamak
not have an earthly chance [uk] v. dünyada şansı olmamak
not have an earthly chance [uk] v. kazanması/yapması imkansız olmak
not have an earthly chance [uk] v. kazanma/yapma şansı olmamak
not have an earthly chance [uk] v. kazanması/yapması mümkün olmamak
stand no earthly chance v. dünyada şansı olmamak
stand no earthly chance v. kazanması/yapması imkansız olmak
stand no earthly chance v. kazanma/yapma şansı olmamak
stand no earthly chance v. kazanması/yapması mümkün olmamak
not stand an earthly [uk] v. hiç şansı olmamak
not stand an earthly [uk] v. imkansız olmak
not stand an earthly [uk] v. hayatta yapamamak
not stand an earthly [uk] v. dünyada yapamamak
not stand an earthly [uk] v. mümkün olmamak
not stand an earthly [uk] v. imkansız olmak
not stand an earthly [uk] v. dünyada şansı olmamak
not have an earthly [uk] v. hiç şansı olmamak
not have an earthly [uk] v. imkansız olmak
not have an earthly [uk] v. hayatta yapamamak
not have an earthly [uk] v. dünyada yapamamak
not have an earthly [uk] v. mümkün olmamak
not have an earthly [uk] v. imkansız olmak
not have an earthly [uk] v. dünyada şansı olmamak
of no earthly use adj. beş para etmez
no earthly (something) adj. geçerli (bir şey)
no earthly (something) adj. makul (bir şey)
no earthly (something) adj. akla yatkın (bir şey)
no earthly (something) adj. gerçekçi (bir şey)
no earthly (something) adj. mantıklı (bir şey)
no earthly (something) adj. akla uygun (bir şey)
no earthly reason expr. akla uygun/mantıklı/makul bir nedeni/sebebi olmaksızın
no earthly use expr. mantıklı bir kullanım alanı olmayan
no earthly use expr. kullanım pratiği/tecrübesi olmayan
no earthly use expr. işe yaramaz
no earthly use expr. hiçbir faydası olmaz
no earthly use expr. denemeye bile değmez
not an earthly expr. dünyada yok
not an earthly expr. hayatta yok
not an earthly expr. hiç
not an earthly expr. biraz bile yok