History

görevde

Meanings of "görevde" in English Turkish Dictionary : 4 result(s)

	Category	Turkish	English
General
1	General	görevde	in charge adj.
2	General	görevde	in adv.
Trade/Economic
3	Trade/Economic	görevde	on the job expr.
4	Trade/Economic	görevde	on duty expr.

Meanings of "görevde" with other terms in English Turkish Dictionary : 53 result(s)

	Category	Turkish	English
General
1	General	bir görevde bulunma	instatement n.
2	General	(görevde vb) yükseltme	promoting n.
3	General	(görevde) zorlu, sıkıntılı veya kritik evre	hump n.
4	General	toplamda imha edilmesi gereken hedeflere ilişkin görevde gerekli görülen maddeler	mission-oriented items n.
5	General	görevde bulunmak	hold office v.
6	General	görevde olmak	be on duty v.
7	General	görevde bulunmak	be on duty v.
8	General	görevde kalmak	stay on task v.
9	General	özel görevde bulunmak	missionize v.
10	General	özel görevde bulunmak	missionise v.
11	General	görevde olmayan	off-duty adj.
12	General	görevde olmayan	off adj.
13	General	görevde bulunan	duty adj.
14	General	görevde olan	orderly adj.
15	General	siyasi görevde olan	public adj.
16	General	(bir görevde) belirsiz uzunlukta çalışma	self-perpetuating adj.
17	General	görevde olmayacak şekilde	off adv.
18	General	belirli bir görevde	in adv.
19	General	(genellikle resmi unvanlarda kullanılır) resmi görevde	in ordinary expr.
20	General	faal görevde	oas (on active service) abrev.
Phrasals
21	Phrasals	görevde olmak	sit under v.
22	Phrasals	(bir işte/görevde) yardım etmek/destek çıkmak	assist with v.
23	Phrasals	bir düzenli ödemede/görevde geç kalmış olmak	fall behind on (something) v.
24	Phrasals	bir düzenli ödemede/görevde geç kalmış olmak	get behind on (something) v.
25	Phrasals	(bir işte, görevde, eylemde) devam etmek	keep with (something) v.
26	Phrasals	bir görevde kalmaya devam etmek	remain on v.
27	Phrasals	kariyerine (bir alanda, meslekte, görevde) başlamak	start in (something) v.
28	Phrasals	(bir alanda, meslekte, görevde) işe başlatmak	start in (something) v.
29	Phrasals	(bir işte/görevde) ağır ağır ilerlemek/yol almak	trudge through v.
30	Phrasals	(bir işte/görevde) yavaş yavaş ilerlemek	trudge through v.
Idioms
31	Idioms	aynı anda iki farklı görevde bulunmak	wear two hats v.
32	Idioms	aynı anda iki farklı görevde bulunmak	wear more than one hat v.
33	Idioms	birine bir konuda (bir görevde vb) nefes aldırmak	spell someone (at something) v.
34	Idioms	aynı anda birden fazla rolde/görevde olmak	wear another hat v.
35	Idioms	yabancı bir ülkede (askeri) görevde	in country adj.
Speaking
36	Speaking	şu anda aktif görevde değilim	I’m not on active duty expr.
37	Speaking	şu anda gizli görevde misin?	are you undercover right now? expr.
Trade/Economic
38	Trade/Economic	ekonomik yatırımları olan politikacıların kamuoyunda tartışmalara mahal vermemek için görevde bulundukları süre içerisinde malvarlıklarının yönetimini devrettikleri bir çeşit kayyum müessesesi	blind trust n.
39	Trade/Economic	görevde değişiklik	rotation in office n.
40	Trade/Economic	diğer dönem için görevde kalmayı kabul etmek	extend v.
Law
41	Law	görevde ihmal veya suistimal	malpractice n.
42	Law	görevde ihmal veya suistimal	malpractise n.
43	Law	resmi bir görevde görevi kötüye kullanma	official misconduct n.
Politics
44	Politics	resmi görevde olmayan gizli ajan	non-official cover (noc) n.
45	Politics	görevde kalmak	remain in office v.
Computer
46	Computer	görevde ışığı	on-line led n.
Religious
47	Religious	görevde bulunan din adamlarının giydiği kıyafetler	canonicals n.
Military
48	Military	geniş kapsamlı bir görevde ve atanan hizmetlerde elde edilen sonuçları değerlendirmeye yarayan araçlar	measures of effectiveness n.
49	Military	aktif görevde olmayıp acil durumda çağırılabilen silahlı kuvvetler	military reserve n.
50	Military	özel görevde olması nedeniyle günlük askeri rutinden muaf asker	goldbrick n.
51	Military	özel görevde olması nedeniyle günlük askeri rutinden muaf asker	goldbricker n.
52	Military	(genellikle sürekli olan) askeri görevde	in garrison expr.
53	Military	geniş kapsamlı bir görevde ve atanan hizmetlerde elde edilen sonuçları değerlendirmeye yarayan araçlar	moes (measures of effectiveness) abrev.