güvenilmez - Turkish English Dictionary
History

güvenilmez



Meanings of "güvenilmez" in English Turkish Dictionary : 66 result(s)

Turkish English
Common Usage
güvenilmez unreliable adj.
General
güvenilmez untrustable adj.
güvenilmez dishonorable adj.
güvenilmez suspicious adj.
güvenilmez elusive adj.
güvenilmez irresponsible adj.
güvenilmez treacherous adj.
güvenilmez slippery adj.
güvenilmez unsound adj.
güvenilmez dubious adj.
güvenilmez shifty adj.
güvenilmez unstable adj.
güvenilmez unsteady adj.
güvenilmez beyond belief adj.
güvenilmez unfaithful adj.
güvenilmez insecure adj.
güvenilmez uncertain adj.
güvenilmez discredited adj.
güvenilmez faithless adj.
güvenilmez untrustworthy adj.
güvenilmez elusory adj.
güvenilmez unsafe adj.
güvenilmez unreliable adj.
güvenilmez doubtful adj.
güvenilmez wild-cat adj.
güvenilmez wildcat adj.
güvenilmez mistrusted adj.
güvenilmez trustless adj.
güvenilmez distrusted adj.
güvenilmez dishonourable adj.
güvenilmez treasonable adj.
güvenilmez undutiful adj.
güvenilmez unfaithful [obsolete] adj.
güvenilmez unsolid adj.
güvenilmez unsure adj.
güvenilmez makeshift adj.
güvenilmez makeshifty adj.
güvenilmez questionable adj.
güvenilmez low-lived adj.
güvenilmez off-color adj.
güvenilmez rotten adj.
güvenilmez infirm adj.
güvenilmez double-hearted adj.
güvenilmez doublehearted adj.
güvenilmez feckless adj.
güvenilmez sandy adj.
güvenilmez sinister [obsolete] adj.
güvenilmez foul adj.
güvenilmez sliddery [dialect] [uk] adj.
Colloquial
güvenilmez a nasty piece (or bit) of work n.
güvenilmez temperamental adj.
güvenilmez false as cressida adj.
güvenilmez full of it adj.
güvenilmez bent as a nine bob note expr.
Idioms
güvenilmez fly-by-night expr.
Law
güvenilmez unreliable adj.
güvenilmez undependable adj.
Technical
güvenilmez unreliable adj.
güvenilmez precarious adj.
Archaic
güvenilmez unjust adj.
güvenilmez unleal adj.
güvenilmez untrustful adj.
Slang
güvenilmez dog’s mother n.
güvenilmez flake adj.
British Slang
güvenilmez shonky adj.
Modern Slang
güvenilmez ain't holding no air adj.

Meanings of "güvenilmez" with other terms in English Turkish Dictionary : 71 result(s)

Turkish English
General
güvenilmez adam rotter n.
güvenilmez çeviri unfaithful translation n.
güvenilmez kadın demimondaine n.
güvenilmez satıcı huckster n.
güvenilmez kimse a broken reed n.
kurnaz ve güvenilmez müşteri slippery customer n.
güvenilmez anlatıcı unreliable narrator n.
güvenilmez satıcı cheapjack n.
güvenilmez satıcı cheap-jack n.
güvenilmez kimse eel n.
güvenilmez olma undependableness n.
güvenilmez kimse makeshift [obsolete] n.
grubun beceriksiz veya güvenilmez üyesi weak sister n.
güvenilmez olduğunu kanıtlamak blast n.
güvenilmez kimse will-o'-the-wisp n.
güvenilmez şey will-o'-the-wisp n.
güvenilmez kimse wrong number n.
güvenilmez şey wrong number n.
güvenilmez kimse min min [australia] n.
güvenilmez şey min min [australia] n.
güvenilmez plan bubble n.
güvenilmez iş bubble n.
oyunbaz ve güvenilmez kimse playboy [dialect] [uk] n.
güvenilmez kimse fly-by-night n.
kısa ömürlü ve güvenilmez (şirket) oluşum fly-by-night n.
güvenilmez hale getirmek unfix v.
güvenilmez girişimlerde bulunmak wildcat v.
güvenilmez duruma gelmek degenerate v.
güvenilmez duruma gelmek degrade v.
ahlaken güvenilmez olmak corrupt v.
güvenilmez (sır tutmayan) leaky adj.
güvenilmez (insan) sketchy adj.
güvenilmez veya ilkesiz fly-by-night adj.
güvenilmez bir biçimde knavishly adv.
güvenilmez bir şekilde unfaithfully adv.
güvenilmez bir şekilde dishonorably adv.
güvenilmez biçimde untrustworthily adv.
güvenilmez biçimde unreliably adv.
güvenilmez bir şekilde dishonourably adv.
güvenilmez bir şekilde undependably adv.
güvenilmez bir şekilde undutifully adv.
güvenilmez bir şekilde unsolidly adv.
güvenilmez bir şekilde unsteadily adv.
güvenilmez bir şekilde dishonestly [obsolete] adv.
güvenilmez olarak fecklessly adv.
güvenilmez bir şekilde shadily adv.
Phrasals
istenmeyen, güvenilmez kişileri aradan çıkarmak winnow away v.
istenmeyen, güvenilmez kişileri/şeyleri aradan çıkararak grubu küçültmek winnow away v.
istenmeyen, güvenilmez kişileri/şeyleri aradan çıkartarak grubu daraltmak winnow away v.
istenmeyen, güvenilmez kişileri/şeyleri eleyerek grubu küçültmek winnow away v.
istenmeyen, güvenilmez kişileri/şeyleri ayıklayarak grubu küçültmek winnow away v.
istenmeyen, güvenilmez kişileri/şeyleri dışarıda bırakarak grubu daraltmak winnow away v.
güvenilmez (kimselerle) takılmak swim with (someone) v.
Colloquial
güvenilmez kimse hog on ice [us] n.
sözüne güvenilmez ve kaypak flaky adj.
olmayacak/güvenilmez biriyle ilişki içerisinde mixed up with adj.
Idioms
güvenilmez/tehlikeli kişi fox in the henhouse n.
yılan gibi sinsi/güvenilmez kimse a viper in (one's) bosom n.
güvenilmez/tehlikeli kişi a fox in the henhouse n.
Trade/Economic
finansal olarak güvenilmez bir banka tarafından verilen wildcat adj.
finansal olarak güvenilmez bir banka tarafından düzenlenen wildcat adj.
Insurance
güvenilmez sigorta underground insurance n.
Computer
güvenilmez veri dirty data n.
Slang
güvenilmez kimse phony-baloney n.
güvenilmez kimse phonus balonus n.
güvenilmez tip polecat n.
güvenilmez asker bolo n.
güvenilmez kimse sidewinder n.
güvenilmez kimse slickster [us] n.
güvenilmez olmak fail the smell test v.
güvenilmez kişilerle vakit geçirecek kadar yalnız olmak be hard up v.