harvest - Turkish English Dictionary
History

harvest

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau


Meanings of "harvest" in Turkish English Dictionary : 47 result(s)

English Turkish
Common Usage
harvest n. hasat
harvest n. hasat zamanı
General
harvest n. netice
harvest n. ekin biçme
harvest n. sonuç
harvest n. ürün
harvest n. semere
harvest n. hasat mevsimi
harvest n. harman
harvest n. hasat zamanı
harvest n. rekolte
harvest n. mahsul
harvest n. ekin toplama
harvest n. ekin biçme makinesi
harvest n. ekin biçici
harvest n. hasatçı
harvest v. biçmek
harvest v. hasat kaldırmak
harvest v. toplamak
harvest v. idareli kullanmak
harvest v. saklamak
harvest v. tarladan kaldırmak
harvest v. ekin biçmek
harvest v. hasat etmek
harvest v. vericiden (donörden) nakledilecek iliği/organı toplamak/almak
harvest v. avlamak
harvest v. (enerji) almak
harvest v. fayda elde etmek
harvest v. kazanmak
harvest v. (kaynağı) gelecekte kullanmak üzere toplamak
Trade/Economic
harvest n. hasat
harvest n. toplanan ürün
harvest n. ürün
harvest n. ürün toplama
Dyeing
harvest n. bir kahverengi tonu
Food Engineering
harvest n. derim
harvest n. hasat
Agriculture
harvest n. biçim
harvest n. ekin
harvest n. hasat
harvest n. mahsul
harvest n. orak mevsimi
harvest v. hasat etmek
harvest v. hasat yapmak
harvest v. hasatçılık yapmak
Religious
harvest n. sonbahar ekinoksu dolaylarında yapılan modern bir pagan seremonisi
Geography
harvest n. alabama eyaletinde şehir

Meanings of "harvest" with other terms in English Turkish Dictionary : 85 result(s)

English Turkish
General
grape harvest n. bağbozumu
harvest mouse n. tarla faresi
american harvest mouse n. amerikan tarla faresi
harvest home n. harman sonu
harvest moon n. hasat dolunayı
harvest festival n. hasat bayramı
harvest festival n. hasat festivali
vine-harvest n. bağ bozumu
harvest season n. hasat mevsimi
harvest season n. hasat zamanı
harvest [dialect] [uk] n. sonbahar
harvest [dialect] [uk] n. güz
harvest lord n. baş orakçı
harvest queen n. hasadın son gününde her yere taşınan tanrıça ceres'in resmi
harvest-home n. ekinleri toplayıp eve getirme
harvest-home n. hasat bayramında orakçıların söylediği şarkı
harvest-home n. hasat bayramı
harvest-home n. hazine toplama fırsatı
harvest grapes v. bağ bozmak
harvest crop v. mahsul kaldırmak
Phrases
harvest the day expr. anı yaşa
what you plant now you will harvest later expr. ne ekersen onu biçersin
harvest the day expr. şu anın tadını çıkar
Idioms
reap a harvest of something v. ektiğini biçmek
reap the harvest of something v. ektiğini biçmek
reap the harvest of something v. semeresini görmek
reap a harvest of something v. semeresini görmek
reap the harvest v. semeresini görmek/almak
reap the harvest v. meyvesini toplamak
reap the harvest v. ektiğini biçmek
reap the harvest v. yaptıklarının sonuçlarına katlanmak
reap a harvest [uk] v. ektiğini biçmek
reap a harvest [uk] v. semeresini görmek
reap a harvest [uk] v. meyvesini toplamak
reap the harvest [uk] v. ektiğini biçmek
reap the harvest [uk] v. semeresini görmek
reap the harvest [uk] v. meyvesini toplamak
reap the harvest of v. ektiğini biçmek
reap the harvest of v. semeresini görmek
reap the harvest of v. meyvesini toplamak
reap the harvest of v. yaptıklarının sonuçlarına katlanmak
Medical
harvest cell n. kültür hücresi
Parasitology
harvest tick n. trombicula cinsine ait serbest yaşayan çeşitli maytların parlak kırmızı parazit larvası
harvest mite n. insan etine gömülen pire
harvest mite n. insan piresi larvası
Gastronomy
vine harvest n. bağbozumu
Marine Biology
harvest control n. hasat kontrolü
sustained harvest n. sürdürülen hasat
harvest fish n. amerika'nın atlantik kıyısında yaşayan, tereyağı balığıgiller familyasına ait eti yağlı olan bir balık
harvest fish (poronotus triacanthus) n. gövdesi oldukça düz olan simli bir deniz balığı
Zoology
american harvest mouse n. yeni dünya'daki tahıl tarlalarında yaşayan küçük grimsi fare cinsleri
harvest mouse n. yeni dünya'daki tahıl tarlalarında yaşayan küçük grimsi fare cinsleri
harvest mite n. kadife böceği
harvest spider n. uzun bacaklı örümcek
Botanic
snow–in–harvest (cerastium tomentosum) n. fare kulağı
snow–in–harvest (clematis viorna) n. abd'nin doğusunda yetişen ve morumsu çiçekleri olan hasat zamanı çiçek açan bir bitki
harvest-lice n. küçük çiçekli kasıkotu
harvest-lice n. temas ettiği şeylere asılan kancalı veya dikenli meyve
Agriculture
bountiful harvest n. bol ürün
bountiful harvest n. bol hasat
harvest-time n. ekin vakti
grain harvest n. hububat hasadı
post-harvest n. hasat sonrası
post-harvest grain n. hasat sonrası dane
pre-harvest n. hasat öncesi
harvest-time n. hasat vakti
hay harvest n. ot biçip kurutma
latter harvest n. geç hasat
harvest home n. hasat sonu
harvest home n. hasat festivali
harvest home n. hasat festivalinde söylenen şarkı
harvest home n. hasadı eve getirme
harvest grapes v. bağ bozmak
Apiculture
honey harvest n. bal hasadı
honey harvest n. bal ürünü
Social Sciences
harvest queen n. hasat kraliçesi
harvest queen n. paganların harman sonu festivallerinde taşıdığı çiçeklerle süslü kukla
harvest home [uk] n. hasat yemeği
Religious
harvest-home n. hasat ayini
Environment
bad harvest n. kötü hasat
Entomology
harvest fly n. ağustos böceği
harvest mite n. trombiculidae familyasından olan kırmızı veya turuncu renkli akar larvası
harvest mite n. trombiculidae familyasından olan kırmızı veya turuncu renkli erişkin mayt
harvest bug n. kadife böceği
harvest spider [uk] n. çayır sineği