girinti - Turkish English Dictionary
History

girinti



Meanings of "girinti" in English Turkish Dictionary : 29 result(s)

Turkish English
Common Usage
girinti indentation n.
girinti recess n.
General
girinti dent n.
girinti depression n.
girinti recession n.
girinti alcove n.
girinti indent n.
girinti reentrant n.
girinti re-entrant n.
girinti recession n.
girinti impression n.
girinti impressure [obsolete] n.
girinti indenting n.
girinti indentment [obsolete] n.
Technical
girinti dent n.
girinti recess n.
girinti cove n.
girinti routing n.
Computer
girinti indent n.
Mechanic
girinti cavity n.
Architecture
girinti cove n.
Construction
girinti niche n.
girinti bay n.
Automotive
girinti recess n.
Medical
girinti indentation n.
girinti compression n.
Anatomy
girinti fossette n.
girinti fossula n.
Biology
girinti alveola n.

Meanings of "girinti" with other terms in English Turkish Dictionary : 74 result(s)

Turkish English
General
bir şeyin orta kısmındaki girinti waist n.
harf indeksine ait girinti thumb notch n.
bir devletin bir başka devletin topraklarının içine doğru girinti yapan toprak şeridi panhandle n.
kıyıdaki derin girinti indenture n.
yuvarlak girinti smeuse [obsolete] n.
girinti yapmak recess v.
girinti oluşturmak indent v.
yüzeyinde girinti çıkıntı olmayan smooth adj.
Phrasals
vurup girinti/çukur yaratmak bash in v.
Industry
çarkla ayakkabılara girinti çıkıntı yapan kimse wheeler n.
Technical
girinti (yüzey) intrusion n.
girinti direnci dent resistance n.
girinti kabuk rolled-in scale n.
girinti tufal rolled-in scale n.
sağdan girinti right indent n.
ters girinti negative indentation n.
matbaa harfinin ayakları arasındaki girinti groove n.
seramik tabakların dış kenarlarına girinti açma aleti coggle n.
menteşe yapmak için (kerestede) girinti kesip açmak dap v.
paralel girinti ve çıkıntıları olan corrugated adj.
Computer
asılı girinti hanging indent n.
girinti düzeyi indent level n.
girinti imi indent marker n.
girinti konumu indent position n.
girinti ayarları indent settings n.
ilk girinti first indent n.
normal girinti normal indent n.
otomatik girinti auto indent n.
sağ girinti right indent n.
sağa girinti right indent n.
sol girinti left indent n.
sola girinti left indent n.
soldan girinti imi left indent marker n.
soldan girinti left indent n.
soldan girinti indent from left n.
ters girinti negative indentation n.
girinti yeri indent at expr.
girinti ekle add indent expr.
sol girinti ayarı için sekme ve gerial tuşunu kullan use tab and backspace keys to set left indent expr.
Informatics
asılı girinti hanging indent n.
girinti sekmesi indent tab character n.
sağdan girinti right indent n.
ters girinti negative indentation n.
Architecture
kabartmalı süslemede girinti quirk n.
Construction
mağara ağzına benzeyecek şekilde yapılmış yapay kemerli girinti grotto n.
Medical
antekubital girinti antecubital fossa n.
Anatomy
sylvius yarığının yatay uzantısına paralel bir girinti parallel sulcus n.
Optics
kapalı oral girinti enclosed oral bay n.
Printing
(paragrafın ilk cümlesini) asılı girinti ile yazmak run out v.
Geometry
yatay düzlemde iki çıkıntı arasında yer alan girinti reentrant n.
Botanic
(yaprak veya taç) bitişik loblar arası girinti sinus n.
açılı girinti çıkıntıları olan angulo-dentate adj.
Archaeology
(eski yeraltı mezarları ve bazı mezar türlerinde) vücudun veya urnenin konulduğu kayaya oyulmuş küçük girinti loculus n.
Religious
bazı kiliselerde rahip ve koronun bulunduğu bölümün kuzey cephesinde yer alan ve eskiden kutsal objelerin muhafaza edildiği sığ girinti sepulcher [us] n.
bazı kiliselerde rahip ve koronun bulunduğu bölümün kuzey cephesinde yer alan ve eskiden kutsal objelerin muhafaza edildiği sığ girinti sepulchre [uk] n.
Geography
deniz veya başka bir su kütlesinin karaya yaptığı körfezden küçük girinti cove n.
denizin karaya girinti yapmış kolu kill n.
suyun karaya yaptığı girinti opening n.
denizin karaya girinti yapmış uzun ve dar bölümü sea-loch n.
Military
birlik hattı ya da tahkimatta düşmanın tersi yöne girinti yapan açı reentering angle n.
birlik hattı ya da tahkimatta düşmanın tersi yöne girinti yapan açı reentrance n.
birlik hattı ya da tahkimatta düşmanın tersi yöne girinti yapan açı reentrant n.
ortaya doğru incelen ve bazen dış kenarlarında girinti ve çıkıntılar bulunan üçgenimsi kollara sahip, eskiden malta şövalyeleri tarafından kullanılan bir haç maltese cross n.
örtülü yol yokuşunda girinti crotchet n.
Sport
sörf tahtasının altındaki girinti concave n.
(kaya tırmanışında) yüzeyde tutunmak için kullanılabilecek girinti incut n.
Baseball
top vurucusunun gard pozisyonunu işaretlemek için yerde yapılan hafif bir girinti block n.
top vurucusunun gard pozisyonunu işaretlemek için yerde yapılan hafif bir girinti blockhole n.
Bookbindery
kitabın kolay çıkarılabilmesi için kapak kenarına yapılan yarım ay biçimli girinti thumb cut n.
kitabın kolay çıkarılabilmesi için kapak kenarına yapılan yarım ay biçimli girinti thumb notch n.
Printery
asılı girinti hanging indention n.
girinti satırın başındaki boşluk indent n.
(paragrafı) asılı girinti ile dizayn etmek hang v.
Ornithology
horoz ibiğindeki içeri doğru girinti thumbmark n.