find out - Turkish English Dictionary
History

find out

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau


Meanings of "find out" in Turkish English Dictionary : 28 result(s)

English Turkish
Common Usage
find out v. anlamak
find out v. bulmak
find out v. keşfetmek
find out v. ortaya çıkarmak
find out v. öğrenmek
find out v. bulgulamak
General
find out v. çözmek
find out v. iç yüzünü anlamak
find out v. bulgulamak
find out v. bulgulamak
Phrasals
find out v. tespit etmek
find out v. intikam için yeniden bulmak
find out v. dönüp yine bulmak
find out v. evde bulamamak
find out v. dışarıda olduğunu öğrenmek
find out v. suçüstü yakalamak
find out v. suçüstü basmak
find out v. hırsızlık yaparken yakalamak
find out v. tespit etmek
find out v. belirlemek
find out v. (öcünü) almak
find out v. karşılık vermek
find out v. iade-i ziyaret yapmak
find out v. gizli bir şey keşfetmek
find out v. bilinmeyeni açığa çıkarmak
find out v. bir sırrı ifşa etmek
find out v. gizli bir şey öğrenmek
find out v. muğlak bir şeyi doğrulamak

Meanings of "find out" with other terms in English Turkish Dictionary : 100 result(s)

English Turkish
General
find no way out v. çaresiz kalmak
find a way out v. çözüm bulmak
find somebody out v. suçüstü yakalamak
find a way out v. yolunu bulmak
find out the subject v. konuyu öğrenmek
find out the truths v. gerçekleri ortaya çıkarmak
find a way (out) v. çözüm üretmek
find out some way v. bir çaresini bulmak
find out some way v. bir yolunu bulmak
find a way out v. bir yolunu bulmak
know where to go to find out v. sorunun cevabını nerede bulacağını bilmek
find the truth out for oneself v. gerçeği kendi araştırıp bulmak
find out why v. nedenini bulmak
try to find out v. bulmaya/anlamaya çalışmak
find a way out v. çıkış yolu bulmak
find the latchstring out v. misafirperverlikle karşılanmak
find the latchstring out v. içtenlikle karşılanmak
Phrasals
find out about v. ortaya çıkarmak
find (someone or something) out v. bir şey öğrenmek
find (someone or something) out v. bir şey duymak
find (someone or something) out v. bir şey haber almak
find (someone or something) out v. birinin çevirdiği işleri öğrenmek
find (someone or something) out v. birinin el altından yürüttüğü işleri öğrenmek
find (someone or something) out v. birinin gizliden gizliye yürüttüğü işleri öğrenmek
find (someone or something) out v. birinin iç yüzünü anlamak
find (someone or something) out v. birini çözmek
find (someone or something) out v. birini bulmak
find (someone or something) out v. birini ortaya çıkarmak
find (someone or something) out v. birini evde bulamamak
find (someone or something) out v. birinin evde olmadığını öğrenmek
find (someone or something) out v. birinin dışarıda olduğunu öğrenmek
find someone out v. birini evde bulamamak
find someone out v. birinin evde olmadığını öğrenmek
find someone out v. birinin dışarıda olduğunu öğrenmek
find someone out v. biri hakkında şaşırtıcı bir şey keşfetmek
find someone out v. biri hakkında şok edici bir şeyin farkına varmak
find someone out v. biri hakkında sarsıcı bir şey keşfetmek
find someone out v. biri hakkında korkunç bir şey keşfetmek
find someone out v. biri hakkında hayret verici bir şey bulmak
find someone out v. birinin iç yüzünü keşfetmek
find something out v. bir şeyi anlamak
find something out v. bir şeyi çözmek
find something out v. bir şeyi keşfetmek
find something out v. bir şeyi öğrenmek
find something out v. bir şeyin iç yüzünü anlamak
find something out v. bir şeyi bulmak/ortaya çıkarmak
Phrases
find the odd word out n. aykırı sözcüğü bulun
find the odd word out expr. farklı sözcüğü bulun
Colloquial
find out what's happening v. ne olup bittiğini öğrenmek
find out what's happening v. neler olup bittiğini öğrenmek
that's for me to know and you to find out [cliché] expr. biliyorum ama söylemem
that's for me to know and you to find out [cliché] expr. biliyorum ama bu cevabı sen kendin bul
that's for me to know and you to find out [cliché] expr. cevabı ben biliyorum ama sen sabret ve öğren
Idioms
find out a thing or two (about someone or something) v. (biri veya bir şey hakkında) birkaç şey öğrenmek
find out a thing or two (about someone or something) v. (biri veya bir şey hakkında) ufak tefek şeyler öğrenmek
find out a thing or two (about someone or something) v. (biri veya bir şey hakkında) bir iki şey öğrenmek
find out how the land lies v. aslını astarını öğrenmek
find out how the land lies v. işin iç yüzünü öğrenmek
find something out the hard way v. zor yoldan öğrenmek
find out a thing or two (about someone or something) v. (biri/bir şey hakkında) bazı gerçekleri öğrenmek
find out a thing or two (about someone or something) v. (biri/bir şey hakkında) bazı bilgiler öğrenmek
find out a thing or two (about someone or something) v. (biri/bir şey hakkında) birkaç bilgi edinmek
find out a thing or two (about someone or something) v. (biri/bir şey hakkında) biraz bilgi edinmek
find out a thing or two (about someone or something) v. (birinin/bir şeyin) bazı niteliklerini öğrenmek
find out a thing or two (about someone or something) v. (biri/bir şey hakkında) birkaç bilgi toplamak
find out a thing or two v. bir iki şey öğrenmek
find out a thing or two v. ufak tefek şeyler öğrenmek
find out a thing or two v. birkaç şey öğrenmek
find out a thing or two v. bazı gerçekleri öğrenmek
find out a thing or two v. bazı bilgiler öğrenmek
find out a thing or two v. birkaç bilgi edinmek
find out a thing or two v. biraz bilgi edinmek
find out a thing or two v. bazı nitelikleri öğrenmek
find out a thing or two v. birkaç bilgi toplamak
learn what's what/find out the hard way v. hanya'yı konya'yı öğrenmek
couldn't find (one's) way out of a paper bag v. kendine hayrı dokunmamak
couldn't find (one's) way out of a paper bag v. kendine bile hayrı olmamak
Speaking
I didn't want my parents to find out expr. ailemin öğrenmesini istemedim
let's find out why expr. bakalım nedenmiş
I don't know but i'm gonna find out expr. bilmiyorum ama öğreneceğim
how did you find out about the job? expr. bu işten (ilk kez) nasıl haberdar oldunuz?
sorry you had to find out this way expr. bu şekilde öğrendiğin için üzgünüm
how did you find out about it? expr. bunu nasıl ortaya çıkardın?
find out who he is expr. bu adamın kim olduğunu öğren
when did you find out that you were pregnant? expr. hamile olduğunu ne zaman öğrendin?
find out if he came expr. gelip gelmediğini öğren
how did you find out about the job? expr. işi nasıl buldunuz?
I will let you know as soon as I find out expr. öğrenir öğrenmez sizi bilgilendireceğim
we have to find out who did this to her/him expr. ona bunu kimin yaptığını öğrenmeliyiz
I will let you know as soon as I find out expr. öğrenir öğrenmez seni bilgilendireceğim
once I find out about it I'll keep you informed expr. öğrenir öğrenmez sizi bilgilendireceğim
I will let you know as soon as I find it out expr. öğrenir öğrenmez sizi bilgilendireceğim
find out how many minutes left expr. kaç dakika kaldığını öğrenmek
I will let you know as soon as I find it out expr. öğrenir öğrenmez seni bilgilendireceğim
when did you find out? expr. ne zaman öğrendin?
once I find out about it I'll keep you informed expr. öğrenir öğrenmez seni bilgilendireceğim
find a way to keep him out of jail expr. onu hapishanenin dışında tutmanın bir yolunu bulun
if the cops find out I'm involved expr. polisler gelip de olaya karıştığımı öğrenirlerse
Slang
fuck around and find out expr. yap da ebeninkini gör
fuck around and find out expr. dene de ebeninkini gör