Turkish | English | |
---|---|---|
General | ||
General | en çekici | cutest adj. |
Turkish | English | |
---|---|---|
Colloquial | ||
Colloquial | bir şeyin en çekici kısmı | the beauty part [usa] n. |
Colloquial | bir şeyin en dikkat çekici olanı/göze çarpanı | honey of a something n. |
Idioms | ||
Idioms | bir topluluktaki en alımlı/çekici/göz alıcı kadın | the belle of the ball n. |
Idioms | bir topluluktaki en alımlı/çekici/göz alıcı kadın | belle of the ball n. |
Idioms | en dikkat çekici/çeken kısım | high point n. |
Idioms | (bir şeyin) en önemli ya da ilgi çekici kısmı | highlight n. |
Idioms | olabileceği en güzel/çekici şekilde görünmek | make the most of oneself v. |
Mining | ||
Mining | eskiden fransız kraliyet hazinesinin en ilgi çekici taşı olan 137 karat ağırlığında iyi kalite elmas | regent diamond n. |